Kuşhan'ın kampı 'otel' çıktı

Diyetisyen Muzaffer Kuşhan'ın zayıflama kampında yaşanan ölüm olayıyla ilgili soruşturma açılıyor. Kampın otel ruhsatı ile işletildiği, geçen yıl yapılan güzellik merkezi başvurusunun geri çevrildiği belirlendi..

Muzaffer Kuşhan'ın İstanbul Polonezköy'deki merkezinde önceki gün kalp krizi sonucu hayatını kaybeden eski Galatasaray yöneticisi Ali Dürüst'ün yeğeni Dila Kurt'un (19) ölümünün yankısı sürüyor.

İş ve sanat çevresinin rağbet gösterdiği Kuşhan'ın ünlü zayıflama merkezinin otel ruhsatı ile işletildiği ve daha önce klinik olarak kayıtlı bulunan merkezin 3 Temmuz 2002'de ruhsatının iptal edildiği de ortaya çıktı. Muzaffer Kuşhan Sağlık Merkezi olarak adı geçen zayıflama kampının, otel olarak işletildiği belirlendi. En son Hürriyet yazarı Ayşe Arman'ın girerek dizi yaptığı kamp için Sağlık Bakanlığ da soruşturma başlatıyor. 

EKSİKLERİ VAR DİYE RUHSAT VERİLMEDİ
Daha önce klinik ruhsatı bulunan merkez için 2002'de Dr. Muzaffer Kuşhan'ın otel olarak işletme başvurusu yaptığı, bunun üzerine ruhsatının 3 Temmuz 2002 tarihinde iptal edildiği belirlendi. O tarihten sonra Muzaffer Kuşhan Sağlık Merkezi olarak isimlendirilen zayıflama kampı için geçen haziranda güzellik merkezi ruhsatı almak üzere Sağlık Müdürlüğü'ne başvuruldu. Ancak inceleme sonucunda merkezin pek çok eksiği bulunduğu için ruhsat verilmedi. Söz konusu eksikler Kuşhan'a da bildirildi. İstanbul İl Sağlık Müdürü Mehmet Bakar da durumu doğrulayarak, "İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Kuşhan'a verilen bir ruhsat yok" dedi. Kurt'un ölümüyle ilgili Sağlık Bakanlığı soruşturma başlattı.

"DİLA'YA FARKLI BİR DİYET UYGULANMADI"
Zayıflama merkezinin sahibi Dr. Kuşhan ise genç kızın 45 günde 98 kilodan 85 kiloya indiğini belirterek, kendilerine başvuranlardan hem sağlık raporu istediklerini hem de kendilerinin incelemede bulunduğunu kaydetti. Klinikte kalanları günde 45 dakika sabah ve akşam 2 kez yürüttüklerini ve bin 500 kalorilik bir diyet uyguladıklarını anlatan Kuşhan, şöyle dedi: "Dila için herkese uygulanan program uygulandı. Farklı bir diyet verilmedi. Dün 15.30'da annesi babası iki kardeşi ve halası ziyarete geldi. Havuz kenarında masada oturuyorlardı. Fenalaştıktan sonra acil müdahale odasına aldık. Kalbi tekrar çalıştırmak için, suni teneffüs, kalp masajı, elektro şok gibi bütün uygulamaları 39 yıllık bir doktor olarak yaptım. Ölüm nedeni Adli Tıp otopsisinden sonra belli olacak. Kızımı kaybetmiş kadar üzüldüm." 

'Canımızı teslim ettik cansız çıktı'
Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık 3'üncü sınıf öğrencisi Dila Kurt'un ailesi, olanlardan Dr. Muzaffer Kuşhan'ı sorumlu tutuyor. Dila'nın dayısı Necati Akkaya, merkezde her gün sabah 6, akşam 6 kilometre koşulduğunu anlatarak, "Dila'nın hiçbir rahatsızlığı yoktu, olay sırasında müdahalede bir boşluk var" dedi. Eski Galatasaray Asbaşkanı Ali Dürüst ise yeğenini merkeze yatırdıklarında hiçbir problemi olmadığını söyleyerek şöyle dedi: "Canımızı teslim ettiğimiz yerden cansız çıktı. Bu kadar kısa sürede kilo vermenin sağlıksız olduğunu düşünüyoruz. Takipçisi olacağız." Dila'nın şoförü de sabah arkadaşını havaalanına götürdüklerini belirterek "Şen şakraktı. Çok iyiydi" dedi.

'AİLESİYLE TARTIŞIYORDU'
Amca Bülent Kurt, ilk müdahaleyi kendilerinin yaptığını ve ambulansın yarım saat sonra geldiğini anlatarak, "Herkese aynı tedaviyi uyguluyorlar. Yeğenimi kobay gibi kullandılar. Dava açacağız" dedi. Zayıflama merkezinde kalan ve ismini vermek istemeyen bir kişi ise olay günü Dila'nın masasında oturan ailesiyle yüksek sesle tartıştığını öne sürerek, "Kısa süre sonra çığlık duyduk. Hemen yardıma gittim. Çenesi ve elleri kilitlenmişti. Dili boğazını kapattığı için nefes alamıyordu. Elimde dilini çıkardım. Ardından doktor gelerek müdahale etti. Ben her şeyi yaptığını düşünüyorum" dedi. 

Uzmanlar ne dedi?

Buralara rağbet çok ama denetleyen yok
Doç. Dr. Kaan Kırali: Zayıflamak için bu kadar kilo verilmesi doğru değil. Ayda ortalama bir kilo verilmesi sağlıklı olanıdır. Zayıflama merkezlerine çok rağbet var ama oralar denetlenmiyor. Uzmanlar tarafından denetlenmeli. Yoksa böyle üzücü olaylar oluyor. İnsanlara, kamplara gitmekten ziyade evlerinde ayda bir kilo vermelerini tavsiye ediyorum.

Obezlere ağır spor önerilmez
Prof. Dr. Ziya Mocan: Asıl sorun kırk beş günde 14 kilo verilmesi değil bu sırada uygulanan yöntemdir. Ben zayıflamaya karar veren obez hastalarıma hiçbir şekilde spor önermiyorum. Ancak hafif egzersiz tavsiye ediyorum. Bırakın obez hastaların 14 kilometre yürümesi 2 kilometre yürümesi bile çok mümkün değildir.

Kalp, ilaçlarla desteklenmelidir
Dr. Ender Saraç: Kırk beş günde 14 kilo verilebilir. Yüksek kilolu hastalarda programla böylesine kilo vermek doğrudur. Ancak bu durumda kalbe yük binmemesi için doktor kontrolünde kalbin vitaminlerle, antioksidanlarla desteklenmesi gerekir. Genç kızın bu programa bağlı olarak öldüğünü söylemek doğru değil, detayları incelemek lazım.

Kamptan çıkıp gelen çok hastamız oldu
Taylan Kümeli (diyetisyen): Diyette "Ne kadar vereceğim" diye yarışılmamalı. Bunun yerine, doğru beslenmeyi öğrenmeli. Diyet yapanların mutlaka sağlık kontrolünden geçmesi gerekir. Kamptan çıktıktan sonra kilo alıp bize gelen çok hastamız oldu. İlk hafta kesinlikle spor önermiyoruz. 2'nci haftadan sonra haftada 3 gün 45'er dakika yavaş yürüyüş tavsiye edilir.