3
Mayıs
2024
Cuma
İSTANBUL

Modalılar direniyor

Modalılar,  İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) iştiraki Beltur A.Ş.’ye kiralamasıyla içki yasağı gelen tarihi iskele için eylem yapmayı sürdürüyor. 2 aydır her cuma ellerinde içkileriyle iskeleye gelen Modalılar tarihi iskelenin ’içkili restoran’dan ’şerbetli restoran’a dönüşmesini protesto ediyor.

Mimar Vedat Tek’in tasarımıyla 1917’de yapılan iskele, 2000’de onarıma alındı ve 1 Temmuz 2001 Kabotaj Bayramı’nda açıldı. Büyükşehir Belediyesi, semt halkının mehtap seyredip içki yudumladığı iskeleyi işletme sözleşmesi bittiğinde geri aldı ve iştiraklerinden Beltur’a kiraladı. Böylece tarihi Moda İskelesi de içki yasaklı tesisler arasında yerini aldı. İçki yasağını protesto eden Modalılar da o günden beri, her cuma saat 20.30’da toplanıyorlar. İçkilerini alıp iskeleye gelen grup, şarkılar türküler söylüyor. Arada bir güvenlikle tartışmalar yaşansa da "İçkini kap gel" eylemi, her geçen gün daha fazla kişiyle yapılıyor. Eylemcilerin facebook’ta grup oluşturmasından sonra protesto eylemine Moda dışından da katılım başladı.

Son eylemi önceki akşam 300 kişinin katılımıyla yapıldı. Grup bu kez mezelerini de getirdi ve restorana girip mehtap seyretmek istedi. Güvenlik görevlilerinin karşı koyması üzerine kısa süreli itiş kakış yaşandı. Bu sırada iskeleye gelen çevik kuvvet ekibi restoranın önünde etten duvar ördü. Protestocular da 100 metrelik rıhtımda oturup içkilerini içtiler. Yediden yetmişe Modalılar, gençlerin gitarı eşliğinde Onuncu Yıl Marşı’nı da hep bir ağızdan söyledi. Protestoculardan İdil Özel, "Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın uygulamasına karşıyız. Burası yıllardır Türk halkına hizmet eden, kamuya açık alandı. Fakat belediyenin himayesine geçince alkol uygulaması kalktı. Bu şekilde bizi sindirmeye çalışıyorlar" dedi.

Moda İskelesi'nde 'ahlak bekçileri' nöbet tutuyor

eğer dün (önceki) gece Kadıköy Moda İskelesi’nde olup da oraya yığılmış zabıta ordusunu, güvenlik güçlerini ve hatta Çevik Kuvvet timini görseydiniz acaba bir terör olayı mı var, diye düşünmekten kendinizi alamazdınız.


Meğerse amaç, beş-on vatandaşın ellerinde biralarıyla rıhtıma çıkmasını engellemekmiş. Ve ne yazık ki, bu görevlilerden bazıları özellikle bayanlara karşı son derece kaba davrandılar. Protestocular olarak niyetimizin iskeledeki kafeteryaya değil, işletmenin herhangi bir hak iddia edemeyeceği ve halka açık olması gereken rıhtıma çıkmak olduğunu açıklasak da işletme (Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Beltur) ve güvenlik görevlileri bir mahkeme kararı ya da herhangi bir belge göstermeye gerek duymadan karşımıza birer beton gibi dikilerek engellediler. Bir ara kaba kuvvet kullanmaktan bahseden güvenlikçiler dahi oldu ve bunun üzerine babası yaşındaki bir vatandaş, "Yoksa bizi denize mi dökmeyi düşünüyorsunuz" deyince sustu. Protestocular olarak bizler de bu hakkımızı tepemizde dikilen güvenlikçilerin önünde rıhtıma oturup biralarımızı içerek kullandık.

Acaba Malezya olur muyuz, derken çoktan İran olmuşuz da haberimiz yok. İstanbul’un en güzel tepelerini, en manzaralı sahillerini sadece belirli bir yaşam tarzına sahip olan insanlara açarak, bir bardak soğuk bira içmek isteyen diğerlerine bilinçli olarak kapatan zihniyet yüzünden yakın bir gelecekte insanlar tıpkı İran’daki gibi sadece evlerinde, dört duvar arasında gizli gizli içkilerini içmek zorunda kalacaklar.

KİM DUR DİYECEK

İstanbul ve koca Türkiye giderek insanların yaşam alanlarının ve özgürlüklerinin daraltıldığı sıradan bir Ortadoğu ülkesi haline döndü. Keçiören olayı Anadolu kentlerindeki bütün içkili restoranların kapatılması ve şimdi de bu... Her dakika özgürlük ve demokrasiden bahseden yöneticilerimizin artık hiçbir sözüne inanmıyorum. Onların tek amacı varmış.

O da, demokrasiyi sadece kendileri ve kendi görüşlerinde olanların yaşaması. Cuma gecesi Moda İskelesi’nde yaşanan rezalet ’2010 Kültür Başkenti’ İstanbul’a hiç yakışmıyor. Bu gidişe bir dur demek gerekmekte... Toplumun nabzını tutan köşe yazarlarımızdan sorunun üstüne düşmesini ve dar zihniyetin ülkemizi esir almasının karşısında durmalarını rica ediyorum. (ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu’ndan bir ’komiser’ bu işe müdahale ederse Büyükşehir hiç utanmayacak mı?)

hurriyet
Yayın Tarihi : 1 Eylül 2008 Pazartesi 20:37:59
Güncelleme :1 Eylül 2008 Pazartesi 20:40:06


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?