Boğaziçi Üniversitesi'nden fahri doktora unvanı alan Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk, 40 yıl önce okulun Robert Kolej olduğu dönemde burada okuduğunu belirterek, "Kendi evimde şereflendirildiğim için çok mutluyum" dedi 

Boğaziçi Üniversitesi, Robert Kolej olduğu dönemde mezun olan eski öğrencisi ve Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk'a fahri doktora unvanı verdi. 1966-1970 yılları arasında Robert Kolej'de eğitim gören yazar, Türkiye'de ve dünyada "fahri doktora" almaktan bu denli mutlu olacağı, "evim" dediği okulundan başka bir yer olmadığını söyledi. 

Törenin başında konuşan Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşe Soysal, üniversite senatosunun, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nün önerisi ve Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı'nın talebiyle, Nobel ödüllü Orhan Pamuk'a oybirliğiyle fahri doktora unvanı verilmesini kararlaştırdığını ifade etti. Prof. Dr. Soysal, "Türk ve dünya edebiyatlarına yapmış olduğu katkılar ile Türk dili ve edebiyatının dünyaca tanınmasına neden olan seçkin edebi eserleri" nedeniyle Pamuk'a bu unvanın takdim edildiğini belirtti.


'Bütün gece uyuyamadım'
Prof. Dr. Soysal, daha sonra Pamuk'u sahneye davet ederek, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Oğuz ile birlikte fahri doktora diplomasını sundu. Prof. Dr. Oğuz da Pamuk'a cüppesini giydirdi. Pamuk, yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Aslında heyecanlanmayacağımı düşünüyordum ama bütün gece uyuyamadım. Ben bu salona 40 yıl 7 ay önce hazırlık 1. sınıf öğrencisi olarak geldim. O günden bu yana burası, benim hayatımın ayrılmaz bir parçası oldu." 

Pamuk, konuşmasında Robert Kolej kütüphanesinin bugün bulunduğu noktadaki etkisini şöyle anlattı: "Kitaplarımın bu kadar sevilmesinin ve okunmasının nedenini yazarlığa, yazıya, çalışma masasına ve kitaplara olan amatör, çocuksu bağlılığımla açıklayabiliyorum. Çok talihli olduğum doğru. Ama çok çalıştığım, okuyup yazmayı çok sevdiğim de doğru. Kitapların korkulacak değil, anlaşılması gereken şeyler olduğunu bu okulda öğrendim."


'Yaratıcı çocuğu korumak şart'
Pamuk, Boğaziçi Üniversitesi'nin, Türkiye'nin Batı ile sorunlu ve mutlu ilişkisinin bir parçası olduğunu, Türkiye'nin demokratik ve çokkültürlü geleceğinin izlerini taşıdığını söyledi. Kendi evinde şereflendirildiği için duyduğu sevinci defalarca tekrarlayan Pamuk, düşüncenin ancak yaratıcılıkla mümkün olacağını vurgulayarak, "Toplumları özgürlüğe, barışa, esenliğe çıkaran özgür düşünce, içimizdeki sorumluluk duygusunu ve içimizdeki sorumsuz yaratıcı çocuğu muhafaza etmekle mümkündür" dedi.

Bugün de sempozyum var

Boğaziçi Üniversitesi'ndeki fahri doktora töreninin ardından üniversitenin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nün düzenlediği "Orhan Pamuk Sempozyumu" başladı. Sempozyumun ilk gününde, Murat Gülsoy, Fatih Özgüven ve Jale Parla'nın da aralarında bulunduğu konuşmacılar, Pamuk'un edebiyatına dair konuştu. Sempozyumun yarınki ayağında ise Feride Çiçekoğlu'nun "Yeni Zamanlar Nakkaşı" başlıklı konuşması 10.30'da, Orhan Pamuk'un İngilizce çevirmeni Maureen Freely'nin "Kopyalama mı, Dönüştürme mi? Kara Kitap'ın (Yeniden) Çevrilmesi" başlıklı konuşması 12.00'de, BÜ Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nüket Esen'in "Şehrin Suretleri: Anlatısal Odak Olarak İstanbul" başlıklı konuşması ise 15.00'de yapılacak. Sempozyum bu akşam sona erecek.