Sağlıkçılar, Hüseyin Üzmez ile ilgili bir basın toplantısına katıldığı gerekçesiyle 3 doktor hakkında soruşturma açıldığını öne sürerek durumu protesto ederken, Adli Tıp Kurumu önüne, üzerinde "kınıyoruz" yazan siyah çelenk bıraktı.

Aralarında Türk Tabipler Birliği, İstanbul Tabip Odası, Adli Tıp Uzmanları Derneği, Adolesan Sağlığı Derneği, Çocuk ve Ruh Sağlığı Derneği, Türk Pediatri Kurumu, Türkiye Psikiyatri Derneği, İstanbul Tabip Odası Kadın Komisyonu ve İstanbul Tabip Odası Çocuk Hakları Komisyonu üyelerinin bulunduğu yaklaşık 20 kişilik grup Adli Tıp Kurumu önünde toplandı. Ellerinde pankart taşıyan grup, Hüseyin Üzmez ile ilgili bir basın toplantısına katıldığı için 3 doktor hakkında soruşturma açıldığını, kendilerine uyarı ve kınama cezaları verildiğini öne sürerek durumu protesto ederken Adli Tıp Kurumu'nu protesto etti.

İstanbul Tabipler Odası Başkanı Özdemir Aktan'ın hazırladığı basın açıklamasını okuyan İstanbul Tabipler Odası Sekreteri Hüseyin Demirdizen, "Adli Tıp Kurumu yönetiminden hatalarını kabul edip, gereğini yerine getirmesini beklerken, Adli Tıp Kurumu yönetimi ilk iş olarak basın toplantısına katılan Elif Kırteke, Serhat Gürpınar, Lale Tırtıl hakkında soruşturma açarak ceza vermiş, gerçeklerin ortaya çıkmasından duyduğu rahatsızlığı ortaya koymuştur. Bu baskıcı tutum meslek ve örgütlerimize, hekimlerimize karşı gözdağı niteliği taşımaktadır. Üzmez olayı ve onlarca benzeri olaylarda sorumlulukları olan, yıllardır çalışanları üzerinde bu tarz baskıcı yaklaşımları süreklilik kazanan Adli Tıp Kurumu yöneticilerini ivedikle görevden alınmasını istiyoruz. Üzmez olayında hatalı olduğu kabul edilen rapor hukuksal ve bilimsel açıdan geçersizdir. Ülkenin Adli Tıp Kurumu alanındaki en büyük bilirkişi kurumu güvenilirliliğini kaybetmiştir. Bu hataya kurum tarafından da itiraz edilmiş, uzman psikolog bulundurulana kadar rapor yazımının durdurulduğu kamuoyuna aktarılmıştır. Adli Tıp Kurumu'nun bu koşullarda bilirkişilik yapmaya devam etmesi hukuk sistemimize olan güveni derinden sarmaktadır. Sayın Adalet Bakanı, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı biran önce özerk bir yapıya kavuşturulmalıdır. Adli Tıp Kurumu, Adalet Bakanlığı'na bağlı bir kurum olmaktan çıkarılmalıdır. Atamaları kendi içinde yapabilmeli, özerk, bilimsel, güvenilir bir yapıya kazandırılmalıdır" diye konuştu.

Grup daha sonra üzerinde "Kınıyoruz" yazan siyah bir çelengi Adli Tıp Kurumu önüne bıraktı. Polisin yoğun güvenlik önlemleri altında gerçekleştirilen basın açıklaması ve protesto gösterisinin ardından grup sessizce dağıldı.