30
Nisan
2024
Salı
İSTANBUL

Tarihi Emek Cafe’ye mühür

Yeniköy’de 44 yıldır hizmet veren Emek Cafe, Boğaziçi İmar Müdürlüğü tarafından mühürlendi. Kafenin 20 çalışanı işyerlerinin yeniden açılması için imza kampanyası başlattı

İstanbul’un tarihi mekanlarından olan Yeniköy’deki ‘Emek Cafe’, bitişiğindeki yalı sahibinin şikayeti üzerine, Boğaziçi İmar Müdürlüğü ekiplerince mühürlendi. İşsiz kalan 20 kafe çalışanı işyerlerinin tekrar açılması için “imza kampanyası” başlatırken, Facebook’taki “Emek Cafe Kapatılamaz” sayfasına yüzlerce kişi üye oldu.
Yeniköy sahilinde 44 yıldır politikacıların, sanatçıların, öğrencilerin ve Yeniköy sakinlerinin uğrak yeri olan tarihi Emek Cafe’nin mühürlenmesi üzüntü yaşanmasına sebep oldu.
İşyeri sahibi Osman Özbaşı işletmelerinin, bitişikte bulunan yalı sahibinin şikayeti ile mühürlendiğini belirtti. Yalının avukat Gülay Okur, kızları Avukat Banu Okur ve Dr. Özlem Bilgin’e ait olduğunu belirten Özbaşı, “Okur, yalısının fiyatını artırmak için işyerimizi yıktırmak istiyor. Yalı sahibi 1965’te bir tuvalet için alınan yıkım kararını bulmuş ve bu kararla birlikte Boğaziçi İmar Müdürlüğü’ne müracaat ederek işletmemizi mühürletti. Yürütmeyi durdurma kararı aldırmak için mahkemeye müracaat etmemize fırsat olmadan geçen cuma günü ekipler kafeyi mühürlediler” dedi.

‘Bizi tehdit ettiler’ iddiası
Yalının önceki sahipleriyle sorun yaşanmadığını belirten Özbaşı, “Okur ailesi 1980’de aldı ve 2001’de tadilat yaparak oturmaya başladı” dedi. Özbaşı, Okur’un, “Siz Sarıyer Belediyesi ekiplerini durdurabilirsiniz ama ben İçişleri Bakanlığı’ndan yıkım yaptırırım” diye tehditte bulunduğunu savundu.

Milliyet
Yayın Tarihi : 11 Mart 2009 Çarşamba 09:21:19


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
ümit usta IP: 88.234.187.xxx Tarih : 13.03.2009 17:43:05

sayın HASAN USTA :))ne kadar çok bilgi sahibisiniz yalının 1. derece değil 2. derece tarihi bir yalı olduğunu duydum bende ...acaba Yalının durumu nedir bununla ilgili bize bir açıklama yapabilirmisiniz?çünkü bizde yalıdada bir takım değişikliklere uğramış olduğunu duyduk yalı sahipleri duyduğumuza göre her slm vereni mahkemeye veriyorlarmış ,evet haklısnız bu ülkede hak var hukuk var birde öteki dünyada İLAHİ adalet var şu soğuk kış gününde bu kriz ortamında 22 aileyi işsiz bırakanlara ALLAH en büyük cezayı verir inş. dikkat edin hasan usta yazdığınız herşeyin kanıtı olsun elinizde iftira atmayın ...iyi günler diliyoruz hanımlar:)))


kısmet tepe IP: 88.234.185.xxx Tarih : 11.03.2009 13:45:28

emek cafe bir tarihi temsil ediyordu calışan onca işci bu kırizde ne yapacak vicdan kalmamış emege saygı kalmamış yalıda oturmakla  insan olunmuyo... peki bu karara ortak olanlar siyasi gücü birkişinin cıkarına kullananlara ne demeli yazık yazıklar olsun


adem celık IP: 88.234.10.xxx Tarih : 13.03.2009 09:39:10

yalının degerı sımdı belkı arttı ama ınsanlıgın degerı gun gectıkce azalıyor. bu sıkayetler ve malesef yıkmak uzere yazılmıs kurallarla boğaz ıcı kurtulmaz.


Hasan Usta IP: 88.230.225.xxx Tarih : 13.03.2009 10:10:07

Emek kafenin bulunduğu yer Sultan Hanı Sani Vakfından icare ile Yineköy RumPanayia Ortadoks Kilisesi ve Mektebi Vakfına ait olup Ozman Özbaşı tarafından kiralanmış olduğu, 1994 ve öncesinde 40 m2 lik bir yer iken devamlı imara aykırı yapılarla büyüyerek bu gün 200 m2 zeminde kapalı alana ulaştığı, ayrıca üzerine kat çıkıldığı blinmektedir. Emek kafe imara aykırı bu yapıları yaparken sadece kazancın artırılmasını amaçlamış, yan tarafında bulunan ahşap ve Abdulhamitin baş mimarı İtalyan Daranko tarafından yapılmış yalının yan cephesine tamamen bitişik aradan 1 cm bile boşluk kalmadan 5 adet kaçak yapı yapmış bu arada 1.nci sınıf tarihi eser olan ve kültür mirası bu yalının ahşap yan tahtalarını da sökerek aralarına kendisinin çatı saçaklarını sokmuş, yalının cadde cephesindeki balkonu ile 5 adet kaçak gecekondudan bir tanesinin çatısından yürüyerek balkona girilir hale getirmiştir. Bu suretle tarihi mirasa ne denli saygılı olduğunu göstermiş,her gün bir tanesi yanan bu tarihi eserlerden birisini de hem tüpgaz, doğalgaz kullanımı, hem sigara içimi sonucu bu tehlike ile başbaşa bırakmış, nem ile çürüyen ahşaba çatı dereleri ve yağmur sularının meyillenmesi ile bu süreci hızlandırmıştır. Tarihi sit alanı olan Boğaziçi öngörünüm bölgesinde ruhsatsız bir yapının yapılabilmesi mümkün olmamasına rağmen büyük bir hırs ile yapıları sıralayan Emek kafenin sahibi yandaki yalı sahiplerince eve davet edilerek yapıların imar izninin olmadığını, şikayet halinde hem yıkılacağını hem ceza alacağını, hemde bu mikanın kapatılabileceğini söyleyerek uyarmışlar ve yapışan kısımların geri çekilmesini arada boşluk bırakılmasını ön taraftaki lamünyum cam ahşabın sökülmesini ve denizi doldurarak yer kazanımının sona erdirilmesini istemişler ise de Emek kafe işleticisi İstanbulun tümü kaçak sizde benimi gördünüz, bildiğiniz yere gidin demesi üzerine yapılan şikayetler sonucu hukuki süreç başlamıştır. Yapılan incelemede Emek kafe için 1965 yılında İstanbul Belediyesince verilmiş yıkım kararı olduğu görülerek 1965 yılı ile 2009 arasındaki ilavelerin yıkımının gerektiği belirlenmiş olduğundan, Emek kafenin çalışma ruhsatı iptal edilerek müherlenmiş, ön taraftaki erkek kahvehanesinin ise ruhsatının bulunmaması sebebiyle mühürlenmiştir. Yani siyası bir baskı ve olay değil, tümüylü hukuki bir durum ve olay yaşanmıştır. Bu konuda emek kafe tarafından açılan iptal davası idare mahkemesinde sürmektedir. Gerçeğin bu yönde olmasına rağmen gerek haber ve gerekse yorumlarda bu gerçeğin göz ardı edilmemesi, hukukun herkese lazım olduğunun unutulmaması gerektiğini düşünüyorum.