4
Mayıs
2024
Cumartesi
İSTANBUL

Turizmde İstanbul payı artıyor

İstanbul, yabancı payını yüzde 28'e çıkardı...


Kültürel miras zenginliği, canlı kentsel yaşamı, konferans ve kongre kapasitesi, alışveriş olanakları, yakın çevresinde bulunan golf ve dinlence faaliyetleri, sağlık turizmi yatırımları ile İstanbul, hakkı olan yabancı turist girişine her yıl biraz daha yaklaşıyor. Daha 2002'de Türkiye toplamında yüzde 21 olan İstanbul'un payı, her yıl tırmanarak arttı ve 2007'de yüzde 28'i aştı.



İstanbul'a 2007 yılı turist girişi geçen yıla göre yaklaşık yüzde 21 artarak 6.5 milyon oldu. 2006 yılında İstanbul'a gelen yabancı sayısı 5.4 milyon iken 2007 de yüzde 20,7 lik artışla 6.5 milyona ulaştı.




Milliyetlerine göre gelişlerde Almanlar: yüzde 15, Ruslar yüzde 6.6, Amerikalılar yüzde 5.1, İngilizler yüzde 4.8, Fransızlar yüzde 4.8 ile ilk 5'I oluşturdular.

İstanbul'a gelen turist sayısının 2008 yılında 7,5 - 8 milyon arasında gerçekleşeceğini tahmin etmekteyiz.

İstanbul'un turist trafiğinde yakaladığı bu performansa, 2010 yılı için İstanbul'un Avrupa Kültür Başkenti ilan edilmesi de eklenirse, turist girişinin artarak süreceği ve 2008'de 8 milyonu, 2010'da ise 10 milyonu aşacağı söylenebilir.

İstanbul'un kitle turizminin merkezi Antalya ve Muğla'dan farklı yöne, turizmin 12 aya yayılmasına daha müsait olmasıdır. Nitekim, gelen turistin 12 aya dağılımına bakıldığında bu açıkça görülebilmektedir.

Türkiye genelinde turist girişinin Haziran-Ağustos ayında yığılmasına karşılık İstanbul'da girişler Mayıs-Ekim dönemine yayılıyor. Hatta yılın son iki ayında bile çok önemli yabancı girişleri görülebiliyor İstanbul'da. Bu, tabi ki İstanbul'daki turizmin mevsimlik değil, kültür, kongre, iş, sağlık turizmine dayanması ile ilgili ve turizm endüstrisi açısından daha sağlıklı.

İstanbul'un turizm endüstrisinin gelişmesi yolundaki olumlu gidişatını başka unsurlarla desteklemek gerekiyor. Birincisi kültürel değerlere kıskançlıkla sahip çıkmak, korumak. UNESCO sorgusuna gerek kalmayacak kadar kendi disiplini ve duyarlılığı ile İstanbul'a sahip çıkmak gerekiyor. Bunda da öncülük turizmcilere düşüyor.





İstanbul'un turizm gelişiminin, sadece turist sayısındaki artışla değerlendirilmesi eksik, dolayısıyla yanlış. . İstanbul'a gelen turist profilinin ve harcama düzeylerinin arttırılması önemli. İstanbul'un eşsiz kültürel mirası ve yaratıcı kültür kapasitesi, turizm ürününe yansıtılmalı, turist başına harcama, Türkiye ortalaması olan 600 doların en az bir kat artırılarak, turist başına 1200 dolara kadar çıkartılmalıdır.

İstanbul'un tüm kültür mekânlarının, iç turizm hareketlerini de önemsemesi ve hedeflemesi gerekmektedir. İstanbul, Türkiye gelirinin üçte birinden fazlasını tüketen ve çok yüksek gelir gruplarının yaşadığı bir mekandır. Bu anlamda önemli bir iç turizm pazarıdır da aynı zamanda. Bunun ayırdında olarak turizm endüstrisini iç pazarı da ihmal etmeyen bir tarzda kurgulamak gerekmektedir.

Bunun yapılması halinde, İstanbul'u, bir hizmet, özellikle de turizm endüstrisi metropolü yapmada daha gidilecek önemli bir yol var.

Bu, nüfus artışı durmak bilmeyen İstanbul'a yeni gelir ve istihdam olanakları sunmaktır aynı zamanda.

mustafa sönmez/turizmdebusabah
Yayın Tarihi : 14 Nisan 2008 Pazartesi 11:17:24


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Dicle özkaya IP: 74.125.112.xxx Tarih : 30.12.2008 19:51:51

İstanbul tarihe şait olan muhteşem bir şehirdır. Tarih ve mimariler bakımından diğer şehirlere göre daha farklıdır. Çok sayıda ülkeye başkentlik yapmıştır. Demek istediğim şudur ; "Bu kenti koruyup geliştirmemiz lâzım."