Gazi, Gassan ve Ghada Şakir kardeşlerin babaları İbrahim Şakir ve anneleri Semiha Şakir'in anısına Karacaahmet'te yaptırdıkları Şakirin Camii törenle hizmete açıldı.

Caminin açılışına, Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve mimar Zeynep Fadıllıoğlu ile çok sayıda davetli katıldı. Üsküdar Karacaahmet Mezarlığı'nın girişinde 10 bin metrekarelik bir alana inşa edilen, 500 kişi kapasiteli Şakirin Camii'nin projesi mimar Hüsrev Tayla tarafından hazırlandı. Caminin iç dekorasyon ve tasarımı ise Zeynep Fadıllıoğlu tarafından gerçekleştirildi.

Yazıları ise hattat imam Hüseyin Kutlu tarafından tasarlandı ve yazıldı. Kalemkar Semih İrteş tarafından uygulaması gerçekleştirildi. Caminin iç dekorasyon ve tasarımın yapan Zeynep Fadıllıoğlu törende yaptığı konuşmada, "Kubbe malzemesini biz alüminyum kompozit olarak seçtik. Kubbe bina yüzeylerini metal döküm olarak yaptık. Kadir Akorak arkadaşımız alüminyum dökümden ve Kayseri taşından çalıştı, farklı bir yöne getirdi. Minberde ve mihrapta ise Prof. Saygun Erdoğmuş çalıştı. Dokusunu Selçuklu'dan aldık" diye konuştu.

Emine Erdoğan ise törende yaptığı konuşmasına Şakir ailesine ve Semiha Şakir Vakfı'na şükranlarını sunarak başladı. Erdoğan, "Şakirin Camii'ne yaptığı eşsiz tasarımlar ile tarihin bilinen ilk kadın cami tasarımcısı unvanını kazanan Sayın Zeynep Fadıllıoğlu'nu ayrıca tebrik ediyorum" diye konuştu.

Mardin'de 44 kişinin öldüğü katliama değinen Erdoğan, "Pazartesi günü Mardin'den çok ama çok acı bir haber aldık. Bilge köyünde bir düğün merasimi sırasında namaz kılmak için bir araya gelen insanların üzerine vahşi bir şekilde ölüm yağdırdılar. Maalesef 16'sı kadın 6'sı çocuk tam 44 kardeşimizi kaybettik. Ne yazık ki henüz gün ışığı görmemiş 3 yavrumuz, hayatla tanışmadan ölümle yüzleşti. Hislerime tercüman olacak kelime bulamıyorum" dedi.

Törende konuşan Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardoğlu ise "Camilerimizin imarının amacı insanın imarıdır. İhmal ettiğimiz vakitte türlü acılarla karşı karşıya geliyoruz. 2 gün önce 26 yaşında bir gencimizin cenaze namazını kıldırdım Beypazarı'nda. Mardin'de din hizmeti vermek için gitmişti ve o gencimizin orada, o bölgenin dilini öğrenmişti. Maaşından çocuklara hediyeler alarak o çocuklara Kuran öğretiyordu. Şimdi o çocuklardan her biri orada katliamda şehit olanların mezarı başında Kuran okuyorlar. Demek ki biz insanımızı zamanında imar edebilseydik, onun kalbine Allah korkusunu yerleştirebilseydik, bu acıları yaşamazdık" diye konuştu.

iha

Yayın Tarihi : 9 Mayıs 2009 Cumartesi 11:54:57