Zabıtaya 500 kontör bedava!

Hafriyat çetesi Hadımköy'e döküm yapmak için jandarma ve zabıtaya paranın yanı sıra rüşvet olarak kontör ve bal vermiş. Rüşvet tarifesi şöyle: 500 kontöre 5 kamyon toprak

İl Jandarma Komutanlığı tarfından 10 Temmuz’da Büyükşehir Belediyesi Avrupa Yakası Zabıta Müdürlüğü’ne yönelik olarak yapılan operasyonun detayları ortaya çıkmaya başladı. Jandarma ve zabıtayı rüşvete bağlayan hafriyatçıların Hadımköy’e paranın yanı sıra ‘kontör’ ve ‘bal’ karşılığı döküm yaptıkları teknik takipte ortaya çıktı.
İstanbul’un ‘rant alanları’ndan biri olan hafriyat dökümüyle ilgili jandarma Edirnekapı’daki Avrupa Yakası Zabıta Müdürlüğü’ne baskın yapmış, aralarında Hadımköy Jandarma Komutanlığı’nda görevli Jandarma Kıdemli Başçavuş Ergün Ertekin, Kırkpınar ağası Seyfettin Selim ve zabıta memurlarının da bulunduğu 33 kişi gözaltına alınmıştı. Zanlılardan 12’si ‘rüşvet almak ve vermek, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, örgüte üye olmak’tan tutuklanırken, Selim’in de aralarında olduğu diğer zanlılar serbest kalmıştı.

Yedi döküme bir çerçeve bal
Rüşvet çarkının nasıl döndüğünü teknik takibe katılan telefon konuşmaları ortaya koyuyor. Zanlılardan birinin evinde yapılan aramada ele geçirilen ajandalarda ise kime ne kadar rüşvet verildiği not edilmiş. ‘Zabıta Rıfkı 4 bin TL’ ve ‘Zabıta Metin 100 avro’ gibi ifadeler yer alıyor. Belgelere göre zabıtalar rüşvet olarak sadece para almıyordu. Kimi kamyon başına 100 kontör alırken kimi de 6-7 kamyon kaçak döküme bir çerçeve bal karşılığında izin verdiyordu. Zabıta oprasyonuna damga vuran ilginç diyaloglardan bazıları şöyle:
Sanıklardan Bahtiyar Altıntaş (B.A) sanık Mustafa Yavaş’ı arıyor.
B.A: Ergün (Kıdemli Başçavuş Ergün Ertekin) astsubay beni aradı
M.Y: Beni de aradı, ben bakmadım, bayram harçlığı için arıyordur hiç bakma o yapışırsa para almadan bırakmaz...
M.Y: Ergün astsubay geldi
B.A: Sen ona biraz harçlık ver de bir de hesap numarasını al gönderelim ona...
M.Y, Ergün Ertekin’i (E.E) arıyor: Komutan aradı, saat birde durun diyor gelen varmış...
Ayhan isimli şahıs B.A’yı arıyor.
A: Jandarma sıkıştırıyor müsaade etmiyor. Ergün başçavuş ile görüşsene...
B.A: Onlar Ergün Başçavuş’un kardeşi ile çalışıyor.
(Bu konuşmanın ardından Ergün Başçavuş Bahtiyar Altıntaş’ı arıyor):
E.E: Sizin bir elemanı almışlar, onu bıraktırıyorum şimdi, ama tonajdan yazmışlar haberim olmadı...
B.A: Başka bir şekil yaptık, başkanla, anlatırım onu. Gittik başkan çağırdı beni, onlarla birlikte yapacağız. Daha iyi oldu. İSTAÇ adı altında olacak.
E.E: Bıçak kemiğe dayandı bir şeyler yok mu?
B.A: İşleri hızlandırdık, haftaya patlama yapacağız.
E.E: Olursa çok iyi olur....
...
17 Mart 2009 zabıta memuru Nurettin Gül ile bir şirketten Mehmet isimli şahıs görüşüyor
M: Sizin mıntıkanız dışında bir arabamız yakalandı yardım edebilir misin?
N.G: Benim mıntıka olsa dükkân senin.
Nurettin Gül ile Mehmet Kalkan arasında 4 Eylül 2008’de geçen görüşmede ilginç konuşmalar geçiyor.
N.G: Hüseyin Pekçetin ile görüşme yarın olacak, bana 250 kontör gönder.
M.K: Hemen beş kamyon toprak dökerim o zaman
N.G: O zaman 500 kontör gönder.
M.K: (250 kontörün şifresini veriyor)
...
N.G: Kaç araba döktün
M.K: Daha dökmedim kaç araba dökeyim diye sana soracaktım.
M.K: Jandarma ne olacak
N.G: O sorun değil
M.K: Dökümde sizin arabalarda yanaşık olsun, dökümün başında ol. Jandarmayı’da İSKİ’den Fatoş ayarlayabilir.
N.G: Elinde 10-15-20 kamyon olduğu zaman haber ver. Pimaş yaptırdım ayın 15’inde 1,5 milyar ödemem var.
Bir konuşmada sanık Zafer Karaburun zabıta Salih Demir’e bal vereceğini, karşılığı 6-7 kamyon dökeceğini anlatıyor.