Türkiye genelinde bugün başlayan “Beyaz Eylem”, Kocaeli’nin Gebze İlçesi’nde de yapıldı. Doktorlar adına konuşan Kocaeli Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Burhan Çağlar Usta, sağlık ocaklarını kapattırmayacaklarını belirterek, sahip çıkacaklarını söyledi.
Türk Tabipleri Birliği’ne bağlı doktorlar, sağlık ve özgürlük hakkı, iş güvencesi, mesleki onur için ve son dönemde sağlık alanında tahribat yaşandığı gerekçesiyle 1-31 Mart günleri arasında düzenlenecek “Beyaz Eylem”lere bugün başladı. Eylemlerin ilki, Gebze’de de, Kocaeli Tabip Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’na (SES) üye doktorlar tarafından yapılan bir basın açıklamasıyla gerçekleştirildi.
Ellerindeki ‘Artık Yeter’ yazılı afişlerle Merkez Sağlık Ocağı önünde toplanan doktorlar, hükümeti alkışlarla protesto etti. Doktorlar adına basın açıklamasını yapan Kocaeli Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Burhan Çağlar Usta, toplum sağlığının temel taşları olan sağlık ocaklarının kapatılmasına izin vermeyeceklerini söyledi. Sağlık alanında yaşanan tahribatın, her gün eklenen düzenlemelerle artık katlanılamaz bir boyuta eriştiği, özlük haklarının geriletildiği, sağlıklı hayat ve sosyal güvenlik taleplerinin göz ardı edildiği bir dönemden geçtiklerini dile getiren Usta, hükümeti sağlığın ticarileştirilmesine yol açan uygulamalarından vazgeçirmeye çalıştıklarını, ancak iktidarın, yapılan tüm uyarılara, tüm itirazlara rağmen, toplumdan gelen sese kulaklarını tıkayarak, IMF ve Dünya Bankası kaynaklı bir programı sürdürdüğünü vurguladı.
Sağlık alanındaki tahribatın artık tarif edilemez boyutlara ulaştığını, halk sağlığının ulus ötesi tekellerin önüne atıldığını ve piyasa şartlarının insafına terk edildiğini ileri süren Usta, “Çağdaş sağlık yaklaşımı tedavi edici hekimlikten, koruyucu hekimliğe doğru bir yönelime çevrilirken, hükümet 50 yıla yakın süredir hizmet veren, halkımıza mal olmuş, her bir tuğlasında halkımızın emeği olan sağlık ocaklarını pervasızca kapatmak istemektedir. Sağlık ocaklarımızın kapatılarak yerine konulmak istenen "Aile Hekimliği" sisteminin birinci basamak sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi anlamına geldiği Dünya Bankası raporlarında tüm çıplaklığı ile belirtilmektedir. Yapılmak istenen; insanların hastalanmasından kazanç elde etmek, daha çok ilaç ve teknoloji satmayı hedefleyen tekellerin gelirlerini arttırmaktır. Sağlıklı bir toplumu hedefleyen "Koruyucu Sağlık Hizmetleri" ortadan kaldırılmak istenmektedir” dedi.
Birinci basamakta görev yapan sağlık çalışanlarına kalıcı, özlük haklarına yansıyan ‘Birinci Basamak Tazminatı’nın ödenmesi gerektiğini ifade eden Usta, şöyle devam etti:
“Bugün gerçekleştirdiğimiz beyaz çağrı temel olarak sağlık ocaklarımıza sahip çıkmamız gerektiği vurgusuna dayanmaktadır. Ancak sağlık alanını tahrip eden ve yıkıma yol açan Genel Sağlık Sigortası, vatandaşların ilaca ulaşımını güçleştiren uygulamalar, siyasi kadrolaşma, taşeronlaşma, hizmet alımları, ithal hekimler, yeni eğitim hastanelerinin kurulması, zorunlu mesleki sigorta gibi uygulamalar da durdurulmalıdır. Toplum sağlığını önceleyen nitelikli, parasız, eşit, ulaşılabilir sağlık hizmeti sunulmalı, hizmetin finansmanı ise faiz-rant gibi gelirlerin vergilendirildiği, dolaylı vergilerin kaldırıldığı gelire göre toplanan vergilerden oluşturulan genel bütçeden karşılanmalıdır.”
11 Mart’ta Ankara’da ‘Sağlık Hakkı İçin Beyaz Miting’in düzenleneceğini hatırlatan Usta, ‘sağlık haktır’ diyen toplumun tüm kesimlerini mitinge davet etti.