Lösemili Esin’in yurt dışında tedavisi için SSK’dan nihayet izin çıktı. Ancak talihsiz yavru bu defa akciğer enfeksiyonu nedeniyle ölümle pençeleşiyor

Biraz dayan Esin!

Esin’in tedavisi için, yurt dışına gidebilmesi yönünde engel kalmadığına sevinemediğini söyleyen baba Ahmet Köse, "Kızımın hayatı söz konusuydu. Ama devletimizin sağlık politikası nedeniyle Esin şu anda yaşam mücadelesi veriyor" diyor. Esin Köse, henüz 7 yaşında. Geçtiğimiz yıl Mart ayında yakalandığı hematolojik hastalığı (MDS), yurt dışında tedavisi bürokratik engellere takılınca lösemiye dönüştü. Haziran 2004’te lösemi olan Esin’in, yurt dışında yapılacak kemik iliği nakliyle yaşama şansı bulunuyordu. Ancak, küçük kızın tedavisi SSK’ya takıldı.

Kurum, eş ve çocukların yurtdışındaki tedavi giderlerinin karşılanamayacağını belirtiyordu. Bürokratik engeller devam ederken SSK, hastalığı lösemiye dönüşen Esin’in tedavisinin yurt dışında yapılabilmesi için Okmeydanı Hastanesi’nden alınan "Tedavisi ancak yurt dışında yapılabilir" raporu ile Ankara Numune Hastanesi’nden alınan raporun, Sağlık Bakanlığı’ndan onaylanmasını istedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu’nun devreye girmesiyle, 4 gün önce prosedürlerin hepsi tamamlandı. Ancak bu defa da küçük Esin’in sağlığı yurt dışına gitmesine el vermiyor. Esin, yaklaşık 1 haftadır Marmara Üniversitesi Hastanesi’nde, yakalandığı akciğer enfeksiyonu nedeniyle tedavi görüyor. Yurt dışı tedavi masraflarının SSK tarafından karşılanması yönündeki mahkeme kararı uygulamaya konulmayan ve bu nedenle yalnızca kemoterapi gören Esin’in doktorları, küçük kızın, yakalandığı akciğer enfeksiyonu nedeniyle hayati tehlikeyle karşı karşıya olduğunu söylüyor.

Kızının ölümle pençeleştiğini belirten Ahmet Hikmet Köse, kanunun çok geç çıkartıldığını belirtiyor. Acılı baba, şöyle devam ediyor: "Mart 2003’ten bu yana, yetkili makamlara sonuçsuz kalan çağrılarda bulunduk. Çabalarımızla ve artan kamuoyu baskısıyla, 1.5 yıl sonra yasa çıktı. Ama şimdi kızım kritik günlere girdi. Kızım ilk hastalandığında yasa çıksaydı, bugün koşup oynayacaktı, lösemiye yakalanmayacaktı. Tek umudumuz Esin’in bir an önce ayağa kalkıp yurt dışına gidebilecek duruma gelmesi. Esin yolculuğa hazır olur olmaz, hemen gideceğiz. Bir çocuğun yüzde 80’lerde olan yaşama şansını yüzde 30’lara indiren bu anlayışa kırgınım."