Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni anayasa ile Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay'ın birilerinin arka bahçesi olmayacağını belirterek, "Bütün buralar artık milletin arka bahçesi olacak. Millet bunlara güvenecek" dedi.

Başbakan Erdoğan, bir valiyi atama yetkisi dahi olmadığını, Danıştay'da münasebetler yerindeyse bir İl Kültür Turizm Müdürü'nün 23-24 kez göreve geri geldiğini hatırlatarak, "Böyle köşe kapmaca oynanır mı. Bu ülkeyi siz mi biz mi yönetiyoruz. Milletin karşısına Danıştay, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi çıkmıyor" diye konuştu.

Erdoğan Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'na da tepki gösterip, "HSYK'daki çalışmalara ara verildi. İdeolojik yaklaşımlar devreye girdi. Bir anda bir mahkemenin tamamını lağv edip oraya istedikleri gibi bir yapıyı getirdiler. Bunlardan vazgeçin, bununla bir yere varamazsınız" eleştirisinde bulundu.

Kocaeli Anıtpark'ta kavurucu sıcakta halka hitap eden Başbakan Erdoğan, dün kendi sorunlarını çözemeyen, kendi afetlerine müdahale edemeyen bir Türkiye'nin bugün dünyanın dört yanına yardım ulaştırdığını, dünyanın gündemini belirlediğini, ekonomide söz sahibi olduğunu ifade etti. "Kriz teğet geçecek dediğimde benimle dalga geçtiler" diyen Erdoğan, "O yazıp çizenler şimdi neredeler? Tekrar ediyorum, "işsizlik yüzde 10'a gerileyecek" dediğimde burun kıvıranlar şimdi neredesiniz. Diyor ki Hazreti Mevlana,

insan bir ağaca benzer, kökü ahdinde durmaktır. Biz söylediğimiz sözün arkasındayız. Biz ahdimizin arkasındayız. Bakın Mevlana yine diyor ki, her şeye doğru demek, ahmaklıktır. Fakat her şeye yanlış demek de zorbalıktır. AK Parti yapıyor diye, hazmedemiyorlar. AK Parti başarıyor diye kabullenemiyorlar. AK Parti'nin milletin sevgisine mazhar olmasını içlerine sindiremiyorlar. AK Parti kazanmasın da ülke kaybederse kaybetsin diyorlar. Biz de diyoruz ki, ülke de; benim sevgili milletim de kazanacak" diye konuştu.

"2011'DE DAHA GÜÇLÜ GELECEĞİZ"

Yeni Anayasa ile kaybedenlerin çeteler, mafya ve hukuksuzluk olacağını kaydeden Başbakan Erdoğan, "Milleti yok sayanlar, milleti aşağılayanlar kaybedecek. Benim milletime "göbek kaşıyanlar, bidon kafalı" diyenler kaybedecek. Anayasa değişikliği bir millet meselesidir. Benim milletim bu değişikliğe sahip çıkıyor, sahip çıkacak. Destek verecek. Ben buna inanıyorum. Kocaeli'nden soruyorum demokrasi mücadelesinde yanımızda mısınız. Özgürlük mücadelemizde yanımızda mısınız. Çetelerle mafyayla mücadelemizde

arkamızda mısınız? Büyük Türkiye'ye evet mi? Güçlü Türkiye'ye evet mi? 12 Eylül'de daha itibarlı daha kalkınmış bir Türkiye'ye evet mi? Öyleyse sevdamız millet kararımız evet. Sevdamız millet, oyumuz evet. İnşallah 12 Eylül bir milat, hukuk, demokrasi, adalet, sosyal devlet adına yeni bir başlangıç olacak. 12 Eylül daha kapsamlı bir anayasa için çok önemli bir adım olacak. Bu yaptığımız değişiklik her şey değil, inşallah 2011 genel seçimlerinde bu başarıyı farklı kazanacağız. Daha farklı kazanacağız. Daha

güçlü geleceğiz. İnşallah o zaman anayasanın geneli üzerinde yapacağımız değişikliğin bu değişiklik kilidini oluşturuyor. Onun için çok önem arz ediyor" diye konuştu

"BAŞÖRTÜSÜ İÇİN MECLİSTE 411 OY VERİLDİĞİNDE DE Mİ ÖLÜYDÜN"

MHP, CHP ve BDP'nin tabanından da destek isteyen Başbakan Erdoğan, "Biz başörtüsünde 411 sendromu yaşadık. MHP ile işbirliği yaptık. Üniversitedeki başörtülü kızlarımız üniversiteye rahat gitsin. Rahatlıkla gitsin. Meclisten geçti. Mecliste ne yazar başkanın arkasında "egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" yazar. Yani o parlamento içindekiler, milletin temsilcisidir. Seçer oraya göndeririz. 550'nin 411'i buna evet dedi. Şimdi çıkmış ana muhalefet lideri başörtü meselesini ben hallederim diyor. Dürüst

ol, dürüst. Samimi ol. Anayasa Mahkemesi'ne bu 411'i kim götürdü. CHP götürdü. Onun altında senin de imzan var mıydı, yok muydu. Yoksa o zaman da ölümüydün. Diyor ya, Dersim katliamında ben daha doğmamıştım diyor. Değerli kardeşlerim bunların yapısı bu. İşlerine gelmediklerinde ya ölüler ya doğmamışlar. Böyle bir yapı olur mu? Dürüst ol dürüst. Aynen tilki. Tilki yetişemediği üzüme koruk der, kedi yetişemediği ciğere murdar der. Bunlar da kalkıp diyor ki, ben çözerim diyor. CHP'nin geçmişinde böyle bir şey

var mı: Çarşaflı kardeşlerimize rozet taktınız, sonra da otobüsten tekme tokat dışarı attınız. Aynı şekilde Mersin'de bunu yaptınız. Biz sizi biliyor, tanıyoruz. Cemaziyel evvelinizi çok iyi biliriz. MHP'nin tabanındaki kardeşlerim soruyorum. O gün beraber 411 oyu hazırladık. CHP Anayasa Mahkemesi'ne götürdü, reddettiler. Şimdi sen nasıl oluyor da o CHP ile beraber olabiliyorsun?" şeklinde konuştu.

"BU YOLA BEYAZ ELBİSEMİZİ ALDIK ÖYLE ÇIKTIK"

Türkiye'nin bu anayasa ile yoluna devam edemeyeceğini, dünyanın 10 büyük ekonomisi arasında yer alamayacağını kaydeden Başbakan Erdoğan, "Anayasayı değiştirmemiz gerekiyor dedik. Bu darbe anayasası dediler. İşte dün bu anayasa darbe anayasasıdır diyenler. Şimdi sesini çıkartmıyor. Benim de garibime giden o. Bu seçimde iki şey var. Bir darbe anayasasından yana olanlar, iki milletin anayasasından yana olanlar. Milletin anayasasına evet mi? Darbecileri de biliyorsunuz nerede? Bir taraftan darbe anayasasına

karşıyım diyeceksin, 12 Eylül'de sehpaya götürülenler, idam edilenler, hatta hatta bir televizyon kanalında izledim. O dönemin ifadeleri gerçekten çok düşündürücüydü. 'Soldan getirdiler, sağdan da var mı' dediler. Onu bekledim. Sağdan da geldi. O zaman dengeyi kurduk. Şimdi idam edebilirsiniz" dediler. Bir sağdan bir soldan idam ettiler. Bunu da gururlanarak anlatıyor. Böyle bir anlayış olur mu? Bunların çoğu yargısız infaz. Aynı olayları ne zaman yaşadı bu millet. 27 Mayıs'ta yaşadı. Gençlerimizin çoğu ne

12 Eylülü ne 27 Mayısı bilir. Bu çok yakın siyasi tarihimizde bu millet bunları yaşadı. Şimdi Başbakanınıza, AK Parti Genel Başkanına, 'Sen Menderes'in akıbetini bilmiyorsun' diyen bir muhalefet var bu ülkede. Ben onların akıbetini çok iyi biliyorum. Ama biz yola çıkarken zaten beyaz elbisemizi yanımıza aldık öyle bu yola çıktık. Çünkü biz biliyoruz ki her nefis er ya da geç ölümü tadacaktır. Kimi neyle korkutuyorsun. Biz üstatlarımızdan bir şey öğrendik. Başarı korkuyu korkutmaktadır. Biz bu yola böyle

çıktık. Bizi bunlarla ürkütemezsiniz. Sizler bize muhtar bile olamazsınız dediniz. Ne oldu? Hani bize muhtar bile olamazsın diyenler, nerede. O başlığı atan medya nerede. Burası verecek millet verecek o kararı. Siz bu millete saygı duymadınız, kendinizi üstünde gördünüz. Hala da üstünde görüyorlar. Biz ise en büyük saygıyı milletimize duyarız. Milletimizin kararı bizim saygın olan kararımızdır."şeklinde konuştu.

"VALİ ATAMA YETKİM BİLE YOK"

Anayasa değişikliğinde nihai kararı milletin vereceğini anlatan Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"1992'de Telekom özelleştiriliyor. Türkiye'nin borcu 22 milyar dolar. Telekom'a 25 milyar dolar teklif geldi. Maalesef Danıştay ve Anayasa Mahkemesi yol vermedi. Yol vermeyince iptal edildi. İptal edildiği için o fırsat gitti. Bir daha o parayı gel de bul. Bunun hesabını nasıl vereceksiniz. İşte biz bu yanlışın düzeltilmesini istiyoruz. Ben bir vali atayacağım. Bir vali atama yetkim yok. Niye? Eğer Danıştay'da münasebetler yerindeyse, Danıştay tekrar yerine iade ediyor. Yerindelik hakkı benim,

yürütmenin. Sen buna karışamazsın. Bu anayasanın amir hükmü. Buna bile karışıyorlar, müdahale ediyorlar. İl Turizm Müdürünü 23-24 kere biz alıyor onlar iade ediyor. Ya böyle köşe kapmaca oynanır mı? Bu ülkeyi siz mi, biz mi yönetiyoruz. Milletin karşısına Danıştay, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi mi, biz mi geliyoruz. Bütün bunların yanında artık bazı kurumlar birilerinin arka bahçesi olmayacak. Ne Anayasa Mahkemesi, ne Danıştay, ne de Yargıtay. Bütün buralar artık tamamıyla milletin arka bahçesi olacak.

Millet güvenecek. Bizler işte bu aşkla yola çıktık. Milletim ne yapacağını çok iyi bilir. Sandıkları evetle patlatmaya hazır mıyız. İnşallah 25 günü çok iyi değerlendireceğiz."

"HSYK İDEOLOJİK YAKLAŞIMLARDAN VAZGEÇSİN"

Başbakan Erdoğan, Anayasa değişikliğiyle işçi ve memura çeşitli haklar verileceğini, bunların Anayasaya gireceğini hatırlattı. Başbakan Erdoğan, yeni Anayasa ile kadınlara, özürlülere, çocuklara, şehit ve gazilere pozitif ayrımcılık yapacaklarını hatırlattı.

Yeni Anayasa ile Türkiye'yi daha güçlü hukuk sistemine kavuşturduklarını da belirten Erdoğan, "Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nın yapısını değiştiriyoruz. Hukukta kapalı devre sisteme son veriyoruz. İşte şu anda HSYK'daki çalışmalara ara verildi. İdeolojik yaklaşımlar devreye girdi. Bir anda bir mahkemenin tamamını lağvedip oraya istedikleri gibi bir yapıyı getirdiler. Bunlardan vazgeçin. Bununla bir yere varamazsınız. HSYK'ya biz atama yapmıyoruz. Kocaeli'nden tut da Karadeniz'e Van'a kadar buralardaki

hakimler ve savcılar oy kullanacak. Oy kullanırken 10 tane adayı onlar tespit edecek. Bizimle meclisle hiç alakası yok. Bunlar hakim savcı arkadaşlarına inanmıyor, güvenmiyorlar. Çünkü tezgahı kurmuşlar, şimdi tezgah bozuluyor. Üstünlerin hukukundan hukukun üstünlüğüne geçmeye evet mi?" şeklinde konuştu.