Gazze'ye gıda ve sağlık malzemeleri götüren Mavi Marmara gemisine İsrail askerlerinin saldırısı neticesinde yaralanan 2 Gebzeli gönüllünün tedavisi sürüyor.

Saldırıda yaralanan Halim Yazıcı ve Nedim Altun, Darıca Farabi Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. İsrail karasularına girmeden önce 2 saat botlar ve gemilerle taciz edildiklerini, daha sonra İsrail askerlerinin denizden ve havadan gemiye saldırdığını belirten Halim Yazıcı, "Aldığımız karar gereği gemiye çıkan askerlere teslim olmadık. Onlarla elimizde hiçbir silah olmadan mücadele ettik. Ancak onlar gerçek mermilerle bizden 4 arkadaşı şehit ettikten sonra, niyetlerinin kötü olduğunu anladık ve biz de elimize geçirebildiğimiz bazı şeylerle karşılık verdik. Fakat onlar silahla karşılık vermeye devam ettiler" dedi.

Yazıcı dehşet dakikalarını şöyle anlattı: "Biz kesinlikle teslim olma taraftarı değildik. Ancak gemide kadın ve çocukların olması elimizi kolumuzu bağladı. Yoksa son neferimize kadar direnirdik ve ancak biz şehit olduktan sonra gemiyi ele geçirebilirlerdi. Yaralılar dahil herkesi kelepçelediler. Daha sonra yaralıları adeta bir paçavra gibi helikopterlere attılar. Ben dahil birçok arkadaşımız yaralı olduğumuzu söylemedik. Sahile çıktıktan sonra bizi tekrar sorguya aldılar. Üst aramasında benim yaralı olduğumu öğrendiler. Tedavi için hastaneye gönderdiler."

Olmadık zülümlere maruz kaldıklarını ifade eden Yazıcı, "3 saat güneşin altında, camları kapalı otobüste oturmak zorunda kaldık. Daha sonra bizi uçaklara bindirerek Türkiye'ye gönderdiler. Filistin davası, tüm insanlığın davası haline gelmiştir. Zalim İsrail'in yaptığı zulümler bu son olayda gün yüzüne çıkmıştır. Müslüman olmasına rağmen Mısır'ın 15 metre duvar örerek Filistin halkını açlığa mahkum ettiğini bütün dünya öğrenmiş oldu. Bu dava burada bitmez. Yarın yine gideceğiz. Oradaki kardeşlerimizi İsrail'in zulmüne teslim edemeyiz. Osmanlı'dan sonra ilk defa Filistin için bir Türk kanı aktı ve şehit verildi. Bu kanlar bereketlenerek Filistin'in kurtuluşuna vesile olacak inşallah" dedi.

Darıca Farabi Devlet Hastanesi ortopedi bölümünde tedavi altına alınan yaralılardan Nadim Altun ise 30 kişilik bir ekiple geminin kaptan köşkünü koruduklarını, çatışmaların güverteden sonra buraya sıçradığını ve gerçek mermilere karşı dayanan 2 arkadaşlarının şehit olduğunu, 10 kişiden fazlasının da yaralandığını söyledi.

İsrail askerlerinin gemiye sis ve ses bombaları atarak indiğini anlatan Altun, "Daha sonra plastik ve gerçek mermilerle bize saldırdılar. Bizde kesinlikle silah olmadığı için karşı koyamadık. Yaralılarımız dahil herkesi yatırıp kelepçelediler. Daha sonra bize olmadık psikolojik ve fiziki baskı uyguladılar. En son uçağa binerken bir arkadaşımızı tekrar almak istediler, biz karşı koyduk. Orada da coplarla bize işkence yaptılar. Bu mücadele amacına ulaşamadı belki ama tüm dünyanın gündemine oturmuş oldu. Yardım faaliyetlerimiz bundan sonra da devam edecek" diye konuştu.

Yaralıları tedavi gördükleri hastanede ziyaret eden Darıca Belediye Başkanı Şükrü Karabacak, "Hepinizi bu mücadeleden dolayı tebrik ediyor, şehit olanlara Allah'tan rahmet diliyorum. Sizler bizim misafirlerimizsiniz. Her konuda bütün desteğimiz sizin yanınızdadır. Allah hepinizden razı olsun" dedi.

Darıca Farabi Devlet Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Ali Aydın ise, "Yazıcı'nın ayağında ateşli silah sebebiyle kemik kırılması var. Anında müdahale olmadığı ve üstüne bastığı için durumu iyi değil. En kısa zamanda cerrahi müdahale yapılarak kurşun çıkarılacak ve tedaviye devam edilecek. Nedim Altun'da ise yumuşak doku yaralanması var. Durumu ağır değil. Tedavisi bittikten sonra taburcu edilecek" açıklamasını yaptı.