3
Mayıs
2024
Cuma
SAKARYA

Teröre karşı birlik çağrısı

SP İL BAŞKANI AKSOY'DAN TERÖRE KARŞI BİRLİK ÇAĞRISI

Saadet Partisi Sakarya İl Başkanı İsmet Aksoy artan terör olaylarına karşı birlik çağrısında bulundu.

Parti il binasında basın toplantısı düzenleyen İl Başkanı Aksoy, artan terör olaylarına karşı önemli açıklamalarda bulundu. Aksoy, terör konusunda çok vahim bir noktaya gelindiğini ifade ederek, “Bu terör olgusunu çok iyi anlamak ve gecikmiş olan gerekli tedbirleri biran önce almak durumundayız. Son 25-30 yıldır bu milletin çocukları arasına sokulmaya çalışılan terör fitnesi ile karşı karşıyayız. Bu fitnenin beslendiği damarları kurutmadan, buradaki toplumsal, ekonomik, kültürel şartları ortadan kaldırmadan terörün gerçeği ile yüzleşmek maalesef kaçınılmazdır. Bu çerçevede terörün kaynaklarını iyi anlamak hem de bu milletin çocukları arasına fitne sokan uluslar arası terör siyasetinin gerçeğini iyi kavramak mecburiyetindeyiz" dedi.

ULASAL BİR TEHDİT

PKK terörünün ulusal bir tehdit haline geldiğinin altını çizen Aksoy, “Türkiye bugüne kadar terör olgusunun sadece sonuçlarını ortadan kaldırmaya çalıştı. Terörü ortaya koyan temel gerekçeler yada beslenmiş olduğu sosyolojik, kültürel damarların kurutulması ve ülkede barış ve esenliğin kalıcı bir şekilde tesis edilmesi yoluna Türkiye gidememiştir” diye konuştu.

DEMOKRATİK AÇILIMDA BİR ÇOK HATA YAPILDI

Hükümetin başlattığı demokratik açılım projesinde birçok hataların yapıldığını dile getiren Aksoy, bu sürecin iktidar ile Meclis'teki muhalefet partilerinin bir biriyle yaptığı anlamsız kavgalar, çatışma ve gerginlik ortamından dolayı heba edildiğini kaydetti. Aksoy, “Hükümet başlangıçta ismini bile koymakta zorlandığı bu barış projesinde maalesef tam bir rotasız gemi gibi hareket etmiştir. Nereye gidereceğini, ne yapacağını ne zaman hangi eylemi ortaya koyacağını, hangi adımları atacağını bilmez bir şekilde hareket etmiştir. Hükümete şu soruyu sormak bu milletin hakkıdır. 8 yıldır tek başına iktidarsınız. Yüzde 47'ye varan oranda halkın büyük desteğini aldınız. Uluslar arası çevrelerin desteğini aldınız. Terörü sonlandırma konusunda her türlü imkana sahiptiniz. Niçin 8 yıldır terörün bitirilmesi için tam manasıyla barış ve kardeşliğin sağlanması için gerekli adımları atamadınız?"dedi.

MUHALEFET PARTİLERİNE ELEŞTİRİ

Meclis'teki muhalefet partilerini de sert bir dille eleştiren Aksoy, CHP ve MHP'nin bugüne hiçbir makul çözüm arayışları içinde olmadıklarını belirterek, "Terör olaylarının bu noktaya gelmesinde sizlerin de vebali ve sorumluluğu vardır" diye konuştu.

Terörün Türkiye'nin en önemli konusu olmasına rağmen iktidar ve Meclis'teki muhalefet partilerinin ne dedikleri belli olmayan, bol gürültülü sesler çıkarmaktan başka bir şey yapmadıklarını ifade eden Aksoy, şunları söyledi; “İskenderun'daki terörist saldırılarından bu yana iktidar ve muhalefet partilerini izliyoruz. Sanki hala hiçbir şeye uyanmamış gibi bol gürültü ile seslerini çıkarıyorlar. Ne dedikleri anlaşılmayacak şekilde maalesef sadece kavga ediyorlar. Çıkardıkları seslerin şu anda Güney Afrika'daki dünya kupasındaki vuvuzela seslerinden başka bir anlamı yoktur. Anlamsız bir takım sesler çıkarıyorlar. Keşke şu Gönüllü Birliktelik projesini Türkiye uygulayabilmiş olsaydı ve biz bugün bu konuları tartışmıyor olsaydık."

SP'DEN 7 MADDELİK TERÖRÜ BİTİRME ÖNERİSİ

Aksoy, Saadet Partisi olarak artan terör olaylarının önüne geçmek için yapılması gerekenler konusunda 7 maddelik tarihi önerilerde bulundu. Aksoy, yapılması gerekenlerin ise şunlar olduğunu söyledi; “Kavga ile gerginlikle bu sorunun üzerine gidilemez. Herkesi üslup ve itidalli hareket etmeye davet ediyoruz. Başta Başbakan olmak üzere; milleti fazla germeyin ne söylüyorsanız adam gibi söyleyin. Kimse siyasi rant beklentisi içinde olmasın. Sivil ve askeri bürokrasi, siyasi partiler, kitlesel örgütler ve tüm kesimler işi siyasi istismara vardırmadan ortak sağduyu cephesi oluşturmak durumundadır. Sağduyunun olmadığı ortamda zaten milletin çoğunluğunun kabul etmiş olduğu bir çözüme ulaşmak mümkün olmaz. Terörün ancak ve ancak demokrasi, insan hakları ve hukuk devleti kuralları içinde kalınarak çözülebileceği, önlenebileceği unutulmamalıdır. Bu süreçte terörün önlenmesi için OHAL gibi bir takım demokrasi dışı teklifleri gündeme getirilmemelidir. Bu, Türkiye'ye yapılabilecek en büyük kötülüklerden birisi olur. Türkiye'nin terörle mücadelesi göstermiştir ki; 25 yıldan fazla devam eden OHAL uygulaması bırakın terörün azalmasını, bölgede PKK'nın güçlenmesinde en temel araçlardan birisi olmuştur. Hiç kimse, hiçbir sorun çözmeyen OHAL'i teklif dahi etmemelidir. Terör sadece etnik bir grupla ilgili düşmanlık ortaya koymuyor. Maalesef terörün tek bir amacı var o da ülkenin yurttaşları arasında kalıcı husumetleri ortaya koymaktır. Bu bakımdan millet adına kalıcı kamplaşmaların olmaması için herkesin kutuplaşmalara ve fitneye karşı olağanüstü dikkatli olması gerekir. Bütün uygulama ve kışkırtmalara rağmen bu ülkenin makul çoğunluğu Türkler ve Kürtler arasında en ufak husumet oluşmamakta. Bunu çok iyi korumamız gerekiyor. Ekonomik, kültürel tedbirleri de konuşmak üzere Meclis'te kalıcı bir ihtisas komisyonunun kurulması kaçınılmazdır. Bu sorunun çözüm yeri TBMM olmasına rağmen ne yazık ki bugüne kadar Meclis'te bu meseleye sahip çıkacak kalıcı bir ihtisas komisyonu kurulamamıştır. PKK terör örgütüne karşı mücadele için; iyi eğitim almış, yüksek teknolojik teçhizatla donatılmış, demokrasi ve insan hakları konularında bilinçlendirilmiş, bölge halkının gelenek ve kültürünü benimsemiş profesyonel bir antiterör birimi oluşturulmalıdır.”

İHA
Yayın Tarihi : 24 Haziran 2010 Perşembe 12:45:04
Güncelleme :24 Haziran 2010 Perşembe 20:42:34


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?