7
Haziran
2025
Cumartesi
ANASAYFA

12 Mayıs sonrası olaylara dikkat

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 30 bin kişinin katili Abudllah Öcalan’ın yeniden yargılanmasına ilişkin kararını 12 Mayıs’ta açıklayacak...

12 Mayıs sonrasında başlayabilecek kötü olaylar için herkes hazırlıklı olsun... Bu sadece karşılıklı protesto eylemi değil, Türkiye’nin AB yoluna döşenmiş bir mayın tarlasıdır.

AİHM davayı usulden bozuyor... Gerekçesi ise ilk 3 duruşmada askeri yargıcın bulunması. Oysa Türkiye sadece bu mahkeme nedeniyle CMUK'u değiştirmiş DGM'lerde yargı yönetiminde değişikliğe gitmişti.

Mahkeme tüm dünyanın gözü önünde olmuştu. O gün mahkemeyi izileyen tüm gözlemcilerin vardığı ortak kanı duruşmanın adil ve tarafsız bir şekilde yapldığı idi. Öcalan hakkında verilen idam kakarına rağmen günün hükümeti tarfından MHP'ninde onayıyla ömrünün geri kalan kısmını geçirmek üzere İmralı'ya gönderilmişti.

AİHM Öcalan'ın mahkumiyet kararını usulden bozarken, adı üzerinde "İnsan Hakları Mahkemesi" 30 bin kişinin yaşama hakkınının elinden alınmasını gözardı etmişti. Verdiği kararın ne kadar kanununi ve hukuki olduğu tartışmalı. Ancak kararın açıklanmasının 12 Mayıs'a rastlaması ise bir tesadüf mü?

İnsanı düşündüren ve şaşırtan soru bu. Çünkü daha bir hafta önce ABD terör raporunda terörist grupların arasında PKK'yı da sayıyor ve özetle mealen şu ifadeleri kullanıyor:

"PKK Türkiye'nin Güneydoğusu'nda özgür, demokratik ve bağımsız bir devlet kurmak için silahlı mücadele eden bir örgüttür"

Ne demek bu şimdi...Tam bu ifadelerin arkasından terörist başının yeniden yargılanması kararı çıkacak... Hükümetin vereceği karar ne olursa olsun şiddet artacaktır..

Eğer hükümet yeniden yargılamaya hayır derse ve konuyu Avrupa Konseyi'ne götürmeye kalkarsa sadece gelişmeler bir süre ertelenebilir. Öcalan'ı yeniden yargılamama kararı halinde, bazı marjinal gurpların şiddetin dozunu artıracağı kesin. Buna ise cevap gecikmeyecektir. Tabi en sert cevabı milliyetçi kesim gösterecektir. Ancak binlerce şehit ailesi, binlerce kendini ulusalcı olarak tanımlayan gruplar milliyetçi guruplara destek verecektir.

Bu son derece can sıkıcı bir durum.

Tersini düşünelim. Hükümet AİHM'in kararına uydu ve yargılama kararı aldı. Bu kez tüm Türk ulusu ayaklanacaktır... Bu sert tepkide sağ sol ayrımı yapılmayacaktır... Yumuşamaya başaladığını sandığımız terör şiddetini bu kez kentlerde hemde İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin, Antalya gibi illerde gösterecektir. Bunun küçük bir örneğini Mersin'deki bayrak yakma olaylarında gördük. Korkarım eylemler şiddete dönüşebilir... Trabzon ve Sakarya bu konuda en canlı ve en yakın örnektir.

Bu pencereden bakınca, Türkiye önümüzdeki günlerde büyük olaylara gebe görünüyor... Birileri "insan hakları" diye diye , "insan haklarını çiğneye çiğneye" Türkiye'deki olaylara çanak tutmakta proveke etmektedir.

Diğer pencereyi soruyorsanız maalesef tüm kapılar ve pencereler kapalı. Eğer Türkiye bu süreci en az sıkıntıyla atlatırsa ikinci talep PKK'nin siyasallaşması sürecidir ki bu da başlamıştır.

Tüm bunların ışğından baktığımızda AİHM'in bu karararı, hukuki bir karar değildir. Kanuni hiç değildir. AİHM Türkiye'ye "Avrupa'ya gelme" mesajı vermektedir. Çünkü oluşabilecek bir olayda polisin vatandaşa sert bir tavrı Türkiye aleyhinde olanların eline koz verecektir...

6 Mart gününü hatırlayın...

Aynı sözleri tekrar duyacağız... Ancak her şeye rağmen sağduyulu olmak tepkimizi şiddete dönüştürmeden göstermek bizim görevimizdir...

Yinede uyarmadan geçemiyoruz... Özelikle büyük şehirlerde  provakasyona dikkat edelim...

Türkiye 12 Mayıs sonrası ciddi bir sınavın eşiğinde...

Yayın Tarihi : 9 Mayıs 2005 Pazartesi 14:51:25
Güncelleme :27 Aralık 2005 Salı 16:07:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?