16
Mayıs
2024
Perşembe
ANASAYFA

Bu demokrasi de ne oluyor canım

Seçim ha geldi ha gelecek...

TV ekranları dışında da seçim heyecanı hiç yok...

Hiç yok diyoruz, ama bu kez ilginç bir seçim kampanyası izliyoruz..

AKP'dan başka kurulu gürültü yapan yok..

Onlarda hiç bir TV programına katılmıyor...

Yani siyasal ve sosyal bakışlarını ortaya çıkaracak hiç bir etkinliğe katılmıyorlar..

Neden mi?

Çünkü eleştirilere verilecek cevapları yok..

Tüm parti liderleri, Erdoğan'ı karşısına oturmaya çağırıyor ama sağır sultana anlatıyor...

Bunun adı korkudur..

Şimdi "niye kimse ile tartışmaya girmiyorsun. Arkadan atıyorsun" diye soracak olsak verecekleri cevap hazır...

"Biz seçimi kazanacağız. Niye onları muhatap alalım"

Soru ve bu cevabı duyacağınıza emin olun...

İşte bu demokrasi terbiyesi eksikliğidir...

"Ananı da al git" diyen bir zihniyet elbette bu düşünceyi sergileyecektir...

Başbakan Erdoğan son bir kelime oyunu daha oynuyor..

Hedef saptırıyor...

Türkçe'yi dejenere ediyor..

Son günlerde en yaygın deyim "demokrasi bir uzlaşı kültürüdür"

"Uzlaşmam" diyen Erdoğan bu kez "uzlaşmaktan" söz ediyor..

Ama nasıl ediyor...

Diyorki; "Biz üç aday belirleriz. Birisinin üzerinde uzlaşırız"

İşte demokrasi anlayışı bu kadar...

Uzlaşma senin belirlediğin değil, tüm birimlerin, kurumların ve siyasi olguların belirlediği ortak tavırdır...

Bu sizin söylediğinize "seçmece" denir...

Veya "zoraki tercih"

Seç beğen al...beğenmezsen yoluna git...

Sanki halden karpuz alıyoruz...

İşte AKP'nin demokrasi anlayışı..

Hep öyle olmadı mı...

Dediler ki; çoğunluğun dediğini olur, cumhurbaşkanı biz seçeriz...

Bizde dedik ki; dediğin doğrudur, işte bu nedenle siz cumhurbaşkanını seçemezsin. Çünkü sen çoğunluk değil, azınlığın çoğunluk gibi göründüğü bir garabetin görüntüsüsün...

Yine dedik ki; yüzde 34 (aslında asıl seçmenin yüzde 25'i) asla ve asla yüzde 66'dan büyük değildir (aslında yüzde 75)...

Dediler ki biz 184 kişi ile meclisi toplar cumhurbaşkanı seçeriz...

Muhalefet ve ibilm dünyası dediler ki; 367 şart...

"Hayır şart değildir" dediler...

Bizde dedik ki; Basit bir matematik yanlışlığı yapıyorsunuz...Bunu ilk okul öğrencileri de bilir. 184 kişiden 367 oy çıkmaz.

Ve çıkmadı...

xxx

Ama muhalefette öyle çok böbürlenmesin...

Türban yasağı sürüyor...

Hayır sürmüyor... Türkiye'nin neresine giderseniz gidin her yer türbanlı insanlarla dolu... Bırakın türbanı, kara çarşaflı kadınlar sosyete pazarlarına bile çıktı...

Haham kıyafeti girmiş bir sürü sakallı erkekte her yerde...

Sanırsınız ki; burası İstanbul değil Tel Aviv...

Yani kimse öğünmesin, böbürlenmesin...

AKP'nin tek başardığı şey şeri yaşam biçimini Türkiye'ye yerleştirmektir...

Tersini söyleyen etrafına şöyle bir bakınsın...

Bir türbanlı kızı çıkarıp "Türkiye'deki laikliğe övgüler düzüyorlar"

Aynı kız Atatürk'ün yüceliğinden söz ediyor...

Oysa aynı kız bir süre önce Abdi İpekçi'nin katili Mehmet Ali Ağca ile flört etmişti...

Sonra magazin basını bu kızcağızla bayağı ilgilendi...

Bizim laik basında bu dolmayı yedi...

Evet seçim yaklaşıyor...

Sonucu hiç belli olmayan bir seçim...

22 Temmuz'da yüzyılın seçimi yapılacak...

Sonucu siz belirleyeceksiniz...

Dikkat edin hep beraber "ışık" aramayalım...

Hep beraber "bu demokraside ne oluyor canım" demek zorunda kalmayalım...

Hem size, hem bize, hem de bu ülkeye yazık olur..

AKP'deki sol döneklere ise söyleyecek bir sözümüz yok...

Değmez...





Mehmet AYCAN


Yayın Tarihi : 11 Temmuz 2007 Çarşamba 17:53:07


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?