Devlet alacağını satıyor, yandınız!

Batık bankalara borcu olanlar dikkat!

TMSF ve BDDK, tahsil edemediği alacaklarını satıyor...

Evet yanlış duymadınız, devlet alacaklarını satıyor...

Söylentilere göre “bebek” adlı bir şirket, her 100 dolarlık alacağı 50 cente alacak...

Yine söylentilere göre, bu şirketin arkasında kurum ise Dousche Bank...

Yani Alman Milli Bankası’nın Türkiye ayağı...

Hani şu Doğan Medya’yı satın almak isteyen yabancı sermaye...

Devletin alacağını, bir başka kuruma ihale etmesi ne anlam taşıyor ?

Yani alacağını mafyaya devreden bir tefeciyi yasa önünde haklı çıkarmaktan başka ne işe yarayacak ?

Zatan bu duruma pek aklım ermiyor..

Devlet mi alacaklı, yoksa batık bankanın sahibi mi ?

Hangisinin ve neden alacaklı olduğunu bir türlü anlamadım...

İddiaya göre, bazı bankaların sahipleri zimmetlerine para geçirdiler...

Kimilerine göre bu para 55 milyar dolar civarında...

Ama açılan davlara bakarsanız toplam 1 milyarı ancak buluyor...

Söylenen mi, yoksa açılan davalar mı doğru ?

Bu işin bir bölümü...

Birde bu batık olduğu öne sürülen bankaların borsaya kote olmuş hisselerini satın alan küçük yatırımcı var. Bunların sayısıda 220 bin civarında...

Onların durumu mudilerden ( bankada parası olanlar) daha vahim...

Peşpeşe cezalar geliyor...

Yargılama eski TCK’ya göre...

Üst mahkeme bozuyor...

Sebep; yeni TCK...

Yani kedi fare oyunu...

Sonra bu adamların niye yargılandığını da anlamadım.

Cavit Cağlar “nitelikli dolandırıcı” suçlamasıyla yargılandı, 3 yıl yedi...

Ali Balkaner ise, başka bir suçlama ile tam 36 yıl

Dinç Bilgin ise 14 yıl hapse mahkum oldu...

Sonra kesilen cezalarında ödenebilir olduğunu sanmıyor...

Eski parayla katrilyonylar tutuyor bu cezalar...

Büyük bir ihtimalle ki ya üst yargıdan dönecek...

Dönmezse ne olacak ?

Daha şimdiden başladı dedikodusu...

Büyük bir ihtamalle “örtülü bir af” ile hepsi salıverilecek...

Ve yine sanırım ön şart “hiçbir şekilde kitap yazmamak” olacak...

“Anılarını yazamamaya söz ver, özgürlüğünü al”

Böyle bir pazarlık var mıdır ?

Sanırım var... Çünkü her sanık ifadesinin bir yerlerinde mealen şu sözü kullanıyor;

“Bana banka al dediler aldım. Konuşursam Türkiye sallanır!”

Bu söz artık mahkemelerde en sağlam savunma biçimi oldu...

“Konuşursam Türkiye sallanır”

“Ya konuş kardeşim” diyoruz; “ Konuş ki, bu ülke alklanabilsin ve önünü görsün.”

Ancak perde arkasında siyaseten bunlar konuşuluyor...

Tarih sonra bunları tek tek yazacak...

Şimdi gelelim meselinin iki püf noktasına...

Bu bankaların devlmete zarır 55 milyar dolar..

Biz demiyoruz...Onlar öyle diyorlar..

Biz de soruyoruz...

Bu para barda pavyonda yenmez, hanım da markette tüketemez...

Parayı bölüştürsen bile her ufak parçası devasa bir servet...

O halde bu para nerede ?

Başka bankalara yatmamış... Yatsa Merkez Bankası 10 dakikada tespit ederdi....

Cebinde saklayamaz, toprağa gömemez...

Yeni yatırım da yapmadılar...

O halde para yurt dışına çıktı...

Ama, görünen o ki bu varsayım da doğru olamaz...

21 Şubatta 3.5 milyar dışarı çıktı diye Türkiye tarihinin en büyük krizini yaşadı. Öyle bir şey olsaydı kesin batardı, iflas ederdi.

Peki bu para ne oldu ?

Bu noktada da iki şık var...

Ya hiç böyle bir şey olmadı..

Ya da böyle bir olay yok....

Bazı kuşların ortalığa yaydığı dedikodu şöyle:

Bu bankalar devletten yüksek oranda alacaklıydı...

Yani, şeytanın avukatları n’olacak...

Şimdi mesele o da değil...

Mesele devlet alacaklarını satıyor...

Yani birilerine devrediyor...

Her yüz dolar için 50 sent....

Aklıma şu soru geliyor...

Eğer böyle yapacaktınız da, bu bankaları batırıp insanları perişan edeceğinize, aynı yöntemi sahiplerine önerseydiniz ve devleti durduk yere krize sokmasaydınız...

Kızmayın yahu...

'Aklımıza geldi' dedik...

Aslına bakarsanız, bu batık bankalar çok vatandaşın canını yaktı. Temerrüt faizi diye icat etitikleri insan haklarına, ahlaka uygun olmayan bir yöntemle insanları iliklerine kadar sömürdü...

Şimdi intikam zamanı diye nara atabilirsiniz...

Hayır...

Onlar ele güne rezil oldu veya olmadı...

Bu ülke bizim ve bu kriz bizi yakın bir gelecekte daha çok sor durumda bırakacak...

Eğer devlet alacakları, bir başka develtin rhemde resmi bir kurumuna devrediyorsa veya bunun pazarlığnı ediyorsa “vay başımıza gelenlere” demek lazım...

Bu devir teslim işine bir isim buldum bulmasınada söyleyemiyoruml işte...

Neden mi ?

Onu da şimdi siz bulun bakalım...

Sizce neden söyleyemiyorum ?

Ama kısa bir ip ucu verebilirim...

Avrupa Birliği yüzünden efendim...

Düşünün bulacaksınız...