Fısıltı gazetesi yine çalıştı…
Ve yine çok büyük yaralar açtı…
Türkiye'de garip bir şeyler oluyor…
Bir gün önce kızılca kıyamet kopuyor, ertesi gün herşey süt liman… Görünürde anlaşılmayacak bir şey yok gibi… Veya biz öyle sanıyoruz...
Her hareket başlar gelişir ve biter…
İşte bizi düşündüren bu nokta…
Hareket başlıyor ve gelişmeden bitiyor…
Sonra tekrar pusuya yatılıyor…
Kopenhag'da başlayan ve Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu stadında biten olaylara bakın… İki dış güç, içerde de Şemdinli'de patlayan ve dalga dalga yayılan ne olduğu da pek anlaşılamayan olaylar…
Sonra siyasi çalkantı, körüklenen nefret duyguları… Birden tansiyonu düştü işin… Amma işte tam tansiyonun düştü dendiği günlerde Genel Kurmay Başkanı'nın açıklaması geldi… "Ben cumhurbaşkanlığı mevkiine talip değilim…30 Ağustos 2006 yılında emekli olacağım ve siyasi hiçbir beklentim yok…"
Ama açıklama ile ilgili yorum ise daha da ilginç… Çünkü fısıltı gazetesi, Genel Kurmay Başkanı Özkök'ün görev süresinin bir yıl uzatılarak, sert tavırları ile tanınan ve Genel Kurmay Başkanı olmasına kesin gözüyle bakılan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın önünün kesileceği dedikodusunu yayıyordu…
Aslında bu dedikodu boyutunu da aştı, iddia şekline dönüştü…
Hatırlarsanız Avrupa Birliği'nin AP üyeleri için hazırladığı ve gizli olduğu öne sürülen bilgilendirme raporunda da buna atıf yapılarak Büyükanıt'ın sert yapısı anlatılıyordu… Son olarak da kimi yorumcular, Şemdinli olaylarının bir ihtilal gerekçesi olarak hazırlandığını öne sürüyordu.
Burada da hedefteki adam Orgeneral Yaşar Büyükanıt'tı… İşte Genel Kurmay Başkanı bu konuya açıklık getirdi… İhtilal söylentilerini yalanladı… Hatırlarsanız ben bu filmi 27 Mayıs öncesinde görmüştüm iddiasında da bulunmuştum… Bu dedikoduların kaynağı ve Genel Kurmay Başkanı'nı böyle bir açıklama yapmaya iten şey neydi?..
Gerçekten ona "ihtilal yapma, seni cumhurbaşkanı yapalım mı" denmişti… Türk siyasi yaşamında bir Erdelhun Paşa sendromu vardır…
Bu vahim bir iddia… Hükümet bu konuya derhal açıklık getirmeli ve insanları ürkütücü beklentiden kurtarmalıdır… Ve de tek çözüm acil bir erken seçimdir… Çünkü fısıltı gazetesi her gün yeni bir şeyler uyduracak… Durum iyice karmaşık hale geliyor ve benim tansiyonum yine yükseliyor…