Son günlerde siyasi trafik karışık...

Sadece siyasi değil..

Askeri trafik de karışık...

Bir çok konuşma yapılıyor..İçinde önemli kriptolar var..

Bunları çözmek anlamak gerek.

Barzani'nin "akılalmaz açıklamalarını" hatırlayın...

Ne demiştik..

"Barzani ABD'nin ağzıyla konuşuyor"

Aslında bu konuşmaların tam tercümesi şu:

Sen, 1 Mart'ı imzalamadın... Sessizce yapılacak bir işi çıkmaza soktun...Şimdi gel Barzani'ye ve PKK'ya saldır. Biz bir gerekçe bulur, sizinle savaşırız"

TSK bu çağrıyı anladıve Büyükanıt kanalıyla çağrıya olumlu yanıt verdi.

Cümleyi hatırlayın:

"TSK'nın Kuzey Irak'a gitmesinde fayda var. Biz gider bu işi çözeriz. Ancak bunun için önce siyasi karar gerekir"

Mealen böyleydi.

Bu kriptoyu çözdüğünüzde ne anlam çıkar...

Bu ABD'nin örtülü savaş tehdidine örtülü yanıt vermektir. Ayrıca bu örtülü yanıtın içinde "siyasi erke sen o kararlılığı gösterebilir misin. siyaseten senin o gücün var mı" denmiştir..

ABD tarafı bu meydan okumayı anladı ki; derhal havayı yumuşattı..

Siyasi kadrolar ise; Makul bir konuşma diye nitelendirdi...

Oysa hiç de masum bir konuşma değildi.

Çünkü ilerleyen cümleler içinde cumhurbaşkanlığı için "Cumhuriyetin kazanımlarını sözde değil, özde benimseyen bir cumhurbaşkanı" profili çizdi...

Kriptonun çözümü şu:

Sen bu kazanımları özde kabulleniyor musun açıkla...

Ne demek bu cumhuriyetin kazanımları

Öncelik laiklik...

Başbakan bir gün önce; sınır ötesi harekat için yuvarlak bir laf etti sonrada laiklik tanımını "devletin tüm dinlere eşit mesafede olması" gibi bir yorum yaptı.

Bu tanım özelikle yapılıyor..

Her eşitin için bir en eşit vardır.

Laiklik bu en eşitliği ortadan kaldırır.

Laikliği ilk filizlendiği ülke olan Fransa'da Fransız İhtilali sonrası ilk tanım yapılırken adını hatırlayamadığım filozof şöyle demiş:

"Devlet din esaslarına göre yönetilemez. Ancak din mutlaka devletin denetiminde ve gözetiminde olmalıdır. Aksi halde din yönetimi taraftarlarının yönetimine geçtiğinde devlet için büyük bir tehlike oluşturur"

Cumhurbaşkanı Sezer bu yorumu iyi biliyor ki; Harp okulunda yaptığı konuşmada, "karanlık çağlara giriyoruz"la özetlenebilecek bir konuşma yaptı ve "devlet hiç böylesine büyük bir tehlike altına girmemişti" yorumunda bulundu..

Bu kripto ise açık bir çağrı: Türkiye'ye şeriat geliyor...

Bir de Bülent Arınç'ın gönderdiği kriptolar var..

Beyfendi TBMM'yi toplantı yeter sayısıyla açarım diyor...

Açınız...

İşte komedi bu noktada başlıyor.

Cumhurbaşkanlığı için toplantı yeter sayısı olan 184 ile oturumu açacaksınız. Sonra o 184 kişiden 367 oy isteyeceksiniz...

Oysa aynı Arınç, Erbakan'ın hukuk danışmanlığı yaparken Süleyman Demirel'in Köşke çıkmasını engellemek için 367 yorumunu yapmıştı. Ama Erbakan dinlememişti..

Sayın Arınç, böyle bir seçimin Anayasa Mahkemesi'nden geri döneceğini biliyor..

Dönerse, Arınç 4 Kasım'a kadar Cumhurbaşkanıdır...

İşte bir kaç şifre çözümü..

Daha çok var...