Şansölye çizgileri sildi süpürdü....

Türkiye önemli bir konuğu ağırladı. Konuk aslına bakarsanız dosttu. Ama Türkiye'nin tüm kırmızı çizgilerini, pembeleştirdi, hatta grileştirdi...

Almanya Şansölyesi, ülkesinde barındırdığı 3.5 milyon Türk'e şu çağrıyı yaptı... Ya Alman olurlar ya da çeker giderler... Yok öyle demedi diyebilirsiniz... Almanca yapılan konuşmanın Türkçe tercümesinin anlaşılabilir Türkçe'ye tercümesi bu...

Yani biiz gurbetçi ya Alman olacak, ya da Türk... Çoğunu Alman vatandaşlığına kabul etmediklerine göre, işssiz kalınca çalışma iznini iptal Türkiye'ye gönder... Şimdi ayıkla pirincin taşını... Bilinki genç kuşak Alman olmak için can atıyor... Atıyor ama, Alman ıııh diyor... Bizim gariban "Hansmemo" şimdi durduk yerde hayamatos oldu...

Zaten iki kültür arasına sıkışan bu genç kuşak "kültürel haymataos"luğuna birde bunu ekledi... Şimdi Alman Başbakanı seçim öncesi ikili oynuyor. Hrıstıyan Demokratların tavrı zaten belli.  Şasölye Alman seçmenine diyecek ki, "Oyunu bana ver, Türkleri ülkesine nezaket ve zerafetle göndereyim"

Türk seçmene diyecek ki; Ayağını denk al, sana bir şey demedim vatandaş olmayana dedim. Sonra seni de gönderirim... Bunun adı siyaset değildir... Değildir de bizim başbakanın sesi çıkmıyor...

Hadi dedik bunu anlayabiliriz...

PKK ile ilgili verdiği anlayış mesajları ne oldu... Hadi onu da içerde bir terör korkusu nedeniyle söyledi diyelim... Amma gelelim Emeni meselesine...

Erdoğan, "Ermeni yasası Alman Parlamentosu'ndan geçerse bozuşuruz" diye Kasımpaşalı postasını attı. Attı atmasınada pek dinleyen olmadı... Erdoğan'ın resti bir şeyi değiştirmeyeceği dünden belliydi. Çünkü Şansölye, bu sert çıkışa cevap bile vermedi. Yoksa ciddiye mi almadı... Sonra durduk yerde yine, "Ne olacak bu Ruhban Okulu'nun hali" deyiverdi ve sonrada ekledi...

"Eee bu okulu açın artık"

Kesin hatırlıyorsunuz... Fener Rum Patriiği Bartalemos'un çıkışlarında bıkan hükümet patrikliği ve Fatih Kaymakamlığı'na bağlayıverdi ve dedi ki, "Bundan böyle muhatabın ben değil kaymakam bey" dedi.

Amma Şansölye öyle düşünmüyor..  Patrik efendinin şikayetlerini ciddiye alarak, "Bu Türkiye'nin iç meselesi. Lozan'da şartlar belirlendi" demedi ve çıktı Türkiye'nin tüm iddialarını sildi süpürdü.

Neydi bizim iddiamız; Bartelemeos "Fener Rum Patriği'dir ve sadece Türkiye'deki Yunanılıların patriği"dir. Hadi biraz geliştirelim hoşgörülü olalım Tüm Yunanlıların olsun...

Ama şansölye ne dedi:

"Ekümenik Ortodoks Patriği Bartelemeos'u Fenerdeki patrikhanede ziyaret etmekten onur duydumdum" Buyurun gelin bakalım...

Şansölye, Bartalemos'u tüm Ortadoks dünyasının papası ilan etti...

VE bilinki yakın bir gelecekte ülkeler Bağımısız Fener Patrikliği Devleti'ni tanımaya başlayabilir..

Tıpkı Vatikan gibi. Olmaz demeyin... Olur mu olur...Siz sadece takip edin..

Niye bunlar oluyor derseniz çünkü iktidarda Cumhuriyet tarihinin "iktidar olamayı becerememiş ilk ve tek hükümeti" duruyorda ondan...

Yoksa Arjantin'in Ermeni meselesine dahili ne olabilir ki...

Durumu dikkatli takip edelim...

Bunu Başbakan Erdoğan'ın gözü önünde millete içinde bağıra bağıra bsöyledi. Bizim şansölyeden tık çıkmadı...

Bu bizim görüşlerimimizin tam tersiydi...Almanlar