2
Mayıs
2025
Cuma
EMLAK-KONUT

YUNANLIYI BORÇ ÖLDÜRMEZ, BİZİM YAP-SATÇI ÖLDÜRÜR

Milliyet Ekonomi’de dün “Türk müteahhitlerinin Yunan adalarına talip oldukları” yazıyordu. Ünlü Türk müteahhitlerinin de “Keşke satışa çıksa”, ”İmajı iyi, pazarlaması kolay olur” dedikleri belirtiliyordu. Demek ki bizim yap-satçılarımız, Almanların, borçtan kurtulması için Yunanistan’ın adalarının satışa çıkarılması doğrultusundaki önerilerini ciddiye almışlar ve de hazırlığa başlamışlar.

Yunanlılar işte şimdi hapı yuttu... Çünkü Yunanlıları borç krizi öldürmez... Belki biraz sarsılırlar ama Almanya’nın desteği ile sarsıntıdan bir süre sonra kurtulurlar.
Fakat bizim yap-satçılarımız bir defa adalara girdiler mi, bir daha çıkmazlar. Tüm adaları daha sonra da Avrupa’nın uzantısı Kıta Yunanistanı’nı betonlaştırırlar. İşte o zaman Yunanistan bitti-biter. Örnek: A-1 Kuşadası, Örnek A-2 Marmaris, Örnek A-3 Bodrum... Şehir örnekleri... A-4, A5... Örnekler saymak ile tükenmez.
Bizim yap-satçılarımız Türk modeli yapılaşmayı Yunan adalarına bir defa taşıdılar mı, Türkiye’de çimento üretimi patlar... Kolay mı adalara gemi gemi çimento taşımak. Çimento gemilerlerle taşındı diyelim. Bu defa da o çimentoları karmak, beton dökmek için su lazım. Adalarda su yok... Adalara bizim kıyıdan boru ile su bağlantısı yapılır.

Yunanlılar yap-sat’tan habersiz
Hemen ardından TOKİ Yunan adalarından başlayarak Yunanistan’da ne kadar boş arsa varsa el koyar. TOKİ‘nin başarılı uygulamaları ile Türkiye’de otoyol kenarlarında, ineklerin yola çıkmaması için tel ile ayrılan ve yeşillendirilen şeritlerin tamamı yap-satçılara satıldı. Bina oldu. Şehir içlerindeki yeşillikler, bina aralarındaki boşluklar özel imar planı değişikliğiyle betonlaştırıldı. Şehir içlerinde boş bir karış yer kalmadığından TOKİ patates, soğan tarlalarını yap-satçılar için imara açmak zorunda kaldı.

Bu engin deneyimiyle TOKİ, adalardan başlayarak Yunanistan’da boş ne kadar arsa var ise parselleyerek kat izni vermeye başlar ise, hem TOKİ’ye hem yap-satçılarımıza nurlu ufuklar açılır. TOKİ müteahhitlerle kâr ortaklığı modeli ile Yunan adalarında 20-30 katlı apartman projelerinin gerçekleştirilmesine imkân verir...
Önce kıyılara çok katlı apartmanlar (pardon yeni adı ile rezidanslar) dikilir. Ardından dağlara, taşlara yan-yana, burun-buruna mezar taşı gibi birörnek bembeyaz yazlık kooperatif siteleri inşa edilir.

Adalar Marmaris’e dönüşür
Her ne kadar Yunan adalarının özelliği bugüne kadar özgün tarihi dokunun korunması idi ise de ve de adalarda bir ve en çok iki katlı küçük evlerden başka eve rastlanmıyor veya yapımına izin verilmiyor, kimse bu tür yapılaşmayı aklıma getirmiyor ise de, yap-satçılarımız için çare tükenmez... İcap ediyor ise imar mevzuatı değiştirilir. İcap ediyor ise, iki kat bina izini ile yola çıkıldıktan sonra binalar birden on kata yükseltilir. Önemli olan Hatice değil, neticedir.

İnşaat sektöründe önde gelen bir müteahhidimiz demiş ki; “Türkiye’nin kıyı şeridinde proje geliştirirken karşılaştığımız en büyük sorun, Türkiye’nin Avrupa’daki imajı... Yunanistan’ın imajı düzgün. Yunan kıyılarında yapılacak evlerin Avrupalılara pazarlanması çok kolay.”

Pardon... Bizim kıyı şehidimizin imajını kimler bozdu? Denizi, yeşili, ulaşım imkânı ile Yunan adalarından ve kıyılarından daha cazip olan kıyı şeridimizi çirkin yapılaşma ile betonlaştıranlar bizim yap-satçılarımız
değil mi? Kıyı şeridimizde yapılan ve Avrupalılara pazarlanan evleri alanları pişman ettirenler ve aldıkları evleri ucuza satarak kaçmalarını yol açanlar bizim bazı yap-satçılarımız değil mi?

Türkün, hele hele bizim Türk yap-satçılarımızın azminden kimse kurtulamaz... Eğer adalar yoluyla Yunan topraklarını ele geçirmeyi ve betonlaştırmayı kafalarına koydular ise, mutlaka başaracaklardır. Yolları açık, gazaları mübarek olsun.

Güngör Uras - Milliyet
Yayın Tarihi : 8 Mart 2010 Pazartesi 11:29:52


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Hakan TURK IP: 87.210.252.xxx Tarih : 19.03.2010 20:02:50

Sanki memlekette toprak kalmadi..