Kadınlar çölde koşsun!

Suudi Arabistan'da araç kullanmaları bile yasak olan kadınlar, şimdi uluslararası müsabakalarda ülkelerini temsil etme arayışında. Ancak muhafazakar çevreler bu harekete de sıcak bakmıyor. Hatta geçtiğimiz günlerde din adamları kadınlara yönelik spor salonlarının yasaklanması için bir fetva bile yayınladı.

Hz.Muhammed örneği

Fetva şöyle: Kadın, evde spor yapabilir ve bunun birçok yöntemi var. Çöllük arazide eşleriyle koşabilirler. Hz Muhammed de iki kez eşi Hz.Ayşe ile çölde koşu yarışı yapmıştı.

SUUDİ kadınlar, kendilerine yönelik her türlü baskı, yasak ve ayrımcılığı spor yaparak aşmak istiyor. Yetkililerden izin alınmadan, öğrenciler ve ev kadınları tarafından kurulan Birleşik Cidde kadın basketbol takımı, bu yöndeki çabaların en iddialı kanıtlarından biri.

Başları türbanla sıkıca kapalı, üstlerinde eşortmanla basketbol oynayan kadınlar, yerel turnuvaya katılarak seslerini duyurmak istiyor. Takımın oyuncularından Şatha Bakş, oldukça iddialı, "Olimpiyat düzeyine ulaşmak istiyoruz" diyor ve ekliyor: "Potansiyelimiz var ama göstermek için şans verilmiyor."

Ülkenin en liberal kenti olarak öne çıkan Cidde'de, yönetim kadınların spor yapmalarına ve takım kurmalarına bir ölçüde izin veriyor. Ancak bazı takımlar, izinsiz kuruluyor. İzinli ya da izinsiz kurulmuş olsun, tüm kadın takımları veya ferdi olarak spor yapan kadınlar, meraklı gözlerden ırak olmaya özen gösteriyor. Kapatılma korkusu yüzünden, söyleşi yapmak veya fotoğraf çektirmeye asla yanaşmıyorlar.

DEVRİM PEŞİNDE

Faaliyetine izin verilen takımlar, genelde kadın hayır derneklerine bağlı görünüyor. Ancak Birleşik Cidde takımı, her açıdan ilk örneği oluşturuyor. Takım elemanları, ülkede kadınlara yaklaşımda devrim amacıyla büyük bir cesaret sergiliyor ve basketbol oynarken poz veriyorlar.

Birleşik Cidde takımının kaptanı Lina el Maina, kadınların spor yapmalarının yaşamları açısından son derece olumlu olduğunu ve genç yaşlardan başlayarak spora teşvik edilmeleri gerektiğini belirtiyor.

BİN LADİN'İN YEĞENİ

Takımın ikinci kaptanı ve El Kaide lideri Usame bin Ladin'in yeğeni - Bin Ladin'i hiç görmediğini özellikle vurguluyor - Maha bin Ladin, 10 yaşındayken babasıyla birlikte 1988 Seul Olimpiyatları'nı stadyumda izlediğini ve o günden sonra, Olimpiyatlar'da yarışan bir atlet olmak için yanıp tutuştuğunu anlatıyor. Maha, bu düşünü anlattığı babasının kendisine, "Suudi Arabistan'da kadınlar asla sporcu olamaz" dediğini anımsıyor. 29 yaşındaki Maha, "Spor benim yaşamım, herşeyim. Ama ülkemdeki çoğu insan, sporun sadece erkekler için olduğuna inanıyor" diyor. Aslında, Uluslararası Olimpiyat Komitesi, kadın takımıyla da oyunlara katılması için Suudi yetkililere büyük baskı yapıyor. Yetkililer, kadınların spor yapmaları halinde, Batı'nın olumsuz örneklerini alacaklarından ve özgürleşeceklerinden korkuyor.

Spor salonları sosyal çöküntü sebebi

ÜLKEDE araç kullanmasına ve hatta yanında yakını bir erkek olmadan dışarı çıkmasına bile izin verilmeyen ve ikinci sınıf insan muamelesi gören kadınların spor yapmaları da hoş karşılanmıyor. Hatta bazı şeyhler, fetva yayınlayarak kadınlara yönelik spor salonların, sosyal çöküntüye yol açtığını öne sürüyor. Birkaç din adamının birleşerek verdikleri fetvada şöyle dendi: "Spor merkezlerinin açılmasının engellenmesi, spora yönelik bir yasak değildir. Kadın, evde spor yapabilir ve bunun birçok yöntemi var. Çöllük arazide eşleriyle koşabilirler. Hz Muhammed de iki kez eşi Hz.Ayşe ile çölde koşu yarışı yapmıştı."