27
Mayıs
2024
Pazertesi
KADIN

Kadınların vazgeçemediği üç şey

Güzellik merakı kriz dinlemiyor

Kadınlar, ekonomik kriz dönemlerinde tatil ve ev eşyası gibi alışverişlerinde büyük bir kısıtlamaya gitse de rujundan, göz kaleminden ve saç boyasından asla vazgeçmiyor.

Acaba global bir kriz karşısında kadınların, hatta cilt bakımına her geçen gün daha fazla önem vermeye başlayan erkeklerin, tavrı ne olmuştu? Bu sorunun cevabını L'Oreal ve P&G gibi global kozmetik devlerine, dermokozmetik deyince akla gelen ilk markalardan Dermalogica ve Nuxe'u ülkemize getiren Antis Kozmetik'e ve dünya genelinde yüzlerce kozmetik mağazası bulunan Sephora'dan aldık.

Dünyanın dört bir tarafında onlarca markasının yüzlerce ürününü satışa sunan kozmetik devi L'Oreal'in büyüme sonuçları gösteriyor ki global kriz bile insanoğlunun gençleşme ve güzelleşme arzusunun önüne geçememiş. Zorlu ekonomik şartlara rağmen L'Oreal grubu, 2008 yılında satış anlamında ve pazar payında yüzde 3,1 büyüme elde etti ve dünya kozmetik pazarındaki pazar payını yüzde 15.8'e yükselti. Grubun önemli markalarından L'oreal Paris'in Pazarlama Müdürü Sinem Sandıkcı, markasının krizden çok az etkilenmesini 'ulaşılabilir lüks' olarak belirledikleri marka konumlandırmasına bağlıyor. Sandıkçı, teknoloji, ambalaj ve etkinlik olarak üst seviyede olan ürünlerini uygun fiyatlarla satışa sunduklarını söylüyor.

Kişisel bakım pazarının bir başka devi P&G (Procter & Gamble) Beauty Pazarlama Direktörü Muhterem Yavaş Özkan, krize rağmen kozmetik pazarının 2009 yılı için planlanan seviyelerde olmasa da büyüyeceğini savunuyor. 2008 Aralık ayı itibarıyla tüketicinin kozmetik harcamalarında az da olsa kısıtlamaya gittiğini söyleyen Özkan, ileriki aylarda satışların artacağını 2001 krizinden örnek vererek açıklıyor: '2001 krizine geri dönüp baktığımızda Türk kadınlarının kişisel bakım ve kozmetik sektöründeki harcamalarının azaldığını ancak bir yıl içerisinde hızlıca eski alışkanlıklarına geri döndüğünü görmüştük. Bu krizde de benzer bir beklenti içindeyiz.'

Ancak kozmetik pazarı içinde, büyümesi eskiye göre artacak bazı 'kriz ürünleri' var, örneğin kuaför harcamalarından kısıtlamaya gidildiği için evde uygulanan saç boyaları... Özkan, ev tipi saç boylarında P&G'nin 2009 yılında büyük oranda büyüme beklendiğini ifade ediyor.

Ülkemize geçtiğimiz yıl gelen, Avrupa'da 638, Amerika ve Kanada'da 200, Çin'de 15, Ortadoğu'da ise 6 mağazası bulunan kozmetik mağazası zinciri Sephora'nın Türkiye Genel Müdürü Beyhan Figen ise tüketicinin krize karşı olan tutumuyla ilgili şöyle bir tespitte bulunuyor: 'Krizlerin ilk dönemlerinde panik yaşanıyor ve tüketici bir süre bekleyip ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Bu sırada da küçük-büyük demeden tüm harcamalarını kısıtlıyor. Fakat panik döneminin geçmesiyle beraber, büyük ölçekli harcamalarda kısıntıya giderken, kozmetik gibi mantıklı bütçelerle kendini mutlu edebilecek harcamalardan vazgeçmiyor. Araba veya beyaz eşya almıyor ancak kendini günlük hayatta mutlu edebilecek rujundan vazgeçmiyor.'

Müşterileri açısından en önemli avantajlarının uygun fiyatlı ancak yüksek kaliteli Sephora markalı ürünleri olduğunu söyleyen Figen, tüketicinin bu sıkıntılı günlerde kendini iyi hissetmek, iyi görünmek, günlük hayatına pozitif yaklaşmak istediği için kozmetik alışverişine yöneldiğini yineliyor. Figen, kriz döneminde ruj ve maskara pazarının yanı sıra anti-aging pazarının büyümesini sürdüreceğini öngörüyor.
ERKEKLER PAZARI BÜYÜTÜYOR
Ekonomik krizle birlikte insanların öncelikle cilt bakım ürünlerinde kısıtlamaya gittiğini belirten Antis Kozmetik Kurucusu ve Genel Müdürü Adnan Saybaşılı da bu kısıtlamanın çok uzun sürmeyeceği görüşünde. Kişilerin maddi baskı altındayken stresini azaltmak ve kendini iyi hissetmek için eski kozmetik alışkanlıklarına geri döndüğünü söyleyen Saybaşılı, 'Ekonomik krizlerde tatil planlarını bile değiştiren tüketiciler, güzellik ve sağlık-bakım harcamalarından taviz vermiyor. Araştırmalar tüketicilerin yüzde 41'inin kriz döneminde kozmetik harcamalarında bir değişiklik olmadığını gösteriyor. Sadece tüketicilerin yüzde 27'si kısıtlamaya gidiyor.'

Türkiye'deki kişisel bakım sektörünün büyüklüğünün 850 milyon Euro'ya ulaştığını açıklayan Saybaşılı, kişisel bakım sektörü altında yer alan kozmetik ürünler pazarının ise bir önceki yıla oranla yüzde 20 büyüyerek 203 milyon Euro'ya ulaştığını belirtiyor. Saybaşılı bu artışta, cildine özen göstermeye başlayan erkeklerin de etkili olduğuna dikkat çekiyor. Zira erkek kozmetiği son 3-4 senedir ortalama yüzde 7 oranında büyümüş.

 

Akşam
Yayın Tarihi : 1 Mart 2009 Pazar 21:36:13


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?