22
Mayıs
2024
Çarşamba
ANTALYA

TURİZM YATIRIMCISI PİŞMAN


Turizmde hareketli aylar başladı. Güney Antalya'yı dolaşıp yönetici, siyasetçi, turizmci, yatırımcı, esnaf ve tatilciyle konuştuk. 

Yeşil alan ve turizm dengesinin korunması, hizmetlerin tek elden sağlanması ve bölgenin kış aylarında "Ölü kasaba" görünümünden kurtarılması yöneticilerin gündeminde. Tatile gelenler "Herşey güzel ama aşırı ilgi bıktırıyor" diye dert yandı. Turizm yatırımcısı durumunu "Pişmanın" diye anlattı, turizmci ise fiyatların düşüklüğünden şikayet etti. Esnaf, "Nerde eski turistler" diye nostaljiye daldı.
"Göynük'ü kışı kapalı geçiren bir belde olmaktan kurtaracağım" sloganını dile getiren Belediye Başkanı Necati Topaloğlu ile hem yeni belediye binasını dolaştık hem de projelerini dinledik. Başkan Topaloğlu, 720 öğrencinin eğitim göreceği hayırsever Ünal Aysal'ın yaptıracağı Anadolu Öğretmen Lisesi'nin yapımına başlanacağını söyledi, "Yatılı okul turizmi" ile beldesinin 12 ay canlılığını koruyacağını vurguladı.
Başkan Topaloğlu, kendisinin de öğretmen olduğunu anımsattı ve bu gibi okulların devamının geleceğini duyurdu. Böylece Göynük'deki oteller ve hatta pansiyonların bile öğrenci ve öğrenci velilerine hizmet eder hale geleceğini savundu.

PLAJDA HERŞEY BEDAVA

Dürümcü Ahmet'ten çıktık, Göynüklü Kemal Taşkın, Memduh Atak, Mustafa Sayın ile karşılaştık. Başkan Topaloğlu'nu, "Balıkçı barınağı sözü vardı ama yerine getirmedi" diye eleştirdiler. Başkan'ın yanıtı gecikmedi: "Söz vermedim, veremem de zaten. Balıkçı barınağı gerektirecek kadar balıkla uğrayan yok ki.11 dönümlük yerimiz var sahilde. Günübirlik alan olarak kullanıyoruz ve giriş, şezlong ve şemsiye herkese ücretsizdir." 

Meclis üyesi Yusuf Kaplan, Antalya- Beldibi-Göynük-Kemer-Çamyuva-Tekirova hattı çalışan otobüslerin durak sorununu, "Antalya'da şehir içinde bir durağımız yok. Turistler sıkıntı yaşıyor" diye anımsattı. Kaplan, "Bölgemizde tüm esnaf, eski turistleri özlüyor. Nerde o eski turistler. Yok şimdi. Neden yok acaba" diye sorarak geçmişe özlemini dile getirdi.

TARIM- TURİZM DENGESİ

Le Chateau De Prestige otelde Kemer Kaymakamı Seddar Yavuz, Güney Antalya Turizm Altyapı Birliği GATAB'ın ve Tekirova Belediyesi'nin Başkanı Yusuf Üras, otelin sahibi Nureddin Değer ile İnşaatlar koordinatörü Gani Yersel ve Otel Genel Müdürü Hacı Ömer Özkul birliktelerdi. Kaymakam Yavuz, GATAB sınırları içinde yatak kapasitesinin 103 bin 500 olduğunu ama ek yataklarla bu rakamın 120 bine ulaştığını hatırlattı. 

Kemer bölgesi olarak 'Markalaşma' üzerinde çalıştıklarını anlattı Kaymakam Yavuz. Ve şöyle devam etti: "Tesislerin güzelliliği bölge olarak bizi etkilemiyor. Önemli olan bölgenin adının bilinilirliği. Tanıtıma önem veriyoruz. Bölgemizin cazibesinden hiçbir kuşkumuz yok. Deniz ile dağın yakınlığı, dağların yüksekliği cazip öğelerden. Denize girip yarım saat içinde torosların zirvesine, 2 bin 365 metre yükseklikteki Tahtalı Dağı'na teleferikle çıkılabiliniyor."

TURİZMİ KAYBEDERİZ

"Yeşili koruyamazsak turizmi de kaybederiz" diyerek uyarıda bulundu Kaymakam Yavuz. Arazinin darlığı, tarımdan vazgeçip topraklarını ticari alana çevirmek isteyenlerin çokluğuna değinerek, "Böyle bir tehlike ile karşı karşıyayız. Turizmi de tarımı da dengeleyebilmemiz lazım" dedi. Araya Gani Yersel girdi, "Tahsisler durdurulmalı. Bu turizmin gelişmesini düşen fiyatların yükselmesini de sağlayacaktır" diye konuştu. Bunun üzerine Kaymakam Seddar Yavuz, "Kaç kişi geldi diye değil, geliri konuşmamız lazım. Talebi arttırıp fiyatları yükseltmenin yolunu bulmalıyız. Turizm 2'nci, 3'ncü iş olarak görülmemeli. Turizm ciddi bir iştir, iş koludur" dedi.

TEK ELDEN HİZMET

Gatab Başkanı Yusuf Üras, "Ya belediyeler birleşmeli ya da çalışmalar birlikte yapılmalı" diye hizmet birliğinin sağlanması yönündeki düşüncelerini açıkladı. Bölgenin ve Türkiye'nin ilk turizm hizmet birliğini olarak GATAB'ın buna hazır olduğunu belirtti. Yeni yasayla turizmcilerin de Gatab'da yer alabildiğine işaret eden Başkan Üras, "Birçok hizmet tek elden yapılacak. Birlikten güç doğar. Kaynaklar tasarruflu kullanılır. Ortak hareketle sezonu uzatmak için de el birliği sağlanır" diye konuştu. Sezon uzatılması denince Üras, kafasındaki önerisini de söylemekten çekinmedi: "Örneğin okul tatilleri iklime göre, bölgeye göre düzenlenebilir. İç turizmde canlılık sağlanır."

YATIRIMCI PİŞMAN

Geçen yıl hizmete açılan Le Chateau De Prestige otelin sahibi Nureddin Değer, Diyarbakır'daki şehir otelinden sonra giriştiği tatil otelciliğinden hiç mi hiç hoşnut değil. Değer, "Yatırdığımız parayla getirisi hiç orantılı değil. Yani bize göre bu turistik otelciliği karlı bir yatırım değil. Bankaya koysak en düşük faiz oranı bile bundan iyi. Bu yatırıma girdiğimiz için pişmanım" dedi. Herşey dahil sisteminin otelcinin belini büktüğünü ve milyonlarca dolarlık yatırıma karşın acenta ve tur operatörlerine mahkum kalmış olmaktan duyduğu rahatsızlığı da dile getirdi.
Lüks otelin müşterilerinin de yararlandığı günübirlik alana Turizm Bakanlığı'nca konaklama izni verilmiş. Nureddin Değer, bakanlığa bu iznin iptali için başvurmuş ancak henüz bir sonuç alamamış. Değer, "Tapulu ve devlet kaynaklarını kullanmadan yaptığımız yatırım hiçe sayılıyor. Misafirlerimizin denize girebileceği alana konaklama izni verilmesini yanlış buluyoruz" dedi. 

RUS REHBERLER
Rusya'dan 19 kişilik info grubu oteli dolaşıyordu. Müşterilerine pazarladıkları oteli daha rahat anlatabilmeleri için bu turlar her yıl sezon başında yapılıyor. Otel Genel Müdürü Hacı Ömer Özkul, "Bu turlar bizim için de bir tür denetlenme gibi oluyor. Otelci varsa eksiğini gideriyor, hatasını düzeltiyor. Özkul, 12 ay hizmet vermeyi sürdürdüklerini, fiyattan da ödün vermediklerini söyledi. Özkul'a göre otelciler arasında fiyat konusunda birlik sağlansa Türk turizmi için olumlu olacak. Ama bunun mümkün olmadığını da sözlerine ekliyor. 

Alman ve Ruslar'ın Kemer bölgesini çok sevdiklerini ama aynı mekanda bulunmak istemedikleri için Alman misafirlerin sayısının düştüğü Kaymakam Seddar Yavuz'un verdiği rakamlarda da görülüyordu. Geçen yıl 570 bin rus turiste karşılık 200 bin Alman turist bölgede tatil yapmış. Genel Müdür Özkul ile birlikte havuzda Akdeniz güneşinin tadını çıkaran Ukraynalı iki arkadaşın yanına gidip duygularını almaya çalıştık.

AŞIRI İLGİ SIKIYOR

Yana Molodnayk ve Alina Poznanskaya ilk kez Türkiye'ye ve Antalya'ya gelmişler. Ukrayna'daki tanıtım etkinliklerinin tatil tercihlerini belirlemede etkili olmuş. Yana, "Yazın tekrar geleceğim. Daha önce Mısır ve Bulgaristan'a tatile gitmiştim. Ama Antalya tam bir tatil cenneti" dedi. Ucuz mu pahalı mı bulduğunu sordum, "Normal bence. Ukrayna'nın tatil yöresi Kırım daha pahalı" karşılığını verdi. Ardından çarşıda gezerken kendilerini rahatsız eden Türk erkeklerinin olup olmadığını sordum. İki arkadaşın yanıtı şöyle oldu: "Türk ve bizim erkeklerin kadınlara ilgili aynı. Ama bizimkiler kadınları incitiyor, Türk erkekleri incitmiyor. Aşırı ilgi de sıkıyor tabi."

Bülent Ecevit/ Kenthaber
Yayın Tarihi : 28 Mayıs 2008 Çarşamba 12:42:04
Güncelleme :29 Mayıs 2008 Perşembe 13:35:10


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?