Baykal, Alanya Gazeteciler Cemiyeti ziyaretinin ardından partililerle birlikte Cuma Pazarı'nı dolaştı. Vatandaşların büyük ilgi gösterdiği Baykal, pazarcı esnafı ile bir süre sohbet etti. Pazar gezisi sırasında Baykal'ın elini tutan bir vatandaş, "Antalya malı, hakiki Antalya malı" diye bağırdı.

Pazar gezisinin ardından Park Alanya'da düzenlenen geceye katılan Baykal'ı partililer ayakta alkışlayarak karşıladı. Binlerce kişinin katıldığı gecede partililere seslenen Baykal, Antalya ve Alanya'da yıllarca siyaset yaptığına dikkat çekerek, "İyi günler gördüm, kötü günler yaşadım. Zaferi ve yenilgiyi tattım. Bir kez daha ülkemizin ve partimizin önemli bir dönüm noktasında bir aradayız. Türkiye büyük sıkıntılar yaşıyor. Türkiye üzerinde büyük oyunlar oynanıyor, büyük tuzaklar kuruluyor. Türkiye'nin varlığı, kimliği, temelleri tehdit ediliyor. Böyle bir ortamda CHP'li olmanın başka önemi ve anlamı var. Dost düşman herkes biliyor ki, ülkemizin kuşatılmışlığı karşısında ülkemizin aydınlık günlere çıkabilmesi sağlayacak temel güç noktası CHP'dir. Hepimiz CHP'li olmanı onurunu, kıvancını yaşıyoruz" dedi.

CHP BİR UMUTTUR

Türkiye'nin birtakım karanlık plan içerisine süreklenmek istendiğini kaydeden Baykal, "Bu durumdaki Türkiye'nin tek umudu Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Parti olmak demek ben olmayı aşmak demektir. Biz olmaya ulaşmak demektir. Parti olmak demek, bir anlık duruma göre siyasi tercih yapmak değildir. Parti olmak demek bir ömür boyu kararlı, istikrarlı, inançlı bir mücadeleyi sonuna kadar götürübilmek demektir. Hepimiz bu serüvenin içinden geçiyoruz. İşbaşındayken, iş başından uzaklaştırıldıktan sonra, başarı

günlerinde, yenilgi günlerinde çıkardığımız derslerde CHP'yi bu günlere taşımak için ne gerekirse yapmaya çalıştık. CHP nasıl bugün bir umut olmuştur. Umut oluşun arkasından neler yaşanmıştır? Ne sınavlar verilmiştir? Ne bedeller ödenmiştir? Bu dönemde Türkiye'nin umudu haline gelen CHP, bu noktaya milyonlarca insanın emeğiyle alın teriyle ulaşabibilmiştir. Ulusal bütünlüğün sigortası CHP'dir" diye konuştu.

GERÇEKTEN UZAK POLİTİKALAR

AK Parti'nin etnik açılımlar adı altında ülkenin büyük sıkıntıları içine girdiğini savunan Deniz Baykal, "Etnik açılımlar yapacağız diye ülkeyi büyük sıkıntılara sokan politikaların, ta başından beri inançala kararla karşısında duran CHP en büyük sınavı vermiştir. O açılım politikisından elde avuçta ne kalmıştır? Türkiye nereye doğru açılmıştır? Bugün gelinen noktanın arkasında ne vardır? Anaların, babaların gözyaşını dindireceğiz diye çıktıkları yolun sonunda bugün hergün acı haberleri alarak en yüksek

sayıda şehitleri verir hale geldik. Bu potikaların ne kadar gerçeklerden uzak olduğu ortadadır" şeklinde konuştu.

TEZKERE OYLANIRKEN SEN NE YAPIYORDUN?

Bu tür politikalara CHP'nin ısrarla karşı çıktığını hatırlatan Baykal, "Bu poitikalar ilk ilan edilidiği zaman, 'Yanlıştır' diye ortaya atılan CHP idi. Sınav sınav üzerine verdik. Şimdi Başbakan çıkmış Amerikaya'ya diyor ki 'Irak'ta, Afganistan'da bunca dul kadın var. Niçin onlar duldur, bunun hesabını sen veriyomusun?' diyor. Sayın Başbakan o kadınlar dul kalmasın diye 1 Mart 2003' de senin gönderdiğin tezkereye karşı TBMM'de büyük mücadele verirken, sen ne yapıyordun? Bütün bu tutursızlıkların

karşısında CHP kaya gibi duruyor" dedi.

TÜRKİYE BU KİMLİĞE MUHTAÇ

CHP'nin kimliğine dikkat çeken Baykal, şöyle konuştu:

''CHP iç ve dış politikaka anlaşıyı, ülke sorunlarına yönelik yaklalışım ile yıllardan beri kimliğini ortaya koymuştur. Bu kimlik şimdi Türkiye'nin muhtaç olduğu kimliktir. Bu kimlik sahip çıkılması gereken kimliktir. Bugün siyasetemiz önemli bir dönüm noktasında. Bu dönüm noktasında size söylemek istediğim bazı şeyler var. Siyasetin nasıl el, ele topluca, birlikte gerçekleştirilebilecek bir iş olduğıu ifade etmiştim. Siyaset ben değli, biz deme sanatıdır. Sadece bugünü değil yarınları da düşenerek

halkı aldatmamak üzere, halkın çıkarları doğrultusunda inanaçlarını söyleme ve yaşanan olaylarla bunu kanıtlama işidir. CHP böyle bir sürecin içinden geçiyor. Bunları kanıtlaya kanıtlaya geldik. Bir siyasi parti sorumluluları, görevlileri, yöneticileri, örgütlü üyeleri, seçmeni ile hatta o partiye oy vermeyen vatandaşları ile bir bütündür. Hepimiz aynı milletin parçaıyız, milletimize hizmet etmeye çalışıyoruz. CHP olarak çizgimiz,i düşüncelerimizi otaya koyduk. yapımızı geliştirdik. Şimdi bu yapının Türkiye

için taşıdığı önem açıkça ortaya çıkmıştır."

CHP'nin milletin tek umudu olduğunu vurgulayan Baykal, "Millet gözünü CHP'ye dikmiştir. Bu ortamda hepimize düşen temel bir görev var. CHP'ye her zamankinden daha çok sahip çıkmaya devam ediniz. CHP'ye bugüne kadar sahip çıktığınızdan daha da çok sahip çıkmanıza ihtiyaç vardır. CHP bütün miletimizin ve cumhuriyetin temlel ilkelerinin ve değerlerinin partisidir. Bu ilkeleri değerleri ve bu partiyi savunmak sahiplenmek korumak hepimizin işidir, milletimizin işidir. CHP'li ve CHP'li olmayanların işidir"

dedi.

CHP'ye yönelik tuzaklardn bahseden Baykal, şunları kaydetti:

"CHP'nin yönetimine, başındaki insanalar yönelik tuzaklar kurulabilir. O tuzaklar arzu edilen hedefi gerçekleştirmiş gibi gözükebilir. Bu ahval ve şartlar altında dahi milletimin vazifesi ise o Cumhuriyet Halk Partisi'nin gerçek kimliğine sahip çıkmaya devam etmektir. Önemli olan CHP'dirb Hepimiz bugün varız, yarın yoğuz. Hepimiz bu biavunan Deniz Baykal, "Etnik açılımlar yapacağız diüyük toplumsal gücün parçasıyız, önemli olan kişiler değlidir. Önemli olan partimizin ilkesi, değerleri, politikaları ve

özüdür. Sakın ha ona yönelik komploların işlemesine izin vermeyiniz. Sakın ha CHP'nin özünün ortadan kaldırılmasına yönelik tuzaklara, tertiplere, aldatmacalara ve pazarlıklara sakın ha yüz vermeyiniz. CHP'yi her zamankinden daha fazla sahipleniniz. CHP'de şu kişiyi, bu kişiyi değil, CHP'nin özünü gözünüz gibi koruyunuz."

CHP üstünde oynanan oyunlara değinen Baykal, konuyla ilgili sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biliniz ki CHP üstünde oynanmak istenen oyunlar, kişilere yönelik oyunlar değildir. Ondan ibaret de değildir. Onlar olayın, oyunun bir parçasıdır. Oradan başlayarak oradan tutturarak CHP'nin politikalarını, kimliğini acaba değiştirebilirmiyiz hesabıyla tezgahlanan işlerdir. Sakın ha buna izin vermeyiniz. CHP ülkenin ulusal ve milli kimliğinin, bağımsızlığının, şerefininin, onurunun savunılmasının en temel kalesidir. Sakın kaleyi düşürtmeyin. Ben dahil olmak üzere bu hepimizin ortak görevidir. Buna büyük

özen göstereceğiz. Partimize zarar gelmemesi için üzerimze düşen görevi yerine getirecğiz. Partimize sahip çıkıp oynanan oyunlara izin vermeyeceğiz. Partimizi savunacağız ve dimdik ayakta tutacağız. Bunları söylemek için geldim buraya. Önemli olan partimizin kimliğidir. Kişiler gelir geçer. Partimizin kimliğide güzel oluşmuştur. Partimizin kimliği, potikaları güzel oluşmuştur . Pek çok çevreyi rahatsız eden, o güzel olumuş CHP kimliğidir. Aman o kimliği sahiplenin. O kimliği savunmak benim genel başkan

olmasamda, milletevkilil olmasam da boynunum borcudur. O kimlilği savunmak için bütün gücümle sonuna kadar bu mücadeleye devam edeceğimi hepinizin bilmesini istiyorum."

CHP'nin laik çizgisinin öneminden bahseden Baykal, "Mustafa Kemal Atatürk'ün başlattığı o devrimci çizgiyi, laik demakratık Türkiye Cumhureyt kimliğini kimsenin bozmasına izin vermeyeceğiz. Bu konuda ortaya çıkan tehlikeleride konuşmaktan korkmayacağız Bu konuda ki duyarlılğımızı hissettirmekten de çekingenlik içine düşmeyeceğiz Türkiye'nin özününü ne olduğun biliyoruz, hep birlikte sanip çıkacağız" dedi.

Baykal'ın konuşması partililer tarafından sık sık ayakta alkışlandı. Konuşmanın ardından geceye katılan partililerle fotoğraf çektiren Baykal, Antalya'ya geri döndü.