Antalya'da Hazine aleyhine açılan ve tam yarım asır devam eden ve davacılar lehine sonuçlanan “Tapu iptal davaları” Antalya'da belediye hizmet ve yatırımları başta olmak üzere bir çok konuda sıkıntıya neden olacağı bildirildi. Davaların mirasçılar lehine sonuçlanmaya başlaması ve tapuların tescil edilmesi üzerine, belediyeler aleyhine davalar açılmaya başlandı. 

Bahçelievler Mahallesi'nde 552 bin 250 metre kare yüzölçümündeki 556 Ada, 2 parsel sayılı taşınmaz ile 1 milyon 837 bin 750 metre kare yüzölçümündeki 570 Ada, 3 parsel sayılı taşınmazların 1958 yılında, 2683 sayılı yasa hükümlerine göre yapılan şehir kadastrosu sırasında Hacı Bekirza Hacı Mehmet Ağa, Arap Süleyman ve “mütegayyip eşhastan” (kayıp kişi) Bakırcı Yorgi adlarına kayıtlı arazilerin Hazineye tescil edilmesiyle ilgili dava, yarım asır sonra davacılar lehine sonuçlandı. Ancak, davayı açanlardan yaşayan kimsenin kalmadığı, davanın davacıların mirasçıları tarafından takip edildiği bildirildi.

MURATPAŞA BELEDİYE BAŞKANI EVCİLMEN

Antalya alt kademe Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen yaptığı açıklamada, davacı ve mirasçıları lehine sonuçlanan tapu iptali davasına konu olan Meltem Mahallesi'nde içinde beş yıldızlı Sheraton ile Falez Oteli, dört yıldızlı Grida City, Antalya Devlet Hastanesi ve yeni ek binası, Adliye, 4 ilköğretim okulu, spor salonu, tamamlanmamış yüzme havuzu, Yüzüncü Yıl Spor Kompleksi, Antalya Tenis İhtisas Spor Kulübü, Cam Piramit Sabancı Kongre ve Fuar Merkezi, Atatürk Kültür Parkı ile içinde en az 50 bin kişinin yaşadığı sitelerin yer aldığı Meltem bölgesinde, bir karmaşa yaşanmaya başlayacağını savundu.

655 DÖNÜM ALANIN TAPUSU TESCİL EDİLDİ

Davayı kazanan mirasçılara ait 655 dönüm alanın tapu tescilinin yapıldığını belirten Evcilmen, ilk yapılan hesaplarda söz konusu arazinin rant ve emlak değerlerinin 4 milyar dolar olarak ifade edildiğini kaydetti. Tapu iptal davasını kazanan mirasçıların, Muratpaşa ve Antalya Büyükşehir Belediyesi aleyhine art arda dava açtığını anlatan Evcilmen, şöyle konuştu:

“Hak sahipleri belediyeler aleyhine yağmur gibi dava açıyor. Davalar iki türlü açılıyor. Bunlardan birincisi (Kamulaştırmasız el atma) davası. Bu geriye dönük, 5 yıllık kullanma bedellerine yönelik talepleri kapsıyor. İkincisi kamulaştırmasız el atmaya dönük mülkün bedellerinin tahsiline yönelik davalar. Bu davaların belediyelerin aleyhine sonuçlanması halinde hizmet yapamaz duruma geliriz. Belediyelerin bütçeleri davacılara ödeme yapmaya uygun değil. Ne olacağı konusunda kimsenin de bilgisi yok.”

Belediye ile ilgili sorunları çözmeye yönelik çalışmalar başlattıklarını ve hukuk mücadelesi vereceklerini anlatan Evcilmen, şöyle devam etti: “Burası 50 binden fazla kişinin yaşadığı bir bölge. 2930 dönümlük alanda mahkeme kararıyla 655 dönüm alanın tapu tescili mirasçılara yapıldı. Bu konuda ortak nokta bulunmalı. İlk etapta sonuçlanan dava konusu 2 bin 900 dönüm alanın rantı ve emlak değeri 4 milyar doları buluyor. Bu durum, belediyeler ve Hazineyi sıkıntıya sokabilecek. Kabak bizim başımıza patladı.”

ATSO BAŞKANI ÖZGEN

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Kemal Özgen de, bu tür olayların ortaya çıkmasının kent bünyesinde sorun yarattığını söyledi. 50 yıllık davanın sonuçlanmasının davacılar lehine olumlu olduğunu anlatan Özgen, bu konuda çıkacak sorunların çözüleceğine inandığını bildirdi. Özgen, şunları kaydetti:

“Buraya yapılan yatırımlar, oteller, fuar ve sergi alanı ile Atatürk Kültür Parkı, bölgedeki tüm iş yerleri ve konutlarla diğer tesisler yeni tescil edilen tapuya göre sorun oluşturacak. Antalya ekonomisi bundan olumsuz etkilenir. Antalya'ya yatırım yapan insanların güveni bu şekilde sarsılmaktadır. Bir yatırım yapmışsınız, elinizde tapu da var, ama 50 yıl sonra verilen mahkeme kararı da var...”

2 BİN 900 METRE KARE ALAN 1.4 MİLYON YTL

Tapu iptal davalarının sonuçlanmasıyla tapu tescili yaptıran vatandaşlar da kendi arazilerine sahip çıkmaya başladı. Bir mirasçı, Muratpaşa Belediyesince Soğuksu semtinde yaptırılan 2 bin 900 metre kare alanda kurulu kapalı pazar yerinin kaldırılmasını istedi.

Bunun üzerine Antalya Semt Pazarcıları Odası Başkanı İsmail Öz, mirasçı vekili avukat Atiye Ülkü ile anlaşmaya vararak, bu alanın kendilerine satılmasını istedi. Yapılan anlaşma üzerine, Antalya Semt Pazarcıları Odası, 2 bin 900 metre kare alanlık pazar yerini 1.4 milyon YTL'ye 6 taksitle satın aldı. Semt Pazarcıları Odası Başkanı Öz, şu bilgileri verdi:

“Muratpaşa Belediyesinin yaptığı kapalı pazar yerini, arazinin yeni sahibinden satın aldık. Mirasçı, tapu tescilini aldıktan sonra bizi pazar yerinden çıkarmak istedi. Biz de pazar yerinin tapusunu da alalım dedik. Mirasçıların vekili Avukat Atiye Ülkü ile görüştük ve anlaşmaya vardık. Odamıza kayıtlı 230 üyemizin hakkını savunmaya çalıştık. Pazar yerini 1.4 milyon YTL'ye satın aldık ve kaporasını da ödedik. Noter kanalıyla satışını alacağız.”

SHERATON VE FALEZ OTELLERİNİN DURUMU

Konyaaltı Varyantı'nın üst kısmında falezler üzerindeki Sheraton ve Falez otelleri de mahkeme kararıyla tartışmalı hale geldi. Bu oteller, Hazineden 49'ar yıllığına kiralanan arazi üzerine yapılmışlardı.

Doğuş Holding Turizm Grubu Yönetim Kurulu üyesi Doğan Günay yaptığı açıklamada, tapu sorunuyla ilgili olarak şu ana kadar kendilerine yansıyan bir konu olmadığını söyledi. Sheraton Oteli'nin üst kullanım hakkını 49 yıllığına Hazineden aldıklarını belirten Günay, “Biz, devlet ile mukavele yaptık. 49 yıllığına anlaşmamız var. Eğer bize yansıyan bir durum söz konusu olursa, ancak mal sahibi değişmiş olur” dedi.

ANTALYA BAROSU BAŞKANI ZEKİ DURMAZ

Antalya Baro Başkanı Zeki Durmaz, 50 yıl süren davanın, davacılar lehine kesinleştiğini öğrendiklerini söyledi. Tapu iptali davasının kesinleşmesinden sonra, vatandaşların kendilerine çok sayıda soru yönelttiklerini kaydeden Durmaz, “Bu konuda fiili ve hukuki süreç ne olacak diye sürekli bilgi isteniyor. Çok soru soruluyor. Kesinleşmiş bir karar var. Bu uygulanacak. Baro olarak avukat arkadaşlarla durum değerlendirmesi yapıp bilgilendirme amaçlı rapor hazırlayacağız” diye konuştu.

ANTALYA DEFTERDARI HİDAYET MAT

Antalya Defterdarı Hidayet Mat, dava konusu 2 milyon 340 bin metre kare alanın 1 milyon 70 bin metre karesinin 1970'li yıllarda çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarınca kamulaştırıldığını söyledi.

Bu alanların 1/3'ünün Hazine, 2/3'ününde şahısların hissesi olduğunu ifade eden Mat, 1970'li yıllarda 20'ye yakın kamu idaresinin okul, hastane ve benzeri nedenlerle bu alanlarda kamulaştırma yaptığını kaydetti. Davayı sonuçlandıran mahkemenin, kamulaştırılmış alanları dikkate almadığını vurgulayan Mat, şöyle devam etti:

“Bu davada üç sonuç ortaya çıkıyor. Birincisi kamulaştırılıp tapularını alanlar, ikincisi kamulaştırma kararı alınıp tapularını almayanlar ve üçüncüsü de kamulaştırılmayan alanlar. Defterdarlık hizmet binasının da bulunduğu alan kamulaştırılmış ve tapusu alınmış. Biz bundan etkilenmiyoruz. Kamulaştırılıp tapusunu alanları mahkeme kararı etkilemiyor.

İkincisi ise kamulaştırma kararı alıp da, tapularını çeşitli nedenlerden dolayı alamayanlar. Şimdi resmi kurumlara yazı gönderip, tapularını almalarını istiyoruz. Örneğin Milli Eğitim Müdürlüğü kamulaştırma kararı almış ama tapusunu almamış.

Üçüncü durum ise hiç bir şekilde kamulaştırma yapılmayan yerler var. Bu da 600 bin metrekare civarında. Mahkeme kararı sadece bu alanlar için uygulanacak.”