Deprem'e duyarlılık yürüyüşü

İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi yaptığı yazılı açıklamada, 17 Ağustos depreminin 10’uncu yılında ‘Depreme Duyarlılık Yürüyüşü’ düzenleneceği bildirildi.

İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi’nin açıklamasında, afetlerin insanlar ve ülkeler için fiziksel, ekonomik,sosyal kayıplar doğuran, normal yaşamı durduran ve toplumu etkileyen doğa olayları olduğu vurgulandı. Açıklamada, 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin zihinlerde bıraktığı izlerin unutulmadığı bildirilirken, şu ifadelere yer verildi:
“Ülkemiz topraklarının yüzde 95’i, nüfusunun yüzde 98’ i deprem kuşağında yer almaktadır. Son 60 yılda 60 bine yakın insanımız hayatını kaybetmiş, 120 bine yakın insanımız yaralanmış, 410 bin bina yıkılmış veya ağır hasar görmüştür. Deprem tedbirlerinden amaç, yara sarmak değil, yara almamayı sağlamaktır.”

MÜHENDİSLİK BİR SANATTIR
Açıklamada ayrıca, mühendisliğin bilim ve matematiksel prensipleri, tecrübe, karar ve ortak fikirlerin kullanılarak, insanlığa faydalı ürünler ortaya koyma sanatı olduğuna dikkat çekilerek, şu görüşler yer aldı:
“Bu anlamda inşaat mühendisinin görevi yapıyı en ekonomik ve en güvenli şekilde tasarlayıp üretmektir. İnşaat Mühendisliği, medeniyet mühendisliği demektir. Toplumsal yaşam, doğal afetler dikkate alınarak düzenlenmeli ve ilgili yasal düzenlemelerin yapılması, gerekli adımların atılması gerekmektedir.

Ancak gerekli düzenlemeler yapılamamış, gerekli adımlar atılmamıştır. 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 10 yıl geçmiştir. Depremin yol açtığı yıkımların, hasarların, can kayıplarının, ekonomik kayıpların, kaderleriyle baş başa bırakılan ve çaresizlik içinde yaşamlarını sürdürmeye çalışan binlerce insanın neredeyse unutulduğu 10 yıl.Bu 10 yılda, alınması olanaklı mühendislik tedbirleri alınmamıştır.

Deprem Şurası Sonuç Bildirgesinde, yapılması gerektiği ifade edilen yasa ve yönetmelik değişiklikleri yapılmamıştır. Bu amaçla, geçen 10 yıllık süreçte yapılamayanlar ve yapılması gerekenleri anımsatmak ve kamuoyuyla bir kez daha paylaşmak için buradayız, Gölcük’teyiz.
Amacımız; depremlerde ağır bedel ödeyen halkımıza karşı tüm toplum katmanlarında Deprem duyarlılığının geliştirilmesi ve duyarlılığının sürekliliğinin sağlanmasıdır. “