Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, muhalefete yüklenerek, "Bahçeli deterjan bulmakta zorlanıyorsa kendisine deterjan göndeririz. Önce kendilerini temizlemelidir" dedi.

Erdal Öner Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Antalya İl Başkanlığı 3. Olağan İl Kongresi'ne katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, büyük sevgi gösterileri arasında salona girdi. Tezahüratlarla karşılanan Başbakan Erdoğan, Antalya'ya 5 yıl boyunca hakkıyla hizmet etmenin gururunu yaşadıklarını söyledi.

Antalya'yı yokluk içinde devraldıklarını söyleyen Başbakan Erdoğan, "Hükümetteki 7 yıl boyunca Antalya'yı dünya şehri haline getirmek için gece gündüz çalıştık. Antalya'nın nereden nereye geldiğini herkes görüyor. 29 Mart seçimlerinde Antalyalılar'ın ortaya koyduğu iradeyi saygıyla karşılıyoruz. 'Başbakan Antalya'ya küstü, artık Antalya'ya gelmez. Antalya artık hizmet alamaz' dediler. Bütün bu ifadeler ana muhalefetin aynaya bakarak kendini tatmin etme şeklidir. Onlar kendilerini anlatıyorlar. Çünkü onların bu ülkede idarecilik anlayışı hep bu olmuştur. Onlar hiçbir zaman hizmeti takdir etmemişlerdir. Hizmetkar insanları alkışlamamışlardır. Bizim Antalya aşkımız gelip geçici bir aşk değildir. Biz burada CHP'ye hizmet etmiyoruz biz Antalya'ya hizmet ediyoruz. Bizim Antalya sevdamız, tutkumuz hafif bir rüzgarla savrulup gidecek kadar zayıf değildir. Biz şehirlerimizi medeniyetin bir aynası olarak gördük. Kimi şehirlerimizi kale olarak görenleri o şehirlerin etraflarına nasıl duvarlar ördüklerini, o şehirlerimizi nasıl içlerine kapattıklarını görüyorsunuz. Türkiye bir dünya ülkesi olurken, o kale gibi görünen bazı şehirlerin nasıl yerlerinde saydıklarını görüyorsunuz. Bu anlayışa rağmen AK Parti kadrolarını seçmiş olsun ya da olmasın tüm şehirlerimizi kalkındırmak bizim boynumuzun borcudur" dedi.

AK Parti'nin diğer teşkilatlardan bir çok farkının olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, "Biz kompleksi olmayan bir partiyiz. Biz yine seçimlerde 1'inci parti olarak çıktık. Diğer partiler belli illerde varlık gösterirken, AK Parti Türkiye'nin 7 ayrı bölgesinin 7'sinde de birinci parti oldu. AK Parti bu son seçimde de bir Türkiye partisi olduğunu, Türkiye'nin tamamında siyaset yaptığını gösterdi. Türkiye genelinde 1'inci parti olmamıza rağmen oylarımızdaki kısmi gerilemeden dolayı biz öz eleştirimizi yaptık. Antalya gibi bir şehirde ortaya çıkan seçim sonuçlarını istişare ettik. Antalya Milletvekili sayın Baykal, yerel seçimler öncesi kendi partisi için bir hedef belirlerken, 'AK Parti şu kadar oranın altında oy alırsa bu seçimin mağlubudur' diyor. Maça çıkarken galip olacağım diye çıkmıyor, maça çıkarken kaç gol yiyeceğim diye çıkıyor. Bir lider yarışa çıkarken mağlup olacağım diye çıkar mı?. Bu seçimden galip geleceğim diye çıkar. Sayın Baykal bugüne kadar bu ülkede 1 numara olmamıştır, olamaz da.Çünkü CHP 2. parti olmayı içine sindirerek seçime girmiştir. AK Parti oylarında kısmi azalma nedeniyle siyaset yapmaya çalışıyor. Biz Sayın Baykal'a muhasebe müdürlüğü görevini vermedik ki. Biz kendi muhasebemizi yapıyoruz. Baykal, 29 Martta hükümetin yarısı gitti gelecek seçimde tamamı gidecek diyerek tam bir hayal içerisinde olduğunu gösteriyor. Biz kendi içerimizde tazelenmeyi her fırsatta gerçekleştiriyoruz. Kabine değişirken başkası gelmedi yine AK Parti'li arkadaşlarımız geldi. Sayın Baykal,
partinizin başında olduğunuz sürece her seçimde seçim kaybettiniz. Kısa süreli koalisyonlar dışında iktidar yüzü göremedieniz. Partinizde hangi reformu yaptınız. O koltuktan kalkmayı yerinizi gençlere bırakmayı düşündünüz mü?. Her seçimde aldığınız yenilgiden sonra kendinize ya da çevrenize fatura kesmeyi hiç düşündünüz mü?. Önce siz iğneyi kendinize batırın. Biz sizi zaten çok iyi tanırız. Biz sizi İstanbul'dan, Kocaeli'nden, İSKİ skandalından, Çankaya'daki yamyamlar skandalından, Yuvacık barajından tanırız. Biz sizi en son Anayasa Mahkemesi'nin verdiği trilyonluk cezadan tanırız. Hazineden aldığınız o parayı nerede harcadınız onu anlat. Yolsuzluktan bahsediyorsun, bu ne. Önce bunun hesabını ver. Antalya'da göreve yeni geldiğiniz, kendi içinizde adamınız hemen yakalandı. Daha 2.5 ay geçmeden Antalya Büyükşehir'de 2 arkadaşınız rüşvet skandalından gitti. Antalyalı kardeşlerimden Antalya'ya sahip çıkmalarını rica ediyorum. Teşkilatıma da seslenmek istiyorum. İnanıyorum sizde iştişarenizi yaptınız.
Bundan sonra daha bir coşkuyla bu harekete sahip çıkacağınıza inanıyorum. Önümüzdeki hafta sonu itibariyle il kongrelerimizi tamamlıyoruz. Ardından büyük kongremizi gerçekleştirip 2011 seçimleri için kollarımızı sıvayacağız. Bizim Türkiye'ye hayal kırıklığı yaratmak gibi bir seçeneğimiz asla olamaz. Türkiye'nin ufkunu genişleterek geleceğe ilerlemek zorundayız. 7 yıl boyunca önümüze nice engeller çıkardılar. Dikkat ediniz. İftiralar ile üzerimize geldiler. Aramıza nifak tohumları fitne çıkarmak istediler.Çetelerle, mafyayla üzerimize geldiler, başaramadılar. Allahın izniyle bundan sonra da başaramayacaklar. Çünkü bizim arkamızda millet var" diye konuştu.

Demokratikleşme ve insan hakları konusunda önemli reformlar gerçekleştirdikleini söyleyen Başbakan Erdoğan, "7 yıldır attığımız her adıma karşı çıkanlar oldu. Bundan sonra da olacak. Bu statükocu tavrı sağduyu ile aşacak, ezberleri bozmaya devam edecek, Türkiye'nin o kronik meselelerini tek tek çözüme kavuşturacağız. Birileri çetelerin avukatlığına soyunmuş olabilir. Birileri Türkiye'nin pranglarından kurtulmasından rahatsızlık duyabilir, bedeli ne olursa olsun Türkiye'yi ayak bağlarından kurtarma
azmimimiz muhafaza edecek, bu yolda kararlılıkla ilerleyeceğiz" dedi.

"TÜRKİYE'Yİ EKONOMİDE DİBE VURMUŞ ŞEKİLDE DEVRALDIK"

Başbakan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: "Devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü şimdi ise devletin borçlanma faizi yin mağlubudur' diyor. Maça çıkarken galip olacağyüzde 11. Aradaki fark yüzde 52. Bu vatandaşın cebinde kalıyor. Şimdi soruyorum Sayın Bahçeli çıkıp çıkıp sağda solda konuşuyor. Sizin iktidarınız MHP-DSP-ANAP iktidarı döneminde devlet olarak yüzde 63 faiz ile devleti borçlandırmıyor muydunuz. Gecelik faizler yüzde 7 bin 500'e çıkmadı mı. Şimdi hangi yüzle çıkıp da bu milletin karşısında ekonomiden bahsediyorsun. Zaman zaman Sayın Başbakan, ne olur bunları eleştirmesin diyorlar. Ben bunları eleştirmiyorum hatırlatıyorum. Bunlar aklanacak durumda değiller. 21 tane banka milleti soydu. Bu bankalar fona devredildi. Fona devredilen bankaların faturası 40 milyar dolardı. Bunu millet ödedi. Enflasyon biz geldiğimizde yüzde 30'du şimdi ise 5.7 oldu. Biz enflasyon canavarını adeta boğazladık. Vatandaşın alım gücü arttı. Bunu neden MHP başaramadı. Ben diyorum ki benim hanım kardeşlerim mutfakta her şeyi gayet iyi biliyor. O zaman asgari ücretle ne kadar yumurta, ekmek alıyordu. Bunun hesabını yapsın. Millete efendi olmak için yola çıkmadık milletin hizmetkarı olarak yola çıktık".

Geçmişte gündemi belirlenen bir Türkiye varken, artık gündem belirleyen bir Türkiye olduğunun altını çizen Erdoğan, "Ankara'da pazartesi günü önemli bir adım atıyoruz. Türkiye artık doğalgaz, petrolde artık bir hareket noktası. Şimdi Avrupa'ya doğalgaz Türkiye'den gidecek. Bunun anlaşmasını imzalayacağız. Bu projeyle birlikte orta asyadan Avrupa'ya kadar doğal gaz Türkiye'den geçecek. Biz göreve geldiğimizde Türkiye 26'ıncı büyük ekonomiydi. Sayın Baykal ve Bahçeliye ithaf olunur. Şimdi 17'inci büyük ekonomi. Bunlar size bir şeyler ifade etmiyor mu?. Dünya'da küresel finans krizi yaşanıyor. Bizim finans sistemimiz hamdolsun bunların yaşadığını yaşamadı. Küresel krizin etkilerini Türkiye'den uzak tuttuk. Türkiye bölgesinde dost kazanan bir ülke oldu. Küresel barışa katkı sağlamaya çalışıyoruz.

Cin Halk Cumhuriyeti'nde Sincan Uygur özerk bölgesinde Urumçi kentinde 150 den fazla kişi katledildi. Orada yaşayan Uygur Türkleri bizim akrabamızdır. Onlar bizim kardeşlerimizdir. Dünyanın neresinde birileri mazlumiyet yaşarsa dinine, milliyetine bakmadan sadece insan olduğu için biz tepkimizi dile getiriyoruz. Adalet çağrısı yapıyoruz. Burada çıkan olaylar karşısında da sessiz kallamız duyarsız olmamız asla söz konusu olamaz. İtalya G-8 zirvesinde dünya liderleriyle Obama, Medyedev, Avrupa Birliği Komisyon Başkanı'na bütün dostlara bu hassasiyetlerimizi anlattım. Kendileri ile bu konuda bir şeyler yapmamızı istedim. Çinli yetkililerden olayların durdurulmasını, sorumluların cezalandırılmasını talep ettim.Buradan Sayın Bahçeli Davos'ta one minute dedin. Burada da one minute de yanında olalım diyor. Sen duymuyorsan ben ne yapayım Bahçeli. Bizim hassasiyetlerimiz seninle mukayese edilmez. Biz olayları anında gündeme taşırız. Ama sen ne yazık ki iktidarda olduğun dönemde Başbakan Yardımcısıyken Çin'e gittin. Çin'e gittiğinde 50 yıldır Uygur Türkçesi üniversitede okunurken sizin gittiğiniz dönemde Uygur Türkçesi orada yasaklandı. Sizin sesiniz çıkmadı. Geldin şimdi bana hasamet yapıyorsun. Hamaset yapma icraat yap. İcraat yap da alkışlayalım. Uygur Türkçesi yasaklanıyor sesin çıkmıyor. Bahçeli'yi tutarlı siyaset yapmaya, kan üzerinden, istismar üzerinden siyaset yapmamaya davet ediyorum. Deterjan bulmakta sıkıntı çekiyorsa, kendilerine yeteri kadar deteyin mağlubudur' diyor. Maça çıkarken galip olacağrjan göndeririz. AK Parti için deterjan arıyormuş. Önce sen kendini bir temizle, gerçek manada milli ol, milliyetçi ol. Uygur Türkleri bizim kardeşimizdir. Bu katliama kayıtsız kalmamız söz konusu olamaz" dedi.

Bir gazetede yayınlanan Rabia Kadir'in 2006 yılında Türkiyeye geldiği şeklindeki haberi de değerlendiren Erdoğan, "Habere göre Kadir, Yalova'da bir konuşma yapmış bu konuşma nedeniyle vize verilmemiş. 2006 yılında Rabia Kadir Türkiye'ye giriş yapmadı. Böyle bir konuşma yok. 1990'lı yıllarda bir girişi var. O zamanda iş kadını. Ayıptır ya ayıptır. Ben o gazete için hukukçularıma gereken tekzibi yapın dedim" dedi

Açıklanan Öğrenci Seçme Sınavı'yla ilgili de açıklamada bulunan Erdoğan, "ÖSS neticelerinde mutlu olanların mutlululuğunu yaşıyorum. Giremeyenler de üzüntülü olmasın. Bu yıl üniversitelere girenlerin oranı geçmiş yıllara göre daha fazlasıyla arttı. YÖK bu konuda yeni adımlar attı. Biz YÖK'e teşekkür ediyoruz. Yeni bazı uygulamalar geliyor. Home school dediğimiz evde eğitimle üniversite eğitimi yapabilecek ve yapmakta olan üniversitelerimiz var. Üniversiteli öğrenci sayımız böylece daha da artıyor ve artacak" dedi.

Başbakan Erdoğan kongrenin sonunda salondaki herkesi ayağa kaldırırak, partililerle 'Beraber yürüdük biz yollarda' sloganını söyledi.Bu arada, Anavatan'dan seçilen Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahoğlu, AK Parti'ye geçti. Sipahioğlu'nun rozetini Başbakan Erdoğan taktı.

İHA

Yayın Tarihi : 12 Temmuz 2009 Pazar 16:21:42

Güncelleme :12 Temmuz 2009 Pazar 16:30:32