22
Mayıs
2024
Çarşamba
ANTALYA

Mühendislerden içme suyu uyarısı!

İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI ANTALYA ŞUBESİ’NDEN AÇIKLAMA

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi 12. Dönem Yönetim Kurulu, Antalya’nın içme suyu temininin 90’lı yıllara kadar yeraltı suyu kuyu kaynaklarından sağlandığını, zamanla kent yerleşimi içinde kalan bu kaynakların hızla kirlenmesi nedeniyle 1990 yılından itibaren DSİ, Antalya Büyükşehir Belediyesi müşterek çalışmasıyla Duraliler kaynakları ve Boğaçay kaynaklarından yeni temiz içme suyu temin edilerek günümüze kadarki ihtiyacın sağlandığını bildirdi.

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi 12. Dönem Yönetim Kurulu’nun yaptığı yazılı açıklamaya göre, hali hazır durumuyla yaklaşık 4 m3/sn’lik içme suyunun Antalya kentine yetmeyeceği bildirildi. Açıklamada, “Antalya’da uzun vadede içme suyu ihtiyacının karşılanması için DSİ tarafından Aksu üzerindeki Karacaören II barajından 90’lı yıllarda içme suyu temin edilmesi planlaması gerçekleştirilmiştir. Daha sonra Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından mevcut bu projeye rağmen 1994 – 2006 – 2009 yıllarında Aksu Çayı ile Manavgat Çayından içme suyu getirmek için mukayese çalışmaları yapılmıştır. Ancak ortaya somut bir sonuç çıkmamıştır. Mevcut kullandığımız yeraltı suları Antalya’nın arazi yapısı nedeniyle kirlenmeye açıktır. Bu bakımdan yerüstü suyundan Antalya’nın uzun vadeli içme suyu temin etmesi büyük önem arz etmektedir” sözlerine yer verildi.

Yeraltı sularının tercih edilen kaynaklar olmakla birlikte, beslenme havzasının genişliği nedeniyle korunması zor kaynaklar olduğu vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

”Sürekli gelişerek büyüyen bir kent olan Antalya’nın su gereksinimlerinin yüzeysel kaynaklardan karşılanması ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Su temini, bu kapsamda ele alındığında Manavgat Çayı ve Aksu Çayı havzaları iki ayrı seçenek oluşturmaktadır. Manavgat Çayı, su kalitesi, akım düzenliliği ve yıllık ortalama 3 milyar m3 akımı bakımından ele alındığında optimal düzeyde bir su kaynağıdır. Üst havza, arazi yapısı sayesinde doğal olarak korunmaktadır ve kirletici etkenler azdır. Manavgat Çayı üzerinde sulama ve enerji üretimi amaçlı olarak inşa edilmiş Oymapınar ve Manavgat barajları bulunmaktadır. Bu barajlar içme suyu temini amacıyla inşa edilmemiş olduklarından sistem üzerinde kurulu bir su alma yapısı yoktur. Oymapınar Barajı’ndan alınan suyun Antalya’ya yaklaşık 90 km’lik bir isale hattı ile getirilmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra 2008 yılında alınan Bakanlar Kurulu Kararı ile ASAT’ın Oymapınar barajından içme suyu alabilmesi için DSİ ile bir protokol yapılmıştır. Proje bütün olarak ele alındığında yapılması gereken yatırım yaklaşık 1,5 milyar TL’dir. Manavgat Çayı su temini projesi bu unsurlar ile ele alındığında kısa ve orta vadede yapılabilir bir proje olarak görülmemektedir. Ancak projenin geleceğe yönelik alternatif bir kaynak olarak değerlendirilmesi ve 2050 yılından sonraki su gereksinimine yönelik uzun vadeli planlamada ele alınabilir.”

Aksu Çayı üzerinde, su temini, enerji üretimi, sulama ve taşkın koruma amaçlarıyla inşa edilmiş Karacaören I ve II barajları bulunduğu hatırlatılan açıklamada, “Bu Barajlar yıllık ortalama akımı 945 Milyon m3 olan Aksu Çayı’nı rezervuarlarında toplamaktadır. Karacaören II Barajının cebri boru çıkışına su temini yapılabilmesi için bir su alma vanası bırakılmıştır. Bu durum ilave bir tünel gibi yapı inşa etmeden barajdan su alınmasını sağlamaktadır. Su alma yapısının Antalya’ya uzaklığı yaklaşık 40km’dir. Bu kapsamda Karacaören II Barajı’ndan su temini projesinin yaklaşık 300 milyon TL’ye malolması öngörülmektedir. Aksu Çayı; üst havzadaki Eğirdir ve Kovada göllerinin çıkış sularından doğmakta ve rezervuara doğru Isparta ve Ağlasun Çayları ile beslenmektedir. Havza kirletici etkilere açıktır. Havzanın yatırım kapsamına alınmasıyla beraber Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği hükümleri devreye girecek ve havzadaki kirletici etkilerin ortadan kaldırılması için çalışmalar yapılacaktır. Bu süreçte yapılacak havza koruma planlaması ile Isparta atıksu arıtma tesisi deşarjları, endüstriyel kirleticiler, tarımsal kirlenme gibi etkilere yönelik önlemler alınacak ve gerekli uygulamalar yapılacaktır. Bu çalışmaların yapılması ve havzanın koruma altına alınması durumunda Karacaören II Barajı’ndan su temini projesi önümüzdeki yıllarda gereksinimleri sağlayacak yapılabilir bir projedir. Açıklamalar doğrultusunda 2050 yılına kadar olan süreçte Karacaören II Barajı’ndan su temininin yapılması ve 2050’den sonraki ihtiyaçların planlanacağı uzun vadeli çalışma sürecinde Manavgat Çayı Su temin Projesi’nin alternatif bir kaynak olarak planlanması en doğru yaklaşım olarak görülmektedir” denildi.

İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI ANTALYA ŞUBESİ’NDEN AÇIKLAMA
İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI ANTALYA ŞUBESİ’NDEN AÇIKLAMA
İHA
Yayın Tarihi : 20 Şubat 2010 Cumartesi 13:06:04
Güncelleme :20 Şubat 2010 Cumartesi 13:42:34


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?