Öğer'den demokratik açılıma destek

Öger Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Avrupa Parlamentosu Milletvekili Vural Öger, hükümetin demokratik açılımına destek verip bu projeye karşı çıkan muhalefeti ağır dille eleştirdi.

Türkiye'deki milliyetçiliği 'hastalıklı bir milliyetçilik' olarak nitelendiren Öger Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Avrupa Parlamentosu Milletvekili Vural Öger, terörde hayatını kaybedenlerin çoğunluğunun Kürtlerden oluştuğunu söyledi. TC'nin hudutlarının belli olduğunu ifade eden Öger Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Avrupa Parlamentosu Milletvekili Vural Öger, "Belli kültürel ihtiyaçları varsa, demokratik bir devlet içerisinde bu ihtiyaçları karşılayacak bir yapının oluşması lazım.

Bu şimdiye kadar ne yazık ki ciddiye alınmayan, kısmen inkar edilen bir konuydu. Aramızda Kürt kökenli insanlarımız vardı. Bunlara siz ayrı bir Türküsünüz, dağ Türküsünüz gibi vasıflar söylendi. İnsanlar bugün kendi kültürel haklarını rahatça yaşamak istiyorlar. Kürt açılımını çok doğru olarak görüyorum. Ümit ediyorum politize olmaz bu konu. Bu, bütün Türkiye'nin geleceğinde artık bir gerçek olarak ortaya çıktı. Silahla bu sorunun çözülemeyeceğini artık anladık" diye konuştu.

Demokratik açılımın Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini oluşturan Lozan Anlaşması'nın delinmesine yol açacağına ilişkin iddiaların da doğru olmadığını savunan Öger, şunları söyledi: "Bir kere Lozan'da Türklerle ilgili herhangi bir madde yok. Böyle talep de yok. Hiçbir şekilde Türkiye'nin bütünlüğü sorgulanmıyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin hudutları değişmez, böyle kalacaktır. Ebediyen kalacaktır. Ararımızda Şii, Alevi, anasından Kürtçe öğreneni var. Ermeni, Rum var. Ben İstanbul'da Rumların arasında büyüdüm.

Biz Türküz derlerdi onlar. Biz bunları dışladık, attık. Ben ilkokula gittiğimde 250 bin tane Rum yaşıyordu İstanbul'da. Hepsini kovduk. Tek tip insan mı olacağız? Onların babalarını da Aşkale'ye yolladık. Bu devlet, ülke bizim. Bırakın da çeşitli kültürler olsun. Daha zengin oluruz."

"ÖLENLERİN 35 BİNİ KÜRT"
Öger, Alman filozof Goethe'nin sözlerini anımsatan cümleler kullanarak, "Ananızdan babanızdan doğdunuz. Siz seçmediniz kim olduğunuzu. Ananız, babanız Kürt olup, Kürt de olabilirdiniz. Yaşama hakkınız olmayacak mıydı o zaman sizin? Annenizden öğrendiğiniz lisanı yasaklayacaklar mı size? Böyle bir şey olabilir mi?" diye konuştu.
Türkiye'de PKK terörünün sebebinin 12 Eylül ihtilalinden sonra Diyarbakır Cezaevi'nde yaşanan olaylar olduğunu iddia eden Öger, sözlerini şöyle sürdürdü: "1980-1983 seneleri arasında yaşananları Diyarbakır Cezaevi'nde yaşananların çoğunu Almanya'da, oradan gelenlerin ailelerinden dinledim. PKK olayını ortaya çıkaran Diyarbakır Cezaevi'dir. Bunları kendileri de diyorlar. İnsanlara yapılan işkencelerdir. Bakın bugün kuyulardan insanlar çıkıyor. 40 bin şehit vermişiz. Bunların 30-35 bini, açıkça söyleyeyim orada yaşayan Kürt insanlarımızdır. Bunlar gerçektir."

"Umarım ön yargılarla olayın üzerine gidilmez" diyen Öger, Hakkari'den Edirne'ye bütün evlerde acılar oluştuğunu belirtti. Öger, "Artık bunun bitmesi lazım. Bu açılıma karşı olanlar şunu söylesin. Ne istiyorlar? Güneydoğu devam mı etsin? Bazısı diyor ki 200, bazısı diyor ki 300 milyar dolar gitmiş. 200 milyar dolarla Diyarbakır'ı Paris yapardık biz. Bu para Türkiye'de kullanılsa Edirne'den Hakkari'ye kadar bugün bütün okullarda bilgisayar olurdu. İnsanlarımız meslek öğrenirdi. Türkiye'de büyük
sorunlarımız var.

Bu parayı keşke eğitime yatırsaydık. Diyorlar ki hayır askere yatırıma devam edelim. Olmaz böyle şey. Askeri de yıpratıyoruz. Askerin rolü milli savunmadır. Yurdu düşmana karşı korumaktır. İçimizde yaşayan Kürtler bizim düşmanımız mı? Onlar bizim kardeşlerimiz. Biz onlarla Anadolu'da bin senedir birlikte yaşıyoruz. Bırakın onlar da kendi lisanını konuşsun. Kime zararı var bunun" diye konuştu.

DTP'li Ahmet Türk'ün "Kürt sorunu çözülürse MHP'nin varlık nedeni ortadan kalkar" sözünü, "Çok doğru laf. Hepimiz Türk'üz, bu ülkeyi hepimizin seviyoruz. Vatan, millet, Sakarya diyerek ortaya çıkıp da kendinden olmayan insanı aşağılamak, öldürmek, ortadan kaldırmak böyle miliyetçilik hastalıklı milliyetçiliktir. Kuru milliyetçilikle, Türkiye'yi dünyada yalnız bırakan milliyetçilikle bir yere varamayız" şeklinde destekledi.