Antalya'da vatani görevini yapan oğlundan aldığı karaciğer 2 gün sonra yeniden işlevini görmez olan anne, yapılan organ bağışı ile aynı anda yeniden karaciğer ve böbrek nakli olarak hayat buldu.

İzmit'te yaşayan ve böbrek yetmezliği çektiği için 17 yıldır diyalize bağlanan 43 yaşındaki Hatice Duman, böbrek nakli olmak için Antalya Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne ismini yazdırdı. Böbrek nakli beklerken siroz hastalığına yakalanan Hatice Duman'ın karaciğeri de işlevini görmez oldu.

Tek kurtuluşu karaciğer ve böbrek nakli olan anne Hatice Duman için aranan hayat Eskişehir'in Sivrihisar Askeri Hava meydanında askerlik yapan oğlundan geldi.

KOMUTANDAN ASKERE NAKİL İZNİ

Akdeniz Üniversitesi Organ Nakli Eğitim, Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü annesiyle kan ve doku örnekleri uyuşan Mustafa Duman'ın komutanlarından nakil için resmi yazı ile izin aldı. Annesine yeniden hayat vermek için birliğinden çıkan asker Mustafa Duman Antalya'ya geldi.

Akdeniz Üniversitesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof Dr. Alper Demirbaş yönetiminde yapılan ameliyat ile Mustafa Duman'ın karaciğerinin parçası Anne Hatice Duman'a nakledildi. Ameliyattan 2 gün sonra yapılan testlerin ardından Annenin karaciğerinde ödem oluştuğu ve işlevini yavaş yavaş görmez olduğu belirlendi.

Doktorların yeni karaciğer bulunmazsa 1 gün içerisinde ölür dediği anne Hatice Duman için umutlar azalmaya başladığı sırada Akdeniz Üniversitesi'nde beyin travması nedeniyle yoğun bakım ünitesinde tedavi gören Engin C.'nin beyin ölümü gerçekleşmesi üzerine ailesi organlarını bağışladı.

AYNI ANDA KARACİĞER VE BÖBREK NAKİL EDİLDİ

Zamanla yarışan Organ Nakli Merkezi doktorları, ölen Engin C.'den aldıkları karaciğer ve böbreği yapılan testlerin ardından aynı anda 12 saat süren bir ameliyat ile anne Hatice Duman'a nakil etti. Nakilin ardından yeniden hayat bulan ve Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi gören Anne Hatice Duman'ın sağlık durumunun iyiye gittiği öğrenildi.

ANNEDE YAŞAMA AZMİNİ GÖRDÜM

Bir doktor olarak cerrahi limitlerini zorladığını söyleyen Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Alper Demirbaş, "Kadavra bulunamasaydı anneyi ancak sabah saatlerine kadar yaşatabilirdik. Ancak kadavra bulunmasına rağmen limitleri zorlayan bir ameliyat oldu. Hastayı kaybetme riski çok yüksekti. 17 yıldır diyalize giren bir hastaydı ve kan damarları tıkalı durumdaydı. Olabilecek en zor ameliyatlardan bir tanesiydi. Bir cerrah olarak büyük bir riskin altına girdim. Asker oğlunun gözlerindeki o inancı
gördükten sonra bu anneyi ne olursa olsun yaşatmam gerektiğini düşündüm. Ameliyata girmeden önce annede bana 'Ben bu masadan sapa sağlam kalkacağım' dedi. Bu inanç olduğu için ameliyat çok güzel geçti. Annenin sağlık durumu şu anda çok iyi. Bir süre daha hastanemizde tedavi görecek" dedi.

İlk ameliyatta nakledilen karaciğerin işlevinin görmemesi üzerine büyük bir üzüntü yaşadığını belirten Gölcük Tersanesi'nde çalışan eş Murat Duman ise "Eşimin yaşaması için bir gece içerisinde organ bağışı yapılması gerekiyordu. Ülkemizdeki organ bağışı sayısı azlığını düşününce de bu bana imkansız gelmişti. Artık saatleri sayıyor ve umutlarımız tükeniyordu. Sendika başkanım ile görüşüp cenazeyi götürmek için ambulans bile ayarlamıştım. Ancak hiç beklemediğimiz bir şey oldu ve organ bağışı yapıldı. Eşim zor bir ameliyatın ardından hayata yeniden tutundu. Doktorlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bize yeni bir hayat verdiler" diye konuştu.

Yayın Tarihi : 25 Nisan 2008 Cuma 11:56:22