Antalyaspor Teknik Direktörü Mehmet Özdilek, yardımcı antrenörler Şenol Fidan, Erdinç Erol ve İlker Kıreker'le birlikte Akdeniz Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksekokulu (BESYO) Antrenörlük Bölümü tarafından düzenlenen '2. Antrenörler Günü' isimli panele katıldı. BESYO Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen panel öncesi 44. yaşına giren 'Şifo' lakaplı Mehmet Özdilek'e antrenör adayları doğum günü sürprizi yaptı. Antalyaspor logosunun bulunduğu pastayı kesen Özdilek, "Ben hayatımda doğum günü fazla

kutlamadım. Nasıl kutlanır da bilmem. Ama jestiniz beni çok duygulandırdı. Çok teşekkür ederim" dedi.

Panelde öğrencilere başarıya ulaşabilmeleri için önerilerde bulunan Özdilek, "Öğrenmenin yaşı yoktur. Biz her gün yeni bir şey öğreniyoruz. Siz de her gün yeni bir şey öğrenin. Ayrıca başarıya çıkan asansör yok. İllaki merdivenleri çıkmak zorundasınız. Türkiye'de nasıl başladığınız değil nasıl bitirdiğiniz önemli. Örneğin bize, lig başlamadan 'düşecek iki takımdan biri' deniyordu. Beşinci hafta 'bu takım bu lige uymuyor' dendi. Onuncu hafta ise 'Antalyaspor çok güzel top oynuyor' dediler. Bu nedenle

öncelikle sabretmeyi öğrenin" dedi.

Konuşmasında bir öğrencinin 'Ziraat Türkiye Kupası'nda finale çıkabilecek miyiz?' şeklindeki sorusu karşısında ise Özdilek, "Antalyaspor'da fırtınalı günler yaşadık. Geçtiğimiz yıl ligde kalmamız son maçta kesinleşti. Bu yıl geçtiğimiz yıldan iyi bir konumda olmayı ve ligi daha üst sıralarda bitirmeyi amaçladık. Şuan için hem konumumuz itibariyle hem de puan bakımından hedefimiz doğrultusunda gidiyoruz. Hayalci bir insan değilim ama Trabzonspor'u yenip finale çıkabilmek için son dakikaya kadar mücadele

edeceğiz. Biz ekip olarak inandık. İnşallah finale çıkarız" diye cevap verdi.

Zor bir meslek yaptıklarını söyleyen Özdilek, "İşimiz insanlarla uğraşmak. İnsanlar makine değil. Bir insanı çekiçle düzeltemezsiniz. Dolayısıyla davranışlarınıza, hareketinize, sözlerine dikkat etmek zorundasınız. Her şeyi 'ben bilirim' demek işin kolayına kaçmak demektir. Çünkü yaşınız kaç olursa olsun hayatta her gün bir şeyler öğreniyorsunuz. 'Ben her şeyi biliyorum' dediğiniz an yaşlanmaya başladığınız andır. Onun için eğitime ve bilgiye açık olacaksınız" dedi.

"Hedefimiz olan başarıya giderken bilmeniz gereken en önemli şey insanlarla nasıl baş edeceğinizdir" diyen Özdilek, "Bizim işimiz sporcuyla medyayla iletişim. Bu iletişimi çok sağlıklı yapamazsanız yaptığınız işte çok fazla yukarılara çıkma şansınız yok. Türkiye'de nasıl başladığınız önemli değil, nasıl bitirdiğiniz önemlidir gerçeği var. Her zaman başarılı olma şansınız yok. Oyuncularıma söylediğim tek şey galibiyette çok sevinmeyeceğimiz, mağlubiyette de çok üzülmeyeceğiz. Başarı için biraz zamana

biraz istikrara biraz da sabra ihtiyaç var. Dolayısıyla bir anda her şeyi değiştiremiyorsunuz. Çünkü insanlar Dünya'yı değiştirmeye çalışıyor ancak kendini değiştirmeye çalışmıyor. Özellikle taraftarların biraz sabırlı olması gerekiyor" dedi.

Bir öğrencinin 'Antalyaspor'da görev yaptığınız sürece neden alt yapıdan Antalyalı oyuncu takıma kazandırılmadı' sorusuna Özdilek, "Geçen yıl ligde kalma mücadelesi içerisinde alt yapı ile fazla ilgilenemedim. Musa Nizam'ı alt yapıdan A takıma çıkarttık. Hatta ilk forma giydiği karşılaşma Bobo ve Nobre'ye karşı Beşiktaş maçıydı. Alt yapıdan birkaç oyuncu getirdik ama A takımı kalitesinde olmadıkları için forma giyemediler. Bu sene alt yapıya daha fazla zaman ayırdım. Özellikle 14-15 yaş grubundan çok

ümitliyim. Alt yapıda önemli başarılarımız var. Tabi bu başarılar onlara verilen imkanlarla daha da büyüyecektir. Alt yapı sporcuları Antalya'da nerde boş saha varsa orada antrenman yapıyorlar. Türkiye'de bir çok kulübün çok güzel tesisleri olmasına rağmen Antalyaspor'da yetersiz tesisler var. Bu çocuklara ne kadar çok imkan verirsek onlar da o kadar başarılı olacaktır" şeklinde yanıt verdi.