Antalya, bir trajediden doğan insanlığa tanık oldu. Önce bir otobüsün sonra da arkadan gelen bir aracın çarptığı kimliği belirlenemeyen gence, onu daha önce hiç görmemiş iki anne sahip çıktı. Üstelik bunlardan biri, gence çarpan araba sürücüsünün eşi... Diğeri de arkadaşı. Herşey, Aksu ilçesinde 30 Ağustos 2008'de yaşanan bir kaza ile başladı. Otobüsün çarpması sonucu savrulan 18 yaşlarındaki gence, arkadan gelen Ramazan Yıkmaz'ın kullandığı otomobil de çarptı. Ağır yaralı genç hemen Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı.

DOKTORLAR 'ÖLÜR' DEDİ
Sürücü Ramazan Yıkmaz bir gece nezarethanede kaldıktan sonra serbest bırakıldı. Doktorlar, kafasından darbe alarak travma geçiren ve kalçası kırılan genç için "Yüzde 99 ölür" diyordu. Beyin ve kalça ameliyatı geçiren, dalağı alınan gencin kimliği ise belirlenemedi. Handan Yıkmaz ve arkadaşı Gülsüm Kabadayı işte bu nokta da devreye girdi. Yaşam savaşı veren kimsesiz gencin dramı karşısında kayıtsız kalamayan iki kadın, gence annelik etmeye başladı. Verilen mücadelenin simgesi olsun diye de "Umut" adını verdiler.

GECE GÜNDÜZ NÖBET...
İki kadın, yaklaşık 3 ay kaldığı yoğun bakımda 4 gün çıkan Umut'u midesine takılan tüple besliyor, altını temizliyor. Handan Hanım gündüzleri, Gülsüm Kabadayı ise geceleri nöbet tutuyor Umut'un başında. Handan Yıkmaz gibi 3 çocuk annesi olan Gülsüm Hanım hastanede gence bakarken, evdeki çocuklarının bakımını ise kocası üstleniyor. Polis ve jandarma Umut'un ailesini belirlemek için aralıksız çalışıyor. İki kadının tek duası ise, önce bilincinin açılması ardından da ailesine kavuşup eski sağlıklı günlerine kavuşması.

Umut'u da kendi oğlumuz gibi sevdik

Gazetelere ilan verdiğini ancak bir türlü aileye ulaşamadıklarını belirten Handan Yıkmaz şunları anlattı, "Onu oğlum gibi sevdim. Yaşaması için dileğimiz kabul oldu. Şimdi de ailesinin bulunmasını istiyoruz" diyor. Gülsüm Kabadayı ise "Biz de anneyiz" diyor ve ekliyor: "Onu çocuğum gibi gördüm. Konuşamıyor, gülmüyor, tepki vermiyor. Ama iki gündür Handan hanımla benim sesimizi tanıdığı için bize doğru bakıyor." Doktorları ise, Umut'un hayati tehlikeyi atlattığını belirterek şu bilgileri veriyor: "Şu anda hiçbir yerini hareket ettiremiyor. Bundan sonra fizik tedavisi sürecek. Kafatasının bir kısmı alındı. Ailesi bulunursa taburcu edip ailesine teslim edeceğiz. Ancak ailesi bulunamazsa Sosyal Hizmet Müdürlüğü'ne teslim edeceğiz. Düzelme ihtimali var."

Sabah

Yayın Tarihi : 23 Kasım 2008 Pazar 11:14:29