Çok sayıda Samandağlı çiftçi zararına satış yaptığını öne sürerek yüzlerce kilo mandalinayı caddeye dökdü… Samandağ, dün ilginç bir eyleme ev sahipliği yaptı. İlçenin merkezinde toplanan çok sayıda çiftçi, zararına satış yaptıklarını, fiyatların maliyetin altına düştüğünü söyledi ve tonlarca mandalinayı cadde ortasına döktü. Çevre esnafının da destek verdiği... protesto eyleminde çiftçiler cadde üzerine döktükleri mandalinaları ayaklarıyla ezdi ve hükümet aleyhine sloganlar attı...

Kamacı: Çiftçilerimiz ve ziraatimiz yok edilmeğe çalışılıyor… Oytun alanında düzenlenen protesto eyleminde bir basın açıklaması yapan Samandağ Ziraat Odası Başkanı Selim Kamacı, binbir emekle yetiştirdikleri, doğal afetlerden korumaya çalıştıkları ürünlerinin her geçen gün daha düşük fiyatlarla satıldığını, geçen yıl sebzenin bu yıl narenciyenin tarlada çürüme ile karşı karşıya kaldığını söyledi ve “Bu yıl hiçbir mandalina üreticisi masrafını karşılayamamış, zarara uğramış fiyatlar maliyetinin altına gerilemiş durumdadır. Üreticilerimiz 100 bin liraya alıcı bulamayan narenciyeyi bahçeden, ağaçtan temizleyebilmek için dahi ek masraf koymak zorunda kalmıştır. Dolayısı ile işçi çalışabilecek iş bulamaz duruma gelmiştir” dedi. Kamacı, her geçen gün zamlanan gübre, zirai ilaç, mazot, elektrik ve benzeri girdi fiyatları yüzünden yoksullaşan ve üretemez hale gelen çiftçilerin ve ziraatın yok edilmeğe çalışıldığını, dışa bağımlı hale getirme senaryoları ile karşı karşıya bırakıldıklarını ifade etti ve şunlara değindi: “Bu durum geçmiş hükümetlerin şuanda AKP hükümetinin uyguladığı yanlış politikalar sonucu oluşmuştur. Yıllardır Ekenomiyi İMF, Dünya ticaret örgütü dünya bankasının direktifleri ile yürütülen hükümetler önceki yıllarda şeker pancarı, tütün üreticilerini bu yılda üzüm, pamuk, narenciye ve et üreticilerini hedef almıştır. Çiftçilerimize ödemesi gereken ve yok denecek kadar az olan desteklemeler ödenmemektedir. Ziraat Bankası çiftçinin bankası olmaktan çıkmış faizcilik yapıyor. Daha önce ihracata verilen destek % 60 oranında düşürülmüştür. Bu ve benzeri politikalar ürünlerimizin tarlada çürümesine sebep olmuştur. Hortumcuların ve yolsuzlukların üzerine gittiğini göstermeye çalışan hükümet vatandaşlarını üretime teşvik etmek yerine, lüks tüketime teşvik ederek başka ülkelerin ürünlerini ülkemizde pazarlanmasını sağlamakta ve çiftçinin üreticinin emeğine alın terine göz dikmektedir. Geçmiş hükümetlerin yürüdüğü yolda ilerleyen hükümet doğal afetlere, kemer sıkmaya, fakirliğe, zamlara göğüs gererek üreten çiftçisinin, üreticisinin üzerine bir AFET gibi gelmekte, üstelik mazot, gübre pahalı diyen çiftçisini azarlamaktadır. Vatandaşlık görevini en iyi şekilde uygulayan tarlaları terimiz ile sulayan biz çiftçiler AKP’nin üzerimize gelen ve bizi bitirmeğe yönelik AFETİNE hayır diyoruz. Atatürk: kalkınmanın temeli siraattir.. Köylü medeniyetin efendisidir. Sözleri ile ülkemizin geleceği için ziraatin ne kadar önemli olduğunu vurguladığını hatırlatırız. Dünya ve Avrupa ülkelerinin göz önünde Türkiye yi ön plana çıkaran biz çiftçiler, üreticiler olarak hükümete sesleniyoruz. İMF Dünya ticareti örgütü-Dünya Bankası 3 cü dünya ülkelerinin tarımını bitirmeğe, Dünyadaki Tarımı kendi tekelleri altında bulundurmaya yönelik politikalar uygulayarak dünyaya ve dolayısı ile ülkemize yaptırımlar uygulayabilme düşüncesindeler. Tavizci politikalar bizi üretebildiğimiz ve ihrac edebileceğimiz ürünleri dahi ithal eder duruma getirmiştir.”