Danıştay 13. Dairesi, TEKSİF Şube Başkanı Sadık Kaya’nın Isparta Sümerhalı Fabrikası ve arazisinin Sağlık Bakanlığı’na tahsis edilmek üzere Maliye Hazinesi ilişkin yürütmenin durdurulması istemiyle açtığı davada yürütmenin devamı kararı verdi

Sadık Kaya, 12 Şubat 2009 tarihinde Ankara Barosu avukatları Tezcan Çakır ve Tayyar Selçuk aracılığıyla Danıştay’a götürdüğü dosyada, Sümer Halıcılık ve El Sanatları Ticaret A.Ş’ye ait üretimi durdurulan Isparta Halı Fabrikası’nın kullanımındaki 120 bin 468 metrekare arazi ve üzerindeki taşınmazların sağlık kampusu yapılmak şartıyla Sağlık Bakanlığı’na tahsis edilmek üzere Hazine’ye devrine ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun (ÖYK) 28 Kasım 2008 tarihli kararının iptali ve yürütmenin durdurulmasını istedi.

Dosyayı görüşen Danıştay 13. Dairesi, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’ndan savunma istedi. Kurumun Vekil Avukatı Fadime Yıldız tarafından 4 Mayıs 2009 tarihinde savunma mahkemeye verildi. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın dava konusunun usule uygun olmadığına ilişkin gerekçelerinde şunlara yer verdi:

“Dava konusu işlem ile davacının ihlal edilmiş herhangi bir menfaati bulunmamaktadır. TEKSİF işçilerinin de ihlal edilmiş herhangi bir menfaati yoktur. ÖYK kararı 28.11 2008 tarihlidir. Dava dilekçesi 10.02.2009 tarihlidir. Süresinde açılmayan dava reddedilir. Türkiye’nin el dokuması halı ve kilim üretimi 2000’li yıllara kadar ortalama 2.5 milyon metrekare iken, bu miktar artan ucuz ithalatın getirdiği haksız rekabet nedeniyle giderek hızla düşüş göstermiştir. Türkiye’de 2000’li yıllarda 350 bin civarında halı dokuyucusu istihdam alanında bulunuyordu. Bilinen sektörde 2007yılı itibariyle bu sayının 75 bin civarına düştü. Aynı şekilde sektörün sağladığı katma değerde 220 milyon dolar seviyesinden 80 milyon dolara seviyesine geriledi. Ülkemizde mevcut tezgah kapasitesinin 2007 yılı itibariyle 120 bin civarındadır. Bu kapasitenin bugünlerde yüzde 30’u kullanılmaktadır. Sümerhalı’nın eski teknolojiye sahip olduğu düşünülmektedir.”

Özeleştirme İdaresi Başkanlığı, bu gerekçelere dayanarak yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verilmesini istedi. 8 Haziran 2009 tarihinde kararın veren Danıştay 3. Dairesi, Sadık Kaya’nın yürütmenin durdurulması istemini reddetti. Yüksek mahkeme bu kararını 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinde öngörülen koşulların bulunmamasına bağladı.

ATATÜRK’ÜN HEDİYESİ SAHİPSİZ BIRAKILDI

Mahkemenin kararıyla Sümerhalı için umutların tükendiğini belirten Sadık Kaya, “Türkiye’ye Uzakdoğu ülkelerinden gelen ucuz ve taklit halıların iç piyasada pazar bulması ve haksız rekabete yol açması Sümerhalı’nın suçu değil hükümetlerin yanlış politikasıdır” dedi.

Sümerhalı’nın teknolojisinin mevcut teknolojinin en yenisi olduğunu vurgulayan Kaya, Teşvik Yasası’nda bile Doğu ve Güneydoğu’ya birçok imkanlar sağlayan hükümetin, Sümerhalı’nın buralardaki yatırımını görmezlikten geldiğini söyledi. Kaya, “Atatürk’ün kurduğu Sümerhalı Fabrikası sahipsiz bırakılmıştır” şeklinde konuştu.

İHA

Yayın Tarihi : 15 Temmuz 2009 Çarşamba 10:21:05