Fakir insanları özellikle kadınları korumayı ve onların iş hayatına girmelerine yardımcı olmayı amaç edinen ve dünyada 175 ülkede uygulanan Mikrokredi Projesi, Isparta'da hayata geçti.

2011 yılına kadar tüm Türkiye'de uygulamaya konulması hedeflenen proje, kişilere kendi işlerini kurmada mikro ölçekli sermaye yardımlarında bulunuyor.
2003 yılında Diyarbakır'da başlatılan ve diğer illerde de uygulamaya konulan Mikrokredi Projesi'nin uygulandığı 31. kent Isparta oldu. Bugün İl Genel Meclisi Toplantı Salonu'nda yapılan mikro kredi sözleşmesini Vali Ali Haydar Öner ile projenin Türkiye'de yürütülmesini sağlayan Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı Prof.Dr. Aziz Akgül arasında imzalandı. Protokol törenine AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve eski İçişleri Bakanı Abudülkadir Aksu da katıldı.

KİMSEYE AVUÇ AÇTIRMAYALIM
Protokol öncesi yoksul kadınlara verilen mikro krediye yönelik bilgi veren Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı Aziz Akgül, amaçlarının kimseye avuç açtırmadan yoksula iş imkanı sağlayacak finans temini etmek olduğunu söyledi.
Isparta'nın mikro kredinin uygulandığı 31'inci il olduğunu anlatan Akgül, sözlerine şöyle devam etti: "Açılan mikro kredi şubesi ile de 41 şubeye ulaştık. 2003 yılından bu yana 23 bin kişiye 25 milyon TL kredi vererek gelir getirici projeler gerçekleştirildi. Bu işin esas uygulayıcısı valiler. Kredi küçük bir sermayedir, biz insanların başka birisine avuç açmadan, gelir getirici bir faaliyetle kendi ayakları üzerinde durmalarını, küçük bir işyeri ile başladıkları ticaretlerinde ileride ihracat
yapabilecekleri seviyeye gelmelerini sağlıyoruz."
Türkiye'de insanlara ortalama 350 dolar kredi verdiklerini anlatan Akgül, şunları söyledi: "Bu kredide teminat kefalet, icra yok. Tamamen güvene dayanan bir sistem ve kredinin geri dönüşü yüzde 100. Bu uygulamanın temel noktası insanlara verilen önemdir. Asla onlara avuç açtırmamalıyız. Tabii ki hibe yardımları sürecek üretim yapamayacak yaşlı, engelli ve hastalara hibe vermemiz gerekiyor."
150 BİN TL KAYNAK AKTARILDI
Uygulamanın Isparta'da bir an önce başlatılmasının mimarı olan Vali Ali Haydar Öner, insanlara balık tutmayı öğretmek için onlara olta ve iğnenin de verilmesi gerektiğini söyledi.
Mikro kredinin en büyük özelliğinin tüketime değil üretime yönelik olması olduğunu anlatan Vali Öner, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çünkü kadınların üretkenliklerini ortaya koyuyor. Yoksula balık vermek yerine tutmasını öğretmek eksik bir söz. Balık tutabilmesi için kayık, ağ, serpme, olta, iğne lazım. İşte bu kredi balık tutmanın imkanlarını sağlıyor. Kredi hanımlar arasında dayanışmayı güçlendiriyor, soysal dayanışma, ortak sorumluk duygusunu sağlıyor. Denize atılan taş miktarı burada kazanılan gelirler
gün geçtikçe artıyor. Kredi evin hanımına veriliyor. Çünkü yardım alan erkek içkiye, sigaraya günlük yaşamına bu parayı harcıyor. Oysa kadın, öncelikle sofrasını çocuklarını düşünüyor."
Vali Öner, kredi için İl Genel Meclisi'nin 150 bin TL kaynak aktardığını belirterek destek sağlayan herkese teşekkür etti.

AKSU HÜKÜMETİN SOSYAL POLİTİKALARINI ÖVDÜ
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı İçişleri eski Bakanı Abdülkadir Aksu, hükümetin sosyal politikalarını övdü. Aksu, eskiden fakir geldiğinde bunun sıkıntısını nasıl giderelim diye kara kara düşündüklerini belirterek en sonunda sözünün geçtiği bir zengine göndererek ilaç parası ya da yol parasını temin etmeye çalıştıklarını söyledi.
İş adamlarından sosyal projelere katkı sağlamasını beklediklerini anlatan Aksu, şöyle konuştu: "Yoksula sahip olmazsanız saksıdaki ağaç gibi olur, bakarsanız ormandaki ağaç gibi olur. Girişimcilik ruhunun geliştirilmesini ve üretime katkısını sağlıyoruz."
Ekonomik politikaların sosyal politikalarla desteklenmesi gerektiği belirten Aksu, şunları söyledi: "Bunun için yoksullukla, işsizlikle mücadele etmeniz gerekiyor. Bugün mevcut bankacılık sisteminde yoksulun kredi alması çok zor. Burada alınan küçük kredilerle kadınlarımız onurlu bir girişimci olarak aile ve ülke ekonomisine katkıda bulunuyor. Biz bu krediyi ailenin direği olan hanımlara yatırıyoruz. Mikro kredi uygulaması bizim hükümetimizin sosyal projeleriyle uyum sağlamaktadır. Bizim devletimiz sosyal bir devlettir. Geçmişte ilaç parası, yol parası olmayanların ihtiyacını hatırımızın geçtiği işadamlarına söyleyerek karşılıyorduk. Daha sonra Turgut Özal döneminde SYDV kuruldu. Fon tahsisinden sonra evleri ziyaret ederek fakirleri, yaşlıları tespit etmeye başladık. Yemek, eğitim, gıda, aş evleri kurulmaya başladı."

FONUN KAYNAKLARI ARTIRILDI
Bazı kesimlerin bu yapılanları eleştirdiğine dikkat çeken Aksu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bazıları bizi eleştiriyor. 'siz dilencilik kültürünü aşılıyorsunuz, balık veriyorsunuz tutmasını öğretin' diyorlar. Tamam ama yaşlıyı, yatalak hastayı siz kaldırıp üretime katamazsınız. Yatalak hastanın ilaç masrafı, çocuğu varsa kırtasiye masrafı oluyor. İlacını muhafaza etmesi için buzdolabı lazımsa onu da temin ettik."

Özal döneminden sonra vakfın kullanımının amacından saptığını anlatan Aksu, şunları söyledi: "Fon kullanımı kaynakları azaldı. Biz iktidara geldikten sonra kaynakları artırdık. Daha amacına dönük uygulanamaya başladı. Artık çalışmalar daha titiz yürütülüyor. Yoksul aileler tespit ediliyor."

27 KADIN YARARLANACAK
Konuşmaların ardından Vali Öner ile Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı Aziz Akgül, mikro kredi protokol sözleşmesini imzaladı. 150 bin TL'lik çek Akgül'e teslim edildi. Ardından projeden ilk etapta yararlanacak 27 kadına çiçek takdim edildi. Son olarak Aksu ve beraberindekiler Özel İdare binasındaki mikro kredi şubesinin açılışını gerçekleştirdi.

iha

Yayın Tarihi : 9 Nisan 2009 Perşembe 15:58:53