4
Mayıs
2024
Cumartesi
AĞRI

Ağrı Dağı Üniversitesi'nin ismi

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, iktidara geldikleri günden bu yana yandaş kavramını esas alarak hiç kimsenin ismini okullara vermediklerini belirtti.

Devletin yaptırdığı bir okula Başbakan'ın bile isminin verilemeyeceğini vurgulayan Çelik, "5 yıldır Milli Eğitim Bakanıyım, isminin bir köy okuluna bile verilmesine müsaade etmedim" dedi.


TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda Ağrı Dağı Üniversitesi'nin isminin Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak değiştirilmesini öngören 'Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın görüşmeleri sırasında zaman zaman tartışmalar yaşandı. CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, yapılan hayrın karşılığında bir ön şart varsa hayırseverlik kavramının yeniden yorumlanmasına ihtiyaç olduğunu söyledi. Daha önce de bazı işadamlarının üniversitelerin yapılmasına büyük katkıları olduğunu ancak bu işadamlarının üniversitelere isimlerinin verilmesini istemediğini anlatan Serter, devletin üniversitelerine sadece para verenlerin isimlerinin verilmeye başlanması ve özel şahıs isimli üniversitelerin açılmasının Türk yükseköğretim geleneklerine aykırı olduğunu ifade etti. Bu isimli bir üniversitenin diplomalarının gelecekte uluslararası alanda sorunlar yaşanmasına neden olacağını ileri süren Serter, Amerika ve Avrupa'da vakıf üniversiteleri dışında işadamlarının ismiyle kurulan bir üniversite bulunmadığını söyledi. Paranın tek değer olarak ortaya konulmasının yanlış olacağını dile getiren Serter, "Para desteğiyle bir üniversiteye bir işadamının isminin verilmesi, Türkiye'deki değer yargılarında bir çarpılma olduğunu ortaya koyuyor. Bir binaya, bir kongre merkezine ismini verelim ama bir üniversiteye bir işadamının ismini vermeyelim" dedi.

Bunun tek istisnasının Abant İzzet Baysal Üniversitesi olduğunu dile getiren Serter, bu üniversitenin de vakıf destekli bir üniversite olduğunu hatırlattı.

İNCE: "PUROYA, VİSKİYE 'ÜNİVERSİTE YAPMA' VERGİSİ GETİRELİM"


CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce ise, İbrahim Çeçen'i hiç tanımadığını ancak bir mantığa karşı olduğunu söyledi. "Bir şeref madalyası verebiliriz. Kendisine Devlet Üstün Hizmet Madalyası verebiliriz, Meclis'in en üst bir beratını verebiliriz ama bir üniversiteye isminin verilmesini yanlış buluyorum" diye konuşan İnce, 'bas parayı, değiştir tabelayı' uygulamasının bir tüccar siyaset anlayışının ürünü olduğunu dile getirdi.


TBMM'de milletvekillerinin odalarının taşınacağı bir bina yapıldığına, Çankaya Köşkü'nün restore edildiğine işaret eden İnce, "O zaman bunları bir işadamına verelim, Ahmet Öztürk Milletvekili Odaları olsun. Ali Demir Çankaya Köşkü olur mu? Bu yol açılırsa bunun sonunu alamazsınız" şeklinde konuştu.


İnce, üniversiteler için ihtiyaç duyulan paranın, elmas, pırlanta, yakut gibi mücevherlere uygulanan KDV'nin yüzde 0'dan yüzde 18'e yükseltilerek karşılanmasını, puroya, viskiye, lüks otomobillere 'üniversite yapma vergisi' getirilmesini önerdi.


CHP Sinop Milletvekili Engin Altay da, bir üniversiteye yaşayan bir kişinin isminin verilmesinin doğru olmadığını kaydetti. Üniversiteye ismi verilen kişinin ileride başına kötü bir hal gelebileceğini, toplumun genel ahlak kuralları içinde kabul görmeyen bir durumla karşı karşıya kalabileceğini anlatan Altay, "O zaman bu ismi silecek miyiz? Çok hayırsever, zengin işadamlarının cezaevlerine düştüğünü biliyoruz" diye konuştu.


Altay, işadamının isminin üniversiteye öldükten sonra verilebileceğini, protokolün bu yönde yapılabileceğini ifade etti.

BAKAN ÇELİK: "GÜNÜN BİRİNDE BİR ŞEY YAPARSA YAKLAŞIMI HUKUKUN GENEL İLKELERİNE AYKIRI"


Görüşmelerin sonunda milletvekillerinin eleştirilerini cevaplayan Milli Eğitim Bakanı Çelik, hayırseverlikte gösteri olmayacağını, işadamlarının hiç ismini zikretmeden de hayır yapabileceklerini, bazı hayırseverlerin ise isminin kullanılmasını isteyebileceğini belirtti. "Marifet iltifata tabidir" diyen Çelik, bir işadamının isminin bir liseye verilmesi ile bir üniversiteye verilmesinin mantık olarak farklılık göstermeyeceğini vurguladı. Bakan Çelik, şunları söyledi:
"Bunlar saygın insanlardır. 'Günün birinde yanlış bir şey yaparsa' yaklaşımı hukukun genel prensiplerine aykırıdır. İnsanlar çocuklarına ileride sevgi dolu olması için Sevgi ismini verirler, yiğit olması için Yiğit ismini verirler. Binlerce devlet adamının ismi, devletin parasıyla yapılan okullara verilmiş. Bunlar arasında bakanlar, valiler, kaymakamlar var. İktidara geldiğimizden bu yana yandaş kavramını esas alarak hiç kimsenin ismini okullara vermedik. Ya Türk büyüklerinin ya da okulu yaptıran hayırseverlerin isimlerini verdik."

BAKAN ÇELİK: "SÜLEYMAN DEMİREL YANLIŞ BİR ŞEY YAPARSA BU İSMİ NE YAPARIZ DİYE DÜŞÜNEBİLİR MİYİZ?"


Göreve geldiğinde bir genelge yayınladığını ve devlet parasıyla yapılan okullara vali, kaymakam, milletvekili ya da Başbakan'ın isminin verilmeyeceğini söylediğini hatırlatan Çelik, 5 yıllık Milli Eğitim Bakanlığı yaptığını, kendi isminin bir köy okuluna verilmesine bile müsaade etmediğini anlattı. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in adını taşıyan bir üniversite bulunduğunu ifade eden Çelik, "G A' VERGİSİ GETİRELİM" ünün birinde Süleyman Demirel yanlış bir şey yaparsa biz bu ismi ne yaparız diye düşünebilir miyiz?" şeklinde konuştu.

Bundan önce uygunsuz işlere karışanların ismini taşıyan okulların isimlerini değiştirdiklerini anlatan Çelik, "Eğerle meğerle devlet yönetilmez, siyaset yapılmaz" dedi.


Parayı tek değer olarak kabul etmenin söz konusu olmadığını vurgulayan Bakan Çelik, İzzet Baysal adını diplomasında taşıyan çocukların bundan bir rahatsızlık duyduğuna tanık olmadığını söyledi. Önemli olanın verilen eğitimin kalitesi olduğunu vurgulayan Çelik, bir üniversiteye bir kişinin adının verilmesine ilişkin kriteri de açıkladı. Bakan Çelik, "Eğer bir hayırsever, kampüsün hepsini yapacağım diyorsa onun adını verirsiniz. Fakülteyi yaparsa fakültenin, yurdu yaparsa yurdun adını verirsiniz" diye konuştu.


Bakan Çelik, teknik üniversitelerin kapatılmasının bugüne kadar hiç akıllarından geçmediğini açıkladı. Buradan mezun olan öğrencilerin teknik öğretmen olduğunu anlatan Çelik, iş bulamamaları halinde bunların sorunlar yaşadığını bildirdi. Çelik, bunların yeniden yapılandırılması gerektiğini ifade etti.


AK Parti iktidara geldiğinde 2 bin 820 okulda bilgi teknolojileri sınıfının bulunduğunu hatırlatan Çelik, bugün köy okulları da dahil Türkiye'deki 60 bin okulda bilgi teknolojileri sınıfının bulunduğunu ifade etti.

Önceki haber

Ağrı Dağı Üniversitesi'nin isminin Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak değiştirilmesine ilişkin kanun tasarısı, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda kabul edildi. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, işadamı İbrahim Çeçen'in üst limiti 100 milyon dolar olan bir harcamayla üniversitenin kampüsünü yapmayı taahhüt ettiğini söyledi.


TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu, 'Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nı görüşmek üzere AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Sağlam başkanlığında toplandı. Ağrı Dağı Üniversitesi'nin isminin Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak değiştirilmesini öngören tasarının görüşmelerine Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de katıldı. Komisyon üyelerine tasarıyla ilgili bilgi veren Çelik, 22. yasama döneminde 32 yeni üniversite kurulduğunu hatırlatarak, bu üniversitelerin şu anda şekillenme aşamasında olduğunu ifade etti. Fiziki altyapı ve insan kaynakları açısından bu üniversitelerin desteklenmesi ve güçlendirilmesi gerektiğini dile getiren Bakan Çelik, bunun için bir taraftan kamu kaynaklarının kullanılması, bir taraftan da özel sektörden destek alınması gerektiğini bildirdi.


Eğitime Yüzde 100 Destek Kampanyası çerçevesinde geçmişte ilk ve orta öğretimde sağlanan başarıyı yüksek öğretimde de yaygınlaştırmayı amaçladıklarını ifade eden Çelik, bazı hayırsever işadamlarının üniversitelerin kampüslerini yaptıklarına işaret etti. Ahmet Eren isimli işadamının Bitlis Üniversitesi'nin kampüsünün tamamını yapmaya söz verdiğini kaydeden Çelik, bu üniversiteye Bitlis Eren Üniversitesi ismi verildiğini anlattı. Ağrı'ya üniversite kurulmadan önce İbrahim Çeçen'in isminin verilmesi halinde kampüsün tamamını kendisinin yapacağını taahhüt ettiğini dile getiren Çelik, Çeçen'le bir protokol imzaladıklarını belirtti. Bakan Çelik, isminin üniversiteye verilmesi şartıyla İbrahim Çeçen'in üst limiti 100 milyon dolar olan bir harcamayla üniversitesinin kampüsünün tamamını yapacağını bildirdi.


Bakan Çelik, 8. 5 Yıllık Kalkınma Planı'nda 2005 yılında okullaşma oranının yüzde 37.3'e ulaşmasının öngörüldüğüne işaret ederek, 2006-2007 öğretim yılında okullaşma oranının ancak yüzde 36.9 seviyesinde gerçekleştiğini dile getirdi. Şu anda 8. 5 Yıllık Kalkınma Planı hedefine dahi ulaşılamadığını anlatan Çelik, neden yeni üniversitelerin açıldığını soran kesimleri de eleştirdi. Bakan Çelik, 9. Kalkınma Planı'nda ise 2013'te okullaşma oranının yüzde 48'e ulaşmasının öngörüldüğünü kaydederek, bu hedefe ulaşmak için okullaşma oranını yüzde 12 oranında artırmaları gerektiğini söyledi. Türkiye'de üniversitesi olmayan sadece 9 il kaldığını belirten Çelik, bu illerde de üniversite kurulduğunda 81 ilin tamamında üniversite kurulmuş olacağını açıkladı. Yeni üniversitelerin bir anda bir İstanbul Üniversitesi, ODTÜ, Hacettepe Üniversitesi imkan ve şartlarına sahip olmasının mümkün olmadığını vurgulayan Çelik, yeni bir üniversite kurmanın, yeni bir fidan dikmek anlamına geldiğini, bu fidanı korumak ve büyütmek zorunda olduklarını ifade etti.


Maliye Bakanlığı'nın bu yıl üniversitelere 3 bin öğretim görevlisi kadrosu tahsis ettiğine işaret eden Bakan Çelik, bu rakamı Başbakan Erdoğan'ın girişimiyle 5 bine çıkardıklarını anlattı. Yeni üniversite kurulan bazı illerde kampüs konusunda sıkıntılar yaşandığına dikkat çeken Çelik, önümüzdeki süreçte bu çalışmaları hızlandıracaklarını söyledi. Üniversitelerde bir kampüs alanı oluşturulmasına özen gösterdiklerini kaydeden Çelik, üniversitelerin dağınıklıktan kurtarılması gerektiğini vurguladı.


Görüşmelerin ardından CHP'li komisyon üyelerinin itiraz ettiği Ağrı Dağı Üniversitesi'nin isminin Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak değiştirilmesini öngören tasarı, komisyonda kabul edildi. Milli Eğitim Bakanı Çelik, tasarının kanunlaşmasının ardından üniversitenin kampüsünde yapım çalışmalarının başlayacağını bildirdi. Tasarının önümüzdeki günlerde TBMM Genel Kurulu'nun gündemine gelmesi bekleniyor.

iha
Yayın Tarihi : 11 Ocak 2008 Cuma 11:33:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
EREN PATNOSLU IP: 88.231.165.xxx Tarih : 11.01.2008 19:03:17

Bencede üniversiye Ağrı Dağı adını taşımalı biz eğer ağrıda yaşıyosak yaşadığımız yerin adıyla anılmak ve öğrenim görmek isteriz. unutmayın verilen para devletin vergilerinin eseri olcak o para üniversiteye harcanmasa devletimizin kasasına gircek yani sonuç ne olursa olsun ben bu ülkenin vatandaşı ve ağrıda yaşayan biri olarak Ağrı isminin verilmesini istiyorum


akin IP: 84.178.200.xxx Tarih : 12.01.2008 21:04:48

bugune kadar nerdeydin devlet bu üniversite yilardir neden yapilmadi yapan kisinin adinin verilmesinden yanayim agri dagi bu üniversiteyi yapmadigina göre hayir sever is adamimizi tebrik ederim bir haber programinda irkata kerkutle irakin baska yerlerini kiyasladiklarina sahit oldum bende bir agrili ve dogunun ve günney dogunun yapilanmasini yakindan takip eden biri olarak aramizda bir fark yok kerkütü örnek gösterirken doguyla batiyi türkiyeyi kiyasla ha orda bi avuc türk var diye bütün bunlar ,