Vali seçim olaylarını değerlendirdi

Ağrı'da seçim sürecinde meydana gelen olayları değerlendiren Vali Mehmet Çetin, hak aramanın yolunun sokakta toplanıp, esnafın, tüccarın camını kırmaktan geçmediğini söyledi.

Ağrı'da yerel seçimler sonrası pazartesi gününden itibaren çıkan olaylarla ilgili basın toplantısı düzenleyen Vali Mehmet Çetin, seçimlerin Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) aldığı kararlar, koyduğu kurallar çerçevesinde, yine seçim kurullarının gözetiminde, denetiminde takibinde yapıldığını söyledi. YSK'nın aldığı kararlar ve koyduğu kuralların herkes için bağlayıcı olduğunu anlatan Vali Çetin "İdare olarak bize düşen görevler bu kararlar içerisinde, konulan görevler içerisinde, bize verilen görev, idareye verilen görevlerin titizlikle yerine getirilmesidir" dedi.

İdarenin görevinin halkın hür iradesiyle sandık başına gitmesini sağlamak olduğunu söyleyen Vali Çetin "Bu açıdan bakıldığında ilimizde seçim öncesi ve seçim günü gerçekten huzurlu ve güvenli bir ortam da halkımızın oyunu kullanması temin edilmiş sağlanmıştır. Seçim öncesinde ilimizde, ilimiz genelinde hiçbir olay, asayişe müessir olay veya seçimi, seçim sonucunu etkileyecek hiçbir olay meydana gelmemiştir. Keza seçim günü Patnos ilçemizde üzücü ama ölümcül olmayan iki yaralama olayı meydana gelmiştir. Seçimi bu şekilde, huzurlu ve güvenli bir ortamda atlatmanın halkımızın hür iradesinin seçim sandıklarına yansımasını sağlamanın ve bunu seçim kurullarıyla birlikte dayanışma içerisinde çalışarak kolluk kuvvetlerimizle, ilçelerde kaymakamlarımızla birlikte sağlamanın huzurunu yaşarken maalesef ilimizde, il merkezinde üzücü olaylar meydana gelmiştir. Şunun altını çizerek belirtmek isterim. Ülkemizde en güvenli, huzurlu ortamda ve en şaibesiz şekilde seçim yapılan illerden birisi Ağrı ilidir. Bunu özellikle vurguluyorum. Bu benim kişisel kanaatim değildir. Bu benim seçim kurulunun başkan ve üyeleriyle bütün kolluk kuvvetleriyle yaptığımız değerlendirme sonucunda vardığımız noktadır. Bu kadar demokratik sistemin işleyişi için olumlu bir zemini, güvenli bir ortamı kolluk kuvvetlerimizle, mesai arkadaşlarımızla birlikte sağladık. Halkımızın hür iradesini etkileyecek en ufak bir olay, etki, fiil meydana gelmemişken ve bu konuda alınan tedbirlerin başarıyla uygulanması sağlanmışken seçim sonrasında il merkezinde belediye başkanlığı yarışında geride kalan bir parti yani seçimi kazanamayan bir parti seçime itiraz etmiştir. Kaybedenlerin elbette ki yine hukuk kuralları çerçevesinde yasalarla belirlenen, Yüksek Seçim Kurulu'nun aldığı kararlarla belirlenen prosedür çerçevesinde seçim sonuçlarına itiraz hakkı vardır. Bizim de idare olarak elbette herkesin, bütün partilerin bu haklarını kullanmalarına sonuna kadar saygı göstermek zorunluluğumuz vardır. Bu konuda hiç kimseye, hiçbir partiye bizim bir tepkimiz söz konusu olamaz. Hatta itirazlarını yasal çerçevede hukuki çerçevede kullanan partilere de biz saygı gösteririz, saygı duyarız" dedi.

OLAY ÇIKARMAK İÇİN ÇEVRE İLLERDEN BİN KİŞİ GETİRDİLER

Pazartesi gününden itibaren çıkan olaylara değinen Vali Çetin "İlimiz merkezinde maalesef pazartesi gününden itibaren seçim sonuçlarına itirazı yasal bir prosedür içerisinde yürütmek yerine halkımızın kafasını karıştırarak, çeşitli yollara başvurarak, seçim de şaibe olduğuna dair iddiaları, ithamları, kamuoyuna, halkımızın arasına yayarak, ilimizde maalesef gerginlik yaratılmıştır. Bu gerginlik neticesinde pazartesi günü akşamı olaylar yaşanmıştır. Salı ve çarşamba günleri de yine toplanmalar meydana gelmiştir. Biz bunlar için de baştan itibaren güvenlik tedbirlerini aldık. Ve en nihayet dün seçim sonuçlarını kabullenemeyen, yasal yollardan hak aramak yerine değişik yöntemlere başvuranlar çevre illerden de yaklaşık 1000 civarında taraftar getirmek suretiyle kalabalık bir grupla gün boyu tepkilerini dile getirdiler, ifade ettiler. Biz bu süreç boyunca, pazartesinden beri seçim sonuçlarına itiraz eden, kabullenmeyen bu parti mensuplarıyla bire bir müdahaleden kaçındık. Kendilerinin yasal çerçevede demokratik tepkilerini, ifade etmelerine, dile getirmelerine müsaade ettik. Aynı zamanda tabii ki kendilerine biz önerdik. Hak aramanın yolu sokakta toplanmaktan, esnafın, tüccarın camını kırmaktan, Ağrı'ya ve Ağrı halkına zarar vermekten geçmediğini, tam tersine bu işinin yolunun seçim kurullarının olduğunu, ilçe seçim kurulundan başlayarak il seçim kurulu ve dahası Yüksek Seçim Kurulu'na gidilerek itirazlarının olduğunu belirtik ve bu yasal haklarını kullanmalarını kendilerine tavsiye ve rica ettik. Nitekim İl Seçim Kurulu'na gerekli dilekçelerini verdiler. Biz de bu esnada il seçim kurulu kararı açıklanana kadar bunların toplanmalarına ve tepkilerini dile getirmelerine izin verdik. Bunu özellikle vurguluyorum. Halkımız da sağduyulu insanımız da haklı gördüğüm doğal gördüğüm bir tepki var. Niye valilik tarafından, güvenlik güçleri tarafından daha önce müdahale edilmedi diye bir tepki var. Bu tepkiye cevap olması açısından bunun altını çizerek söylüyorum. Biz daha öncede müdahale ederdik. Ancak ifade ettiğim gibi İl Seçim Kurulu'nun kararını bekledik. Ancak biz böylesine hoşgörülü, toleranslı davranırken maalesef daha İl Seçim Kurulu kararını henüz açıklamamışken, dün akşam saatlerinde bildiğiniz gibi toplananlardan önemli bir bölümü orada güvenlik tedbiri alan taş atmaya başladılar. Bu saldırılar çeşitli gruplara bölünmek suretiyle mahalle aralarında da devam etti. Ben de bu sabah ne olup bittiğini anlamak açısından ilimizi gezdim. Maalesef manzara hoş değildi. Ama burada şunu da vurgulamak isterim. Bizim özenle planladığımız güvenlik tedbirleri neticesinde ilimizde meydana gelen hasarların minimum düzeydi olduğunu söyleyebilirim. Bizim eğer farklı, gerginliği artırıcı bir planlamamız olsaydı manzara bugünkü manzaradan daha üzücü ve vahim bir durumda olabilirdi" şeklinde konuştu.

OLAYLARDA 21 KİŞİ TUTUKLANDI 66 KİŞİ GÖZALTINDA

Olaylar neticesinde 21 kişinin tutuklandığını belirten Vali Çetin "Bu süreç içerisinde pazartesi günü meydana gelen olaylar neticesinde 21 kişi gözaltına alınmıştır. Ve bu gözaltına alınanlar hakim önüne çıkarılmıştır ve bu 21'ide tutuklanmıştır. Bunun yanında dün sabah saatlerinde, olaylar başlamadan önce yine kanunları ihlal eden, fiili suç teşkil eden şahıslarla birlikte akşam meydana gelen olaylardan sonra gözaltına alınanlarla birlikte toplam 66 kişi gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınanların kimlik tespiti tamamlanmıştır. Sağlık kontrolleri yapılmıştır. Artık bundan sonrası tamamen bu konuya bakan yetkili Cumhuriyet Savcısının gözetiminde ve denetiminde devam etmektedir. Yargının önüne çıkacaklar, yargının takdiri ne yönde olacaksa bunu bekleyeceğiz ve bu sunuca saygı duyacağız. Gözaltına alınanların yaklaşık yarısı çeşitli yerlerinden yaralanmışlardır. Hiçbir gözaltına alınan vatandaşımızda veya sokakta yaşanan bu arbede sırasında bireysel olarak hastaneye gidip tedavi olan vatandaşlarımız arasında hayati tehlikesi olan, ağır yaralı olan yoktur" dedi.

GÖZALTINA ALINAN 66 ŞAHISTAN 38'İ AĞRILI DEĞİL

32 Polis memurunun yaralandığını belirten Vali Mehmet Çetin "Yaralı olan polis memurlarımızın arasında da hayati tehlikesi olan, ağır yaralı olan yoktur. Bu arada belirtmek isterim ki gözaltına alınan 66 şahıstan 38'i Ağrılı değil. Ağrı'ya çevre illerden gelen göstericiler arasındadır. Bundan böyle illegal hiçbir gösteriye izin vermeyeceğiz. Biz mesai arkadaşlarımızla yaptığımız istişare sonucunda, zaten İl Seçim Kurulu'nun kararını açıkladıktan sonra artık toplanmalarına, Ağrı'yı, Ağrı halkını daha fazla huzursuz etmelerine izin vermeme karalığında idik. Vali olarak ben bu kararı almış idim. Hakların kullanımı ilimize zarar verme halkımızı huzursuz etme, esnafa zarar verme boyutuna geldiği zaman burada dur demek gerektiğini hepimiz biliyoruz. Bu yasal haklar, hukuki haklar, demokratik haklar, başkalarının haklarını ihlal etmeye başladığında sone erer. Bizim bu anlayışla bundan sonra çalışmalarımızı, tedbirlerimizi sürdüreceğimizi özellikle belirtmek isterim" dedi.

ZARARLAR DEVLET TARAFINDAN KARŞILANACAK

Olaylar sonrası zarar gören esnafın tespiti için 3 zarar ziyan tespit komisyonu oluşturduklarını belirten Vali Çetin, bugünden itibaren akşama kadar sonuçlandırmayı hedeflediklerini anlatarak şöyle konuştu:
"Komisyonlar derhal çalışmaya başlayacaklar. Ve amacımız fazla gecikmeye meydan vermeden mümkünse bugün akşam saatlerine kadar esnafımızın gördüğü zararları tespit etmektir. Bu zararların boyutu fiili boyutu ve maddi boyutu objektif bir şekilde belirlenecek ve bunun neticesinde önümüzde tablo çıktığında Ankara'dan bu zararların tazmini için, esnafımızın gördüğü zararların telafisi için gerekli mali kaynak tarafımdan temin edilecek ve esnafımıza dağıtılacaktır. Bu prosedürü, bu süreci de olabildiğince kısa sürede sonuçlandırmak niyetindeyim. Bütün bunların yanında düşünülmesi gereken şudur. Türkiye'nin birçok ilinde, haberlerde, yazılı ve görsel basında izliyoruz. Seçim sonuçlarına itirazlar var. Birçok parti beldelerde, ilçelerde, illerde, büyük şehirlerde seçim sonuçlarına itiraz haklarını kulana gelmektedirler. Ama bu haklar kullanılırken illegal yollara, illegal yöntemlere başvurulmuyor. İlimizde de keza ilçelerde birçok parti, seçimi kaybeden partiler seçim sonuçlarına itiraz etmişlerdir. Ama bizim ilçelerimizde de itiraz eden partiler sokakta toplanıp ilçe halkını huzursuz etmiyorlar. İlçe esnafına zarar vermiyorlar. Burada düşünülmesi gereken şudur. Böyle bir demokratik ve hukuki hak kullanılırken niye sağduyulu hareket edilmelidir. Maksadın ne olduğu iyi sorgulanmalı, algılanmalı ve anlaşılmalıdır. Peki, böylesine bir arbedeyi ilimizde yaşattılar. Dört gündür esnafımız neredeyse doğru düzgün bir satış yapamıyor. Bu alışveriş imkanlarından mahrum kaldı. Buna sebebiyet verenlerin niyetleri ne olabilir. Bütün bunların sonucunda ne elde ettiler. İşte İl Seçim Kurulu'nun kararı benim masamda duruyor. İtiraz edenlere de tebligat yapılıyor. Ben de hukuken hangi konuda itiraz edildiğini anlamak ve sonucu görmek için rica etmiştim. Bu kararı temin ettim. Bütün iddiaları belgeleriyle birlikte reddedildi. İşte sonuç ortadadır. Bu karar hepimiz için bağlayıcıdır. Hepimiz buna uymak ve saygı duymak durumundayız. Peki böyle bir yasal prosedür işledi ve sonuçlandı. Hal böyle iken bu yasal haklarını kullanma imkanları var iken ve bu süreç içerisinde biz demokratik tepkilerini göstermelerine engel teşkil edecek hiçbir müdahalede bulunmamış iken bütün bu olaylar niye. Neyi amaçlıyorlar, neyi hedefliyorlar. Biz bir yandan ilimizin ülkemiz genelinde imajını düzeltelim. Yatırımcı getirelim, kamu kurum ve kuruluşları aracılığı ile çeşitli yatırımları yapalım. Halkımıza hizmet edelim. Bunun yanında ilimizde üretimi ve istihdamı artıralım. İşsizliği azaltalım diye ilimizde gerekli potansiyeli tanıtarak yatırımcı getirmenin, özel müteşebbisleri davet emenin gayreti içerisinde iken bu olup bitenler kime ne fayda sağlıyor? Bunun hepimiz tarafından halkımız tarafından iyi düşünülmesi gerektiği kanaatindeyim."