4
Mayıs
2024
Cumartesi
MALATYA

Sanıklar suçlamaları kabul etmedi

Malatya'da Zirve Yayınevi davasının duruşması devam ederken, sanıklar suçlamaları kabul etmedi.

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden bugünkü duruşmada, sanık C.Ö.'nün savunması okundu. Sanık C.Ö.'nün, "E.G bizi tehdit edip zorladı" ifadesine sanık E.G., "Doğru değil" diye cevap verdi.

E.G., "Olaydan önce 2 kez bıçaklı olaylara katıldığım doğru değil. Olay öncesi planlamaya ilişkin süreci hatırlamıyorum. Ben V.B.A. ile ilgili olarak sadece çok bilgili olduğuna ilişkin hususu konuştum arkadaşlarla. Olay anında kimseyi bıçaklamadım. Bağlamadım. Ölen kişiyi C.Ö. ile H.Ç. bağladı. C.Ö., domuz bağı yaptı" ifadelerini iddia etti.

Zirve Yayınevi'nde çalışan H.Y.'nin olayla ilgisi olmadığını söyleyen sanık E.G, "H.Y.'yi olay yerinde çalışan olarak tanırım. Olaydan 3 hafta önce olay yerinde bu şahısla görüştüm. Olayın 16 Nisan'dan 18 Nisan'a ertelenmesinin H.Y.'nin İstanbul'da olup 18 Nisan'da Malatya'ya dönmesiyle bir bağı yoktur. H.Y.'nin sakat olması nedeniyle istediğimiz bilgileri alabileceğimizi aramızda konuşup düşündük" iddialarını ileri sürdü.

V.B.A.'nın evine gitmediğini belirten sanık E.G., "V.B.A gazeteden çıkartıldığında 'Benimle birlikte devlet desteği sağlarım' dedi. Desteğin ne olduğunu ve nasıl olacağını sormadım. Bunu gazete yönetimine söyledim. Bana inşaatlarda yatan biri olduğunu söylediler. Devlet desteğindeki kastının misyonerlikle ilgisi olmadığını düşünüyordum. Babama ait spor salonunda olaydan 6 ay ya da 1 yıl önce saçı dökülmüş bir şahıs, önce Alevilikten sonra Malatya'daki kilise evlerden bahsetti. O şahsı tanımıyorum. Ancak görürsem tanırım" dedi. E.G., "Olayler benim tarafımdan tasarlanmadı" ifadelerini kullandı.

Mağdur avukatları sanık C.Ö.'ye, cezaevine sokulan sim kartın özel olarak ceketin astarına dikilmiş olduğu iddiasını sordu. C.Ö, "Kasıtlı olarak dikilmiş değil" derken avukatı ise olayla ilgili olarak 3. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki davanın beraatla sonuçlandığını söyledi.

H.Ç ise "Ben hiç kimsenin yapmadığı bir şey söylemedim. Ben içeride kimseyi bıçaklamadım. Kimseyi bağlamadım" iddiasında bulundu.

Sanıklardan S.G. de, "Ben hiçbir bağlama ve yere yatırma hadiselerine katılmadım. Benim öldürme kastım olsaydı Necati'nin boynuna ip geçirirdim, isteseydim boğarak öldürebilirdim" dedi.

Bunun üzerine söz alan sanık E.G., "S.G, Necati'nin boynunu iple sıktı ama öldüremedi" iddiasında bulundu.

Sanıklardan H.Ç. ise söz alarak, "S.G. ben yapamadım diye Necati'yi bıraktı" dedi.

Sanıklardan A.Y. ise "Ben kimseyi bıçaklamadım" şeklinde konuştu.

Mahkeme heyeti, duruşmaya 10 dakika ara verdi.

ÖNCEKİ HABER

Malatya'da, Zirve Yayınevi davasının 7. duruşması yoğun güvenlik önlemleri altında başladı.

Cinayet zanlıları Emre G., Salih G., Cuma O., Abuzer Y. ve Hamit C., Malatya E Tipi Kapalı Cezaevi'nden alınarak yoğun güvenlik önlemleri altında adliyeye getirildi. Polis adliye binasında geniş güvenlik önlemleri aldı. Sanıkların yerini almasının ardından 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 7. duruşmaya başlandı. Bugün görülen duruşmaya, öldürülen Alman Tilman Geske'nin eşi Suzanna Geske, Emre Günaydın'ın babası Mustafa Günaydın, Uğur Yüksel'in annesi Hatice Yüksel, Alman basınından temsilciler ve avukatlar katıldı.

Sanıklar, "Misyonerlik faaliyetinde bulundukları gerekçesiyle Alman uyruklu Tilman Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel'i öldürmek, silahlı örgüt kurmak, terör örgütü faaliyetleri çerçevesinde birden fazla adam öldürmek, iş yeri dokunulmazlığını bozmak ve silahlı terör örgütüne yardımda bulunmak" suçlarını işledikleri iddiasıyla yargılanıyor.

.
Yayın Tarihi : 9 Haziran 2008 Pazartesi 17:21:15
Güncelleme :9 Haziran 2008 Pazartesi 17:30:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?