Turgut Özal Tıp Merkezi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Süleyman Savaş Hacıevliyagil, "Sigara salgınını ancak belediyelerin ve zabıtaların bu konuda sürekli denetim yapmaları ve yasayla belirtilen cezaları tam olarak uygulamalarıyla önlenebilir" dedi.

31 Mayıs Sigarasız Bir Dünya Günü nedeniyle açıklama yapan Turgut Özal Tıp Merkezi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Süleyman Savaş Hacıevliyagil, ülkemizde sigaraya başlama yaşının 12-13 yaşlarına kadar indiğine dikkat çekti. Doç. Dr. Süleyman Savaş Hacıevliyagil, "Mevcut yasa ile 18 yaşından küçüklere sigara satışı ile tek sigara satışı yasak olmasına rağmen, okul kıyafetleri üzerinde okul öğrencilerine bile paket sigara veya tek sigara satışı yapılmaktadır. Bu salgın ancak belediyelerin ve zabıtaların bu konuda sürekli denetim yapmaları ve yasayla belirtilen cezaları tam olarak uygulamalarıyla önlenebilir. Sigaraya bağlı kanserler hem artmakta hem de daha erken yaşlarda görülmektedir. Sigara akciğer kanserinin en önemli nedenidir. Sigara içimine bağlı hem erkeklerde hem de kadınlarda akciğer kanseri sıklığı ve ölüm oranı artmaktadır. Sigara dumanında bulunan egzoz gazı (karbon monoksit), çeşitli zehirler, kimyasal maddeler ve kanser yapıcı maddeler; kronik veya müzmin bronşit, ağız kanseri, gırtlak kanseri, mesane kanserine neden olur. Sigara ayrıca kalp krizi başta olmak üzere kalp ve damar hastalıkları, felç, inme, bacak damarlarında tıkanıklık ve kangrene neden olur" dedi.

Doç. Dr. Süleyman Savaş Hacıevliyagil, pasif sigaranın da (başkasının sigara dumanını solumak) zararlı olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Sigara sadece kullanana değil, maruz kalana da zarar verir. Annelerin hamile iken sigara içmesi veya sigara içilen ortama girmesi, yeni doğacak bebeğin dünyaya erken ve ölü doğum, düşük doğum ağırlılığı, gelişme ve zeka geriliği başta olmak üzere birçok sorunla karşılaşmasına neden olur. Pasif sigaraya maruz kalan çocuklarda solunum yolu ve orta kulak iltihapları, öksürük, hırıltı, astım ve alerji nöbetlerinin görülme sıklığı artmaktadır. Sigarayı mutlaka bırakmalıyız. Sigarayı bırakınca dakikalar içinde kalp hızı ve tansiyon normale döner, saatler içinde oksijen düzeyi yükselir, günler içinde karbon monoksit ve nikotin vücutta kalmaz, haftalar içinde dolaşım düzelir, yıllar içinde kalp krizi, akciğer kanseri ve inme riski düşer."

Turgut Özal Tıp Merkezi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Süleyman Savaş Hacıevliyagil, "Sigara azaltarak değil, birden bırakılmalıdır" önerisinde bulunarak, "Sigarayı bırakmaya çalışan kişinin zorlanması, sigara veya nikotin bağımlılığının beklenen bir sonucudur, kişinin iradesiz, başarısız olduğunu göstermez. Sigarayı bırakmaya çalışan kişilerde huzursuzluk, uykusuzluk, düşünceleri toplama güçlüğü, sinirlilik, yorgunluk, baş ağrısı olabilir. Sigara içme isteği bazen sizi
zorlayabilir, ancak bu istek genellikle 3-5 dakika sürer ve geçer. Bu isteği atlatmak için; derin nefes alıp verebilirsiniz. Sakız çiğneyebilir, meyve yiyebilir, dişlerinizi fırçalayabilirsiniz. Gece uyuyamadığınız zaman duş alabilirsiniz. Kendinizi yaptığınız işe verirseniz veya sevdiğiniz işlerle, hobilerle uğraşırsanız bu sıkıntıları azaltabilirsiniz. Asla bir sigara içsem ne olur demeyin. Tek sigara içmenizle kısa sürede eskisi kadar içmeye devam edersiniz. Bırakmak konusunda kararlı olun ve kararınızı
ertelemeyin. Sigara bırakma sürecinde eczanelerde satılan bazı ilaçlar, nikotin bantları ve nikotin sakızlarının yararı olabilir. Bu konuda hastanelerde yer alan sigara bırakma polikliniklerine başvurabilirsiniz" dedi.

İha

Yayın Tarihi : 30 Mayıs 2009 Cumartesi 13:35:13