1
Mayıs
2024
Çarşamba
ÇEMİŞGEZEK - TUNCELİ
Belediye Sayfaları
Nufus
84.022
Yüz Ölçümü
7.774
İlçe Sayısı
8
Vali
Nufus
8.210
Yüz Ölçümü
877
Belediye Sayısı
33
Köy Sayısı
0
Kaymakam

Çemişgezek Genel Bilgi

Doğu Anadolu Bölgesi’nde, Tunceli İli’ne bağlı bir ilçe olan Çemişgezek, doğuda Hozat ve Pertek, güney ve güneybatısında Elazığ ve Keban Baraj Gölü, batısında ve kuzeyinde de Erzincan ili ile çevrilidir. Fırat Havzası içerisinde yer alan ilçe toprakları dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahiptir. Kuzeyi Doğu Torosların bir bölümünü oluşturan Munzur Dağlarının (3.071 m.) uzantıları ile kaplıdır. Munzur Dağlarının en yüksek doruğu Yılan (Kırklar) Dağı’dır (2.950 m.). Yüksek ve geçit vermeyen bir dağ zincirini oluşturan Munzur Dağları tümü ile kayalıktır. Yılın büyük bir bölümünde karlı olan bu dağ silsilesinin 2.700 m.nin üzerinde kalan kesimleri yaz aylarında da karla kaplıdır.

İlçedeki akarsuların vadi tabanları düzlükler oluşturur ve bunların bir bölümü Keban Baraj Gölü altında kalmış olan Pulur Ovası’dır. Güneyden Keban Baraj Gölü’ne doğru alçalan ilçe topraklarını Karasu, Murat, Ali Boğaz (Ormanyolu) Çayı sulamaktadır. Bu akarsulardan Ormanyolu Çayı, Karaoğlan Dağının yamaçlarından doğarak güneye yönelir ve ilçe sınırları içerisine girer. İlçeyi boydan boya geçtikten sonra da Keban Baraj Gölü’ne dökülür.

İl merkezine 123 km. uzaklıktaki ilçenin yüzölçümü 877 km2 olup, 2000 Yılı Genel Nüfus Sayım sonuçlarına göre toplam nüfusu 9.773’tür. deniz seviyesinden 856 m. yüksekliktedir.

İlçede Karasal iklim hüküm sürmekte olup, yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve yağışlı geçer. Ancak Çemişgezek’in kuzeyindeki dağlar ve Keban Baraj Gölü’nden ötürü iklimi daha ılıktır.

İlçenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Yetiştirilen tarımsal ürünlerin başında; arpa, buğday, çavdar gibi tahıl ürünleri, soğan, patates, ceviz ve fıstıktır. Çeşitli sebze ve meyve de yetiştirilmekte olup dut, elma üretimi önde gelmektedir. Hayvancılıkta büyük ve küçükbaş hayvan besiciliği yapılmakta olup, sığır, koyun ve kıl keçisi yetiştirilir. Arıcılık ve Keban Baraj Gölünde de tatlı su balıkçılığı yapılmaktadır. El sanatlarından kilim ve halı dokumacılığı da ilçe ekonomisinde önemli yer tutmaktadır.

İlçenin tarih öncesi çağlarına inen eski bir tarihi vardır. Pulur Köyü’nde (Sakyol) ortaya çıkarılan kalıntılar yöre tarihinin MÖ.3000 yıllarına Paleolitik Çağa kadar indiğini göstermektedir. Pulur Höyüğü kazısı 1968’de yapılmış ve Tunç Çağına (MÖ.3500-3000), Geç Neolitik Çağa (MÖ.6000-5000) kadar inen on üç yapı katı tespit edilmiştir. Bu kazılar sonucunda yörede ilk yerleşen insanların ortak bir avlu çevresindeki odalarda yaşadıkları anlaşılmıştır. Ayrıca buradaki küçük odalarda yere gömülü dibekler ve taş sekiler ortaya çıkarılmıştır. İlerleyen kazılarda on birinci yapı katlarında çanak çömlekler, idoller ve çeşitli adak eşyaları bulunmuştur. Aynı zamanda bu yapı topluluğunda mabetlere de yer verilmiştir. Kazılarda işlenmemiş demir ve kromla da karşılaşılmıştır. Pulur’un doğusundaki Yeniköy (Gavur) Höyüğünde İlk Tunç Çağına kadar inen yapı katları da ortaya çıkarılmıştır.

MÖ.2000 yıllarında Hurrilerden sonra Hititler ardından Asurlular ve Urartular buraya yerleşmiş, MÖ.1200’lerde Muşkilerin egemenliği altına girmiştir. Daha sonra, MÖ.VII.yüzyılda Medler, Persler yöreye egemen olmuştur. MÖ.334’te Büyük İskender İsos Savaşında Persleri yenmiş ve yöreye hakim olmuştur. Makedonyalıların bu bölgedeki hakimiyeti sırasında Akilisene ve Kapadokia halkı İskender’e karşı direnmişse de isyan MÖ.322’de bastırılmıştır. Bundan sonra Kapadokia Krallığının hakimiyeti altına giren yöre, Seleukoslarla Kapadokia Krallığı arasında birkaç kez el değiştirmiştir.

MÖ.I.yüzyılda Ermeni krallarından II.Dikran buraya egemen olmuşsa da bunu Roma dönemi izlemiştir. Roma ordusu Sulla’nın komutasında Pontus devletinin son kralı Mitridates’i yendikten sonra Tunceli yöresine egemen olmuşlardır. Yöredeki isyanlar üzerine MÖ.69-66 yıllarında Romalılar Lukullus komutasındaki ordusunu isyancılardan Tigran’ın üzerine göndermiş ve bölgeyi Roma’nın Kapadokia Eyaletine bağlamıştır. Roma’nın ikiye ayrılmasından sonra Bizanslıların eline geçmiştir. Bizans döneminde uzun süre Sasaniler tarafından yönetilen Tunceli ve yöresi 639’da Arapların egemenliği altına girmiştir. XI.yüzyılda yöre Bizans’ın Mezopotamia Theması’nın sınırları içerisinde kalmıştır.

Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Türkmenler buraya yerleşmiş, Selçuklu egemenliğinden sonra Mengücekler, Artuklular ve Anadolu Selçukluları arasında yöre sık sık el değiştirmiştir. XIII.yüzyılda Moğolların yönetimine giren yöre XIV.yüzyılın ortalarında Eretna Beyliğinin egemenliğine girmiştir. Otlukbeli Savaşı’ndan (1473) sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır.

XIX.yüzyılda Mamuretü’l Aziz (Diyarbakır) vilayetinin Dersim (Tunceli) sancağına bağlı kaza merkezi idi. XX.yüzyılın başlarında yörede çeşitli isyanlar olmuş ve bastırılmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra ilçe konumunu sürdürmüş ve 1936’da Tunceli’nin il olması ile buraya ilçe olarak bağlanmıştır.

İlçede günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Derviş Hücreleri (İn Delikleri), Sivdin Köprüsü, Çemişgezek (Tağar) Köprüsü , Yelmaniye Camisi (Medrese Cami), Ulukale Camisi, Süleymaniye (Kale) Camisi, Uzun Hasan Türbesi, Hamam-ı Atik (Eski Hamam), Yeni Hamam, Ferruh Şad Bey Türbesi, Hamidiye Medresesi, Kilise Kalıntısı, Mezar Taşları ve Meydan Çeşmesi bulunmaktadır.

Kenthaber Kültür Kurulu

Fotoğraflar, www.cemisgezek.gov.tr adresinden alınmıştır.

Yayın Tarihi : 20 Temmuz 2009 Pazartesi 17:03:34

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
İLGİLİ SAYFALAR