Araziyi işgal davası

Van'ın Çaldıran İlçesi'nde bir kişinin dedelerinden kalan toprakları işgal edildiği gerekçesiyle 676 kişi hakkında açtığı davanın ilk duruşması yapıldı.

Mehmet Ertürk isimli vatandaş, Osmanlı döneminde Muradiye - Çaldıran Kaymakamlığı'nı yapan babasının dedesi olan Sıddık Mehmet Bey'den kalan toprakları almaya çalışıyor. Ertürk, bu amaçla Soğuksu Köyü ile 4 mezranın üzerine kurulu bulunduğu ve kendisine ait olduğunu iddia ettiği arazilerinin işgal edildiği gerekçesiyle 676 kişi ile köyde bulunan Soğuksu Jandarma Karakol Komutanlığı ve İlçe Mal Müdürlüğü hakkında avukatları aracılığıyla dava açmıştı. Davanın ilk duruşması Çaldıran Adliyesi Kadastro Mahkemesi'nde başladı. Duruşma için gelen köylüler, bu ilginç davayı Türk Sineması'nda ünlü komedyen merhum Kemal Sunal'ın başrolde oynadığı yeşil vadiyi paylaşamayan Seferoğulları ile Tellioğulları'nın mücadelesine benzetti.

Davayı açan Mehmet Ertürk isimli vatandaş, kendilerine ait olan Soğuksu Köyü ve 4 mezraya ait toprakların tüzel kişiler ve vatandaşlar tarafından zapt edildiğini ileri sürerek, babasının dedesine ait müstakil tapularını zamanında kadastroya verdiğini, ancak bu taleplerinin değerlendirilmeye alınmadığını belirtti. Ertürk'ün avukatı Mücahit Karabulut ise, söz konusu araziye ait tapuların müvekkilinin babasının dedesi olan Mehmet Sıddık Bey tarafından ihaleyle alındığını belirterek, hukuk dışı bir durumun olmadığını, ihalenin de yasal sınırlar çerçevesinde alındığını belirtti. Toprakların zapt edilmesinden sonra vatandaşların haksız kazançlar elde ettiğini savunan Karabulut, sadece Doğrudan Gelir Desteği (DGD) çerçevesinde milyarlarca lira alındığını söyledi. Kendilerinin feodalizmin mirasçılığını yapmadığının altını çizen Karabulut, "Neticede basit bir yargılama yargıya taşınmıştır. Benim tek istediğim bu konuda şudur. 'Adaletin tecelli ettirmesi'. Neticede 676 kişinin eğer hakkı varsa bir şekilde bunu tecelli etmesini istiyorum. Eğer lehine ise onların lehine tecelli etsin"dedi.

Tek sıkıntının davacı ile davalılar arasındaki diyalogsuzluk olduğuna işaret eden Karabulut, dava aşamasında müvekkiline saldırı yapıldığını ve bu konudaki dava açma hakkını da saklı tuttuğunu bildirdi.

Soğuksu Köyü Muhtarı Abdülbaki Gümüş ise, davacı Mehmet Ertürk'ün köyün kendilerine ait olduğunu iddia ettiğini, ancak arazilerin tek tek 1952 yılında dedeleri adına tapuların çevrildiğini belirtti. Gümüş, 1962 yılında tekrar mahkeme ve noter aracılığıyla arazilerin dedelerine ait olduğunu gösteren belgeleri göstererek, arazilerin kendilerine ait olduğunu söyledi.

Davacı Mehmet Ertürk'ün beylik tasladığını ileri süren Gümüş, arazilerin tamamının dedelerine ait olduğunu, tasarrufunun da babalarına ait olduğunu belirtti. Açılan dava sebebiyle köyün zararının yaklaşık 600 milyar lira olduğunu iddia eden Gümüş, "Dava dolayısıyla devlet, köyü DGD kapsamına almadı. Toplam köyün yüzölçümü 106 bin dönüm olup, 3 bin dönüm kültür arazisidir. Kültür arazisi mahkemeden dolayı da DGD kapsamına alınmadı. Bu da yaklaşık olarak 600 milyar lira etmektedir. Uğradığımız bu haksızlığın göz önünde bulundurularak mağduriyetimizin de bir an önce giderilmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.

Sabahın erken saatlerinde Çaldıran Adliyesi önüne gelen davalılar, mübaşirin isimleri okumasıyla tek tek içeri alındı. Çaldıran Kadastro Mahkemesi'nde yaklaşık 10 saat süren duruşma, 'Köydeki arazilerin keşfinin yapılması ve delillerin toplanması' için 6 Aralık 2005 tarihine ertelendi.