Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yılmaz Dündar, Avrupa'nın yalnızca Euro, bankalar ve ekonomi ile sınırlı olmadığını belirterek, "Hükümetler, üniversiteler ve öğrencilerin, uzun dönemli bir vizyon sağlayacak olan bilgi Avrupası düşüncesine inanmaları, hedeflenen başarı için çok gereklidir" dedi. 

AKÜ tarafından ''Bologna Sürecinin Türkiye'de Uygulanması Projesi Bilgilendirme Toplantısı'' düzenlendi. AKÜ Ahmet Necdet Sezer Kampusü Abdullah Kaptan Konferans Salonu'nda düzenlenen toplantıya; AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yılmaz Dündar, Bologna Rehberleri Prof. Dr. İsmail Naci Cangül, Selda Önderoğlu, Doç. Dr. Şaban Çalış katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Yılmaz Dündar, Avrupa'nın kendisini yalnızca Euro, bankalar ve ekonomi Avrupası olmakla sınırlamaktan, ancak "Bilgi Avrupası"nı gerçekleştirerek kurtulabileceğinin tespit edilmesinin önemli bir başlangıç olduğunu söyledi. 

Avrupa'nın entellektüel, kültürel, sosyal ve teknik boyutlarını güçlü ve güvenilir hale getirebilmek yolunda üniversitelerin öncelikli rolünün bulunduğunu kaydeden Dündar, "Bu bağlamda, yüksek öğrenimin Avrupa alanını gerçekleştirmekle, vatandaşların dolaşımının, istihdamının ve kıtanın bir uçtan diğerine gelişiminin de kolaylaşacağı ve sürdürülebilir olacağı tespit edilmiştir. 

Bir medeniyetin önemi ve etkinliği, o medeniyete ait kültürün diğer ülkeler üzerindeki etkisiyle ölçülebileceği gerçeğinden hareketle, Avrupa'da oluşturulacak yüksek öğrenim sisteminin uluslararası rekabet gücünü artırma amacı, özellikle dikkat edilmesi gereken temel ilke olmuştur. Hükümetler, üniversiteler ve öğrencilerin, uzun dönemli bir vizyon sağlayacak olan bilgi Avrupa'sı düşüncesine inanmaları, hedeflenen başarı için çok gereklidir. Üniversiteler farklı alanlarda gelişmeye ve çok çeşitli yollardan kaynak oluşturmaya teşvik edilmelidir" diye konuştu.

"KÜLTÜRLERARASI ANLAYIŞ VE SAYGI ÖN PLANDA BULUNMALI" 

Temel, akademik ve sivil değerleri koruyabilmek, bütünsel mükemmelliği teşvik edebilmek ve üniversitelerin toplumun sosyoekonomik ve kültürel ilerlemesinde ana paydaşlardan biri olabilmesini sağlayabilmek için yükseköğrenimin, birincil ve en önemli kamu sorumluluğu olarak kalması gerektiğini belirten Dündar, "Böylece, Avrupa nüfusunun yarısından fazlasının hayatını etkileyen Avrupa yüksek öğrenimi, ortak hareketle bütün kıtayı geliştirebilir. 

Avrupa yükseköğrenim alanı, dünyanın diğer kısımlarına da açık ve onlar için de çekici olmalıdır. Kültürlerarası anlayış ve saygı hep ön planda bulunmalı ve herkes için eğitim sağlamaya katkı 'sürdürülebilir kalkınma' ilkesini temel almalıdır. 

Kalite ve şeffaflık ilkeleri üzerine kurulu bir Avrupa yükseköğrenim alanı, bilgi Avrupası'nın en önemli güvencesidir. 

Avrupa yükseköğrenim alanının güvencesi ise yükseköğrenim ve araştırma arasındaki sıkı bağı temel alan Avrupa araştırma alanıdır. Üniversiteler olarak, araştırma temelli öğretim ve öğrenimin Avrupa üniversitelerinde gerekli olduğunun üstünde, yöntemleri geliştirilerek, özenle durulmalıdır" şeklinde konuştu. 

Dündar'ın konuşmasının ardından Doç Dr. Şaban Çalış, "Bologna Süreci'nin Türkiye'de Uygulanması Tanıtımı" ve "Avrupa Yüksek Öğretim Alanı'nda Hareketlilik ve Tanınma", Prof. Dr. İsmail Naci Cangül "Yükseköğretim Kurumlarında Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Süreçleri", Prof. Dr. Selda Önderoğlu "Üç Kademeli Akademik Derecelendirme, Müfredat Yenileme ve Ayarlama Süreçleri" konularında bilgiler verdi.