Babasının bıçak koleksiyonuyla da yakından ilgilenen küçük Çakıcı, büyüyünce kaymakam olmak istiyor.
Başmakçı'da köfteci dükkanı işleten Mehmet Dikmen, 1997 yılında doğan oğlunun adını Alaattin Çakıcı koydu. Şu anda 7 yaşında olan ve Başmakçı Atatürk İlköğretim Okulu 2. sınıfta okuyan küçük Alaattin Çakıcı, hayatından oldukça memnun. Evde değişik tavırları ile dikkat çeken küçük Çakıcı, bir yandan ders çalışırken, bir yandan da şu anda cezaevinde olan Alaattin Çakıcı'nın hayatını anlatan kitabı okuyor. Elinden tespihi düşürmeyen Çakıcı, babasının bıçak koleksiyonuna da adeta gözü gibi bakıyor.
Alaattin Çakıcı'nın bir "mafya" olduğunu belirten küçük Çakıcı, "Arkadaşlarım beni Alaattin Çakıcı olarak çağırıyor. Ama ben buna kızmıyorum. Alaattin Çakıcı gibi olmak istemiyorum. Ben büyüyünce okuyup kaymakam olmak istiyorum" dedi.
Baba Mehmet Dikmen ise, Alaattin Çakıcı'nın hayranı olduğunu ve onu çok sevdiğini söyledi. 10 yıl önce bir gazetede çıkan Alaattin Çakıcı röportajından çok etkilendiğini ifade eden Dikmen, "O günden sonra 'Eğer erkek çocuğum olursa ismini Alaattin Çakıcı koyacağım' dedim. Cenab-ı Allah bana bir erkek evlat nasip etti ve bende onun adını Alaattin Çakıcı koydum. Bunun için hiçbir zaman pişmanlık duymadım. Bu ülkenin, hayranı olunacak Tarkan'lara değil, saygı duyulacak Çakıcı gibi insanlara ihtiyacı var. Çakıcı'ya, Kartal Cezaevi'nde yatarken mektup yazdım. Mektuba oğlumun nüfus cüzdanı fotokopisini de ekledim. Ama eline ulaşıp ulaşmadığını bilmiyorum" diye konuştu.