Sokaklara ses akmıyor artık

Teknolojiye yenik düşen eski dokuma tezgahlarının parçaları hurdacılar aracılığıyla yurt dışında kendilerine yer buluyor.

Dokumacılığı ile ünlü Denizli’nin Buldan ilçesinde artık sokakları sessizlik bürüdü. Hemen her evden gelen ve kulakların aşina olduğu küçük çaplı tezgâhların sesi git gide azalırken, hurdacılara satılan dokuma tezgahlarının parçaları yurtdışına satılıyor.

Daha önce tezgâh sayısı beş bine ulaşan ilçe de, şimdi ise tezgâhlar hurda olarak satılıyor. Buldan’da eskiden horoz sesi duyulmadan tezgâh sesinin duyulmaya başladığı kaydeden dokumacılar, bu tezgâhların günümüz teknolojisine yenik düştüğünü ve iplik fiyatlarının da sürekli artması nedeniyle yeni tezgâhlar karşısında eski tezgâhların işçinin maliyetini bile çıkarmadığını belirttiler.

Demircilik işi ile uğraşan Etem Babacan, “Buldan’da resmi kayıtlı beş bine yakın tezgâh vardı. Dokuma dedin mi Buldan’ın bu eski tip tezgâhları akla gelirdi. Ancak bu tezgâhlar günümüz sanayisine yenik düştü. Benim işim hurda demir almak. Bize de bu sayede iş düşüyor. Ben haftalık altı, yedi tane eski tip tezgâhlardan satın alıp bu tezgâhları kırarak hurda fiyatına satıyorum” dedi.

Yıllık ortalama 400’e yakın tezgâhı hurda olarak alıp kırdığını belirten Babacan, “Bu tezgâh parçalarını Uşak, Bursa gibi illere hurda olarak satıyoruz. Son zamanlarda da bu tezgâhları bobin makinelerini çalışır hale getirip, Rize’ye göndermeye başladım.

Ayrıca hurda tezgâh parçalarına yurt dışından da talep var. Özellikle Suriye’nin Halep şehrine bu hurdalardan gönderiyorum” diye konuştu. Buldan’ın dokuma işinin her geçen gün azaldığını aktaran Babacan, “İnsanlar çalışır durumda olan tezgâhlardan para kazanamadığı için hurda olarak satıp işçi olarak fabrikalara çalışmaya gidiyor.

Şu an ilçede bu tezgâhlardan 200’den az kalmış durumda. Her geçen gün de Buldan’ın dokuması yok oluyor. Önlem alınmazsa kısa sürede bunlarda hurdaya gidecek ve tezgâhların sadece adı kalacak” dedi.