İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, 1997 yılından beri yapılan organ nakli sayısı 400'e ulaştı.
Başarı oranı Türkiye ve dünya standartlarındaki operasyonlarla hayata tutunanlar, organ bağışı yapan ailelerle bir araya geldi. Duygu dolu anların yaşandığı buluşmada organ bağışlayan ailelere plaket verildi.
Hastanede 400.'cü nakil için düzenlenen toplantıda uzmanların katılımıyla eğitim programı gerçekleştirildi. Ege Üniversitesi Anestezi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ali Reşat Moral, "Beyin Ölümü Tanısı", Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Anestezi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ali Günerli "Donör Bakımı" ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Organ Nakil Koordinatörü Op. Dr. Ata Bozoklar "Organ Bağışı ve Aile Görüşmesi" konularında katılımcılara bilgi verdi.
İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakil Koordinatörü Dr. Hülya Uslu, ülkemizde 44 bin böbrek, 4-5 bin karaciğer, 2 bin 500 - 3 bin kişinin de kalp beklediğini söyleyerek organ bağışının önemine dikkat çekti.
Her yıl yeterli sayıda kadavradan organ bağışı yapılamadığı için 7 bin kişinin hayatını yitirdiğini söyleyen Uslu, şöyle konuştu: "Ülkemizde 2 bin 500 tane mekanik ventilatör cihazlı yoğun bakım yatağı var. Dünya standartlarına göre her yoğun bakım yatağı başına yılda 1 beyin ölümü tespit edilmelidir. Dolayısıyla Türkiye'de en az 2 bin 500 beyin ölümü tespit etmek gerekir. Ancak geçen yıl 720 beyin ölümü tespit edilmiştir. Bu ailelerin yüzde 36'sı organ bağışında bulunmuş. Bu tablo dünya standartlarının çok gerisinde. Önemli olan beyin ölümü tespit edilmesidir. Bunun için yoğun bakım, acil servis ve tüm hastane birimlerindeki personelin eğitimli olması gerekir. Çünkü kadavradan organ bağışında ailenin bağışından çok beyin ölümü tespiti önemlidir."
Törende organ bağışı yapan üç aileye plaket verildi. Saime Baran'ın böbrekleri ile sağlığına kavuşan Elif Kıroğlu ve Mustafa Semiz, Baran'ın aile yakını Ali Haydar Ulus'a minnet borcu olduklarını söyleyerek onlar sayesinde hayata döndüklerini belirtti. 1980 doğumlu Selahattin Kayşen'in böbrekleri ile hayat verdiği Öznur Özer ve Kazım Sevgilioğlu da, anne Mualla Kayşen ile ilk kez bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadı. Sevim Kursav'ın kardeşi Nejat Başakıncı, ablasının organlarını bağışladıktan sonra kendisinin de böbrek hastası olduğunu ve bağış yapan başka biri sayesinde sağlığına kavuştuğunu belirterek "Bağışladım, bağışlandım" dedi.