10 ay evli kaldıktan sonra İzmir Aile Mahkemesi'ne boşanma davası açtığı eşi hakkında kendisini dayılarına dövdürdüğü ve ayaklarının altını zorla öptürüp özür dilettiği iddiasıyla cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunan Serkan Taştan, eşini affederek evliliklerini devam ettirme kararı aldı. Bir güvenlik şirketinde çalışan Taştan, "Boşanma davasının ardından eşimin dayısı N.Ö. ile Ö.Ö., evliliğimizle ilgili benimle konuşmak istediklerini söylediler. Ben de konuşma teklifini kabul ettim. Bir parkta buluştuk. Buluştuğumuz parkta uzakta kayınpederim M.Ç.'yi gördüm. Konuşma sırasında bir anda gerginlik yaratan M.Ç., bana küfür edip yumruk atmaya başladı. Ne olduğunu anlayamadım. Sonra beni zorla eşimin ailesinin evine görürdüler. Orada da beni dövdüler. Ardından zorla eşimin ayaklarının altını öptürüp özür dilettiler. Sonra beni yine dövmeyi sürdürdüler. Eşimin anneannesi durumuma acıdı ve beni dövmemeleri konusunda eşimin dayılarını engelledi. Yüzüm kanlar içindeydi. Yüzümü yıkadıktan sonra beni durağa yakın bir yere bırakıp, şikayetçi olmamam için tehditler savurdular" dedi.

Yediği dayak yüzünden burnunun kırıldığını söyleyen Taştan, "Eve gittiğimde önce şikayetçi olmaktan korktum. Sonra durumu anneme anlattım. Annem de beni ikna etti, karakola gidip şikayetçi olduk. Ardından da ailemizin avukatını arayıp cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunduk" diye konuştu.

Serkan Taştan'n avukatı Gani Engin Ulusoy ise, gençlerin yuvasının yıkılmamasına hukukçu olarak sevindiğini söyledi. Gençlerin birbirlerini sevdiğini ancak araya giren aile büyüklerinin de yanlış yönlendirmeleri sonucu gençlerin yuvasının tehlikeye girdiğini ve birbirlerine düşmanlık beslediklerini belirten Ulusoy, "Ayak öptürme davasında aşk galip geldi. Aile büyükleri de gençlerin bu kararına saygı duyup onlara destek vermelidir" dedi.

Genç müvekkilinin boşanma davası açtığı eşinin dayıları tarafından dövülmesini zorbalık olarak nitelendiren ve olayı savcılığa intikal ettirdiklerini belirten Ulusoy, "Serkan Taştan ve eşi davanın 2. celsesinden sonra önce telefonla görüştüler. Ardından bir araya gelip birbirlerini sevdiklerini anlayınca davayı geri çektiler. Müvekkilim, eşiyle severek evlenmiştir. Evliliğin ilk aylarında aralarında uyuşmazlık başlamış, eşi evi terk etmiştir. Bunun üzerine müvekkilim boşanma davası açmıştır. Boşanma davası açması üzerine eşi araya dayılarını sokmuştur. Müvekilimi önce dayılarına dövdürtmüş, ardından ise ayaklarının altını zorla öptürerek intikam almıştır. Burada bana göre suçlu müvekkilimin eşi değil, dayıları ve babasıdır. Çünkü onlar bu gençlere yanlış örnek olmuş. Doğruyu gösterip birleşmeleri konusunda çaba harcamamışlar. Ben müvekkilime birleşmeleri konusunda uyarılarda bulundum. Kendisi de eşini çok seviyordu. Sonunda zorbalık değil, aşk galip geldiği için mutluyum" şeklinde konuştu.

İHA

Yayın Tarihi : 18 Kasım 2008 Salı 14:16:14