26
Mayıs
2024
Pazar
İZMİR

Başkan Kocaoğlu isyan etti

Aziz Kocaoğlu, “Arseniğe karşı süratle harekete geçip önlem aldık. Sağlık Bakanlığı şimdi de “bor var” diye asılsız iddia ortaya attı. Panik havası yaratılıyor” dedi



RECEP AKDAĞ’I TOPA TUTTU Büyükşehir Belediye Aziz Kocaoğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve bürokratların İzmir’in suyuna yönelik açıklamalarını eleştirdi. Normal değerin üzerindeki arseniğe karşı tedbir alındığını savunan Kocaoğlu, buna rağmen söylenenler üzerine, “İzmir’in, bakanlık tarafından hedef seçildiğini düşünüyoruz” dedi.

ZAN ALTINDA BIRAKILIYORUZ Kocaoğlu, şöyle konuştu: Bakanlık yetkilileri, ısrarla ve her fırsatta İzmir’in suyunda kanser riski bulunduğunu iddia edip Büyükşehir Belediyesi’ni zan altında bırakıyor. Hemşerilerimiz belediyeye karşı tahrike zorlanıyor. Bunun son örneği, suda standardın üzerinde bor olduğu yönündeki iddialardır.

SUYUMUZDA BOR YOK İZSU laboratuvarları ve İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Fen Bilimleri Anabilim Dalı Laboratuvarı’nın tahlil sonuçlarına göre, bor oranı sınır seviyenin altındadır. Bakanlığın, İzmirlileri paniğe sevk edebilecek bir iddiayı ortaya atarken hangi kriterleri baz aldığını merak ediyoruz

BAŞKA ÜLKENİN ŞEHRİ Mİ?

Bakanlığın, arsenik değeri yüksek olduğu belirlenen 12 il ile suyunda ağır metalleri içeren iller hakkında, müracaatları olmamasına rağmen hiçbir işlem yapmaması da hayli düşündürücüdür. Bakanlık, nedenini çözemediğimiz tavırla sanki başka ülkenin vilayetiymiş gibi İzmir’e karşı çifte standart uyguluyor.

İŞTE OLAY YARATAN 9 UYARI
Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Turan Buzgan önceki gün yaptığı açıklamada, İzmir’in suyu için şu uyarılarda bulunmuştu:
Yeni su kaynakları temin edilsin.
Sudaki arsenik ve bor değerleri yüksek bölgeler için arıtma tesisleri acil olarak kurulsun.
Su faturalarına “içilmez ve yemek yapımında kullanılmaz” yazılsın.
Basın, afiş asma, broşür dağıtma yoluyla vatandaşlar bilgilendirilsin.
Her hafta su numuneleri alınıp kontrol edilsin.
Analizler Hıfzıssıhha’da yaptırılıp, sonuçlar bakanlığa bildirilsin.
Su temin ve dağıtımıyla ilgili krokilerle değişen planlar düzenli olarak bakanlığa bildirilsin.
Arseniğin en yüksek olduğu Mavişehir’de detaylı kontrol yapılsın.
Suyla ilgili önlemler hakkında üç ayda bir bakanlığa bilgi verilsin.

Sağlık Bakanlığı İzmir’i hedef aldı


İçme suyunda arsenik oranlarının yüksek çıkması, Büyükşehir ile Sağlık Bakanlığı’nı karşı karşıya getirdi. Başkan Aziz Kocaoğlu, “Halkı bize karşı tahrik ediyorlar” dedi

Sağlık Bakanlığı’nın İzmir’in içme suyundaki normal değerlerin üzerinde arsenik ve bor çıkması üzerine uyarıda bulundu. Bu durumu Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Halk sağlığından öte başka maksatlar yatıyor” şeklinde değerlendirdi ve İzmir’in hedef alındığını iddia etti.


İzmir’ın kuzey bölgesindeki bazı su kuyularında arsenik, güney ve batı kesimde ise iddiaya göre yüksek düzeyde bor çıktı. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Turan Buzgan, önceki gün “Su faturalarına içilmez” şeklinde ibare konulmasını istedi. Bir dizi uyarılarda bulundu. Bunun üzerine Başkan Aziz Kocaoğlu dün ‘acil’ olarak basın toplantısı düzenledi.

‘Halkı kışkırtıyorlar’
Belediye olarak gerekli önlemleri aldıklarını, sorunlu kuyuların kapatıldığını, çözüm konusunda üniversite ile işbirliğine gidildiğini ve arıtma tesisi kurma çalışmalarının başlatıldığını belirten Kocaoğlu şunları söyledi:
“Ancak bütün bunlara rağmen, bakanlık yetkilileri, ısrarla ve her fırsatta İzmir’in suyunda kanser riski bulunduğunu iddia edip Büyükşehir Belediyesi’ni zan altında bırakmakta ve İzmirli hemşehrilerimizi belediyeye karşı tahrike zorlamaktadır. Bunun son örneği, ‘İzmir’in içme suyunda standartların üzerinde bor olduğu’ yönündeki iddialardır. Belediyemizin Sağlık Bakanlığı’ndan önce bir gazeteden öğrendiği ‘uyarı’ yazısında; ‘Güzelbahçe, Menderes, Narlıdere ve şehir merkezindeki içme sularında yüksek düzeyde bor bulunduğu’ iddia edilmektedir. Oysa standart değeri litrede 1.00 miligram olan bor, İzmir’in Narlıdere ilçesinde 0.080 miligram, Güzelbahçe ilçesinde 0.070 miligram, Menderes’te 0.23 miligram, kent merkezi olarak nitelendirilebilecek bölgelerden Halkapınar Pompa çıkışında ise 0.07 miligram olarak tespit edilmiştir.”

‘Diğer 12 il gizleniyor’
Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye’deki diğer illerde yaptırıldığı bilinen su analiz sonuçlarının yaklaşık 2 aylık süre içinde henüz açıklanmadığını, buna karşın arsenik değerleri 2 gün içinde açıklanan İzmir’de şimdi de ‘bor’ iddialarının ortaya atılmasının hayli manidar olduğunu söyleyen Kocaoğlu şöyle devam etti:
“İzmir’in su kalitesine ve İzmirliler’in sağlığına gösterilen bu büyük ilgi de ayrıca her türlü takdirin üzerindedir!Yine de İzmir Büyükşehir Belediyesi, Sağlık Bakanlığı’na, Türkiye’nin diğer illerine ilişkin total su analiz sonuçlarının bir an önce açıklanması konusunda bir kez daha çağrıda bulunmaktadır. Sayın Bakan, bir televizyon programında ‘arsenik değerlerinin yüksek olduğunu belirttiği 12 il’ ile başta başkent Ankara olmak üzere diğer büyük kentlerimizin sularındaki insan sağlığına zararlı alüminyum, kadmiyum ve benzeri bileşenleri de içeren tam analiz sonuçlarını, tıpkı İzmir’deki gibi ‘nokta nokta’ açıklamak zorundadır.”

‘Yönetmelik böyle diyor’
Ayrıca Sağlık Bakanlığı’nın sayın müsteşar yardımcısı, yaptığı açıklamada, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ‘muafiyet talebine’ karşılık, İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmeliği’nin ‘Muafiyetler’ başlığı altında belirtilen 12. maddesini kendisine dayanak alarak, ‘Hiçbir muafiyetin insan sağlığına yönelik potansiyel bir tehlike oluşturmaması esastır’ dediğini hatırlatan Kocaoğlu şöyle devam etti:
“Ancak bölgede içme-kullanma suyu tedarikinin sürdürülebileceği başka makul yolların bulunmaması halinde, Ek-1 (b)’de ya da 7. maddenin ikinci fıkrasına uygun olarak belirlenen parametre değerlerinden, yetkili mercice belirlenecek bir maksimum değere kadar muafiyet verilebilir. Muafiyetler kısa süreli olur ve maksimum 3 yılı geçemez. Bu sürenin sonuna doğru yeterli ilerleme sağlanıp sağlanmadığını belirlemek için bir değerlendirme yapılır. İkinci bir muafiyetin verilmesi halinde, buna ilişkin değerlendirme sonuçları, ikinci muafiyet verilmesinin bütün gerekçeleriyle birlikte komisyona gönderilir. İkinci muafiyetin süresi 3 yılı aşamaz. Ancak istisnai hallerde, komisyondan 3 yılı aşmayan üçüncü bir muafiyet dönemi talep edilebilir.”

Halk paniğe sevkediliyor’
İzmir’de halkı paniğe sevkedebilecek türde uyarılar yapan Sağlık Bakanlığı’nın, arsenik değerinin yüksek olduğu 12 il ile suyunda ağır metalleri içeren başka illerimiz hakkında, müracaatları olmamasına rağmen hiçbir işlem yapmamasının düşündürücü olduğunu söyleyen Kocaoğlu, “Akredite laboratuvarlarında yaptığı analizlerde, İzmir’den çok daha yüksek arsenik oranlarına sahip illerin varlığını tespit eden belediyemiz, bu konuda Sağlık Bakanlığı’nın sessizliğine de bir anlam verememektedir. Sağlık Bakanlığı, nedenini bir türlü çözemediğimiz tavır ve açıklamalarıyla, sanki başka bir ülkenin vilayetiymiş gibi, İzmir’e karşı ‘çifte standart’ uygulamaktadır” diye konuştu.

Arıtman, Türkiye’deki illerin suyunu sordu
CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman, ‘Arsenikli su tartışması’nı TBMM gündemine taşıdı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması isteğiyle verdiği soru önergesinde şöyle dedi:
“Su krizini yönetmek için ne gibi çalışmalar yapılmaktadır? Su krizi iyi yönetilemediği için insanların su hakkını ellerinden aldığınızı düşünüyor musunuz? Türkiye genelinde şebeke sularında illere göre arsenik oranı nedir? İçilebilir değerlere sahip su araştırması yapılmış mıdır? Yapılmışsa içilebilir su değerlerine sahip olan ve olmayan kaç ilimiz var? Su hakkına, yani herkesin yeterli, uygun, sağlıklı, karşılanabilir ve fiziksel olarak ulaşılabilir suya sahip olma konusunda hükümetiniz tarafından şimdiye kadar yapılan çalışmalar nelerdir? Bu çalışmalarda başarı sağladığınızı düşünüyor musunuz?”

MHP: Tüm kentlerin analizleri açıklansın

MHP İzmir İl Başkanı Müsavat Dervişoğlu, arsenik tartışmasının yeraltı suyu kullanan kentlerin tümünü etkilediğini söyledi. Türkiye’nin her yerinde benzer durum olabileceğini, uyarı ve talimatların sadece İzmir’e yöneltilmesinin maksatlı ve art niyetli olduğunu belirten Dervişoğlu şöyle dedi: “Arsenik problemi olan yegane yer İzmir ise Sağlık Bakanlığı Türkiye’nin başka kentlerinde böyle bir tehlike olmadığını derhal açıklamalı. Aksi bir durum var ise aynı talimatı diğer kentlere de göndermeli. Diğer illerin araştırma ve tahlil sonuçları kamuoyuyla paylaşılmadan İzmir’e nokta atışı yapılması hükümeti sorumluluktan kurtaramaz. Su faturalarının üzerine yazılması istenen, ‘içilmez’ ibaresi çözüm değildir. İzmir’deki arsenikli su krizi, merkezi yönetimle yerel yönetimin ihmalinin sonucudur. “

Milliyet Ege
Yayın Tarihi : 18 Temmuz 2008 Cuma 09:25:34


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?