Bile bile ölüme gider gibi!
İzmir’deki trafik faciasında kullanılan 13 yıllık okul servisinin kapısız olduğu, kaza sırasında vitesinin boşta, frenin boşalmış ve hız sınırının aşılmış olduğu tespit edildi
Aliağa İlçesi'nde meydana gelen 4 öğrencinin yaşamını kaybettiği 24'ü öğrenci, 26 kişinin de yaralandığı servis midibüsü faciasında, Türkiye'de yasalara ne derece uyulduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Servis midibüsünün Milli Eğitim Bakanlığı Taşımalı İlköğretim ve Okul Servis Araçları Hizmet Yönetmeliği'nin birçok maddesini yerine getirmediği ortaya çıktı. Kazada yaralanan öğrencilerin velileri araç şoförü İsmail Tüylüoğlu'na tepki gösterdi.
Kapıkaya Köyü'nden Aliağa'nın Yeni Şakran Beldesi'ne taşımalı sistemde eğitim gören öğrencileri götüren 35 NHP 62 plakalı servis midibüsünün periyodik bakımlarının yapılmadığı da belirlendi. 1995 model midibüste, ‘okul taşıtı’ ve ‘dur’ tabelalarının ve emniyet kemerlerinin olmadığı, öğrencilerin güvenliğini sağlayacak niteliklerin araçta bulunmadığı görüldü. 13 yıllık midibüsün frenlerinin de tutmadığı iddia edildi.
ŞOFÖRÜN ATLADI İDDİASI
Servis faciasının üzerinden üç gün geçmesine rağmen yetkililerce kazanın nedeniyle ilgili bir açıklama henüz yapılmadı. Servis midibüsü şoförü 45 yaşındaki İsmail Tüylüoğlu, önceki gün sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Bazı öğrenci ve veliler, şoför Tüylüoğlu'nun direksiyon kontrolünü yitirince ön kapıdan atladığını iddia etti. Aliağa Kaymakamı Emir Osman Bulgurlu ise şoförün araçtan atladığını gösteren bir verinin kendisine ulaşmadığını söyledi. Kazanın ardından bilirkişi olarak aracı inceleyen Çetin İş Oto Tamirhanesi'nin sahibi Ali Çetin, “Aracın freni en az iki gün önce boşalmış. Vites boştaydı. Aracın da kazadan önce hızlı olduğu görülüyor. Şoför direksiyonu aracı kurtarmak için kırmış. Araçtan atlamış olamaz. Çünkü araçtan atlasa direksiyonu kıramazdı” dedi.
Aliağa Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Osman Savran ise kazayı incelediğini kaydederek midibüsün şoför mahallinde kapı olmadığına dikkat çekti. Savran, “Aracın frenlerinin boşaldığı söyleniyor. Ardından da şoförün atladığı. Şoför kapısı olmadığından, ancak ön taraftaki yolcu kapısından atlamış olması gerekir. Bu da mümkün değil” diye konuştu.
‘OTO KONTROL SİSTEMİ LAZIM’
Kazadan bir gün sonra Aliağa Devlet Hastanesi'ndeki yaralıları ziyaret eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ise ülke olarak olaydan ders alınması gerektiğini söyledi. Bakan Çelik, kazanın oluşu ile ilgili farklı farklı şeyler söylendiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Öğrencilerin anlattıkları var. Velilerin anlattıkları var. Bunların dikkate alınarak bizim tarafımızdan bir şey söylenmesi doğru değil. Yetkililer incelemelerini tamamladıktan sonra gerekli açıklama yapılacaktır. Böyle bir olayın bizi veya ilgilileri uyandırmasını istemezdik. Demek ki servis taşımacılığı konusunda bu olayı gördükten sonra, hem yetkililere, hem velilere hem de muhtarlara çok önemli sorumluluklar düşüyor. Bu tür kazalarda neden önemli fakat biz ülke olarak veliler ve muhtarlar olarak oto kontrol sistemi oluşturmamız lazım. Ben özellikle muhtarlara bu vesile ile sesleniyorum. 5 yaşında bir araç gelmesi gerekirken 10 yaşında 15 yaşında bir araç köye getirip de servis taşımacılığı yapılıyorsa, bunu hemen bildirmeleri gerekiyor.”
YARALILAR TABURCU OLUYOR
Öte yandan dere yatağına yuvarlanan araçtan yaralı olarak kurtularak Aliağa Devlet Hastanesi'nde kaldırılan 17 öğrenci ve bir veliden 16'sı taburcu edildi.
Aliağa Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Selda Engel, Asiye Metinçer, Nazmiye Korkom, Burak Arslan, Gülseren Altıntop, Nurgül Korkom, İshak Semerci, Ersel Arslan, Azize Metinçer, Musa Arslan, Sinan Korkom, Ünal Korkom, Nazan Kedik, Emine Arslan, İrfan Arslan ve veli Emine Korkom taburcu olduğu belirtildi.
Kazada kolu ve beli incinen Kübra Çalışkan ve kolu kırılan Serkan Korkom'un bir süre daha hastanede tedavi altında kalacağı bildirildi.
Tepecik Devlet Hastanesi'nde yaşam destek ünitesine bağlanarak hayatta tutulan Tuba Nur Yılmaz'ın'da durumunun iyiye gittiği belirtildi.
