İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, Arap Deresi ve Meles ağzında Haziran ayında suda görülen 'kızıl-pembe' renk oluşumuna ilişkin yaptırdığı ilk laboratuvar testlerinin sonuçları alındı. 

Laboratuvar tetkiklerinde, iki derede renk değişiminin nedeni belirlenemezken, Arap, Meles ve bir şikayet nedeniyle numune alınıp tahlil yaptırılan Manda Çayı'nda kirlilik kriterlerinin, Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nde verilen sınır değerlerin altında olduğu belirlendi. Her üç derede de ağır metal ve kimyasal (boya) değerlerler bakımından bir tehlike olmadığı görüldü. İZSU Genel Müdürlüğü yetkilileri incelemelerin devam ettiğini söyledi. 

İZSU Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, Haziran ayı başından itibaren İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, Arap Deresi ve Meles ağzında Haziran ayında suda görülen 'kızıl-pembe' renk oluşumuna ilişkin yaptırdığı ilk laboratuvar testlerinin sonuçları alındı.
Laboratuvar tetkiklerinde, iki derede renk değişiminin nedeni belirlenemezken, Arap, Meles ve bir şikayet nedeniyle numune alınıp tahlil yaptırılan Manda Çayı'nda kirlilik kriterlerinin, Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nde verilen sınır değerlerin altında olduğu belirlendi. Her üç derede de ağır metal ve kimyasal (boya) değerlerler bakımından bir tehlike olmadığı görüldü. İZSU Genel Müdürlüğü yetkilileri incelemelerin devam ettiğini söyledi. 

İZSU Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, Haziran ayı başından itibaren Meles Çayı ile Arap Deresi'nde renkli su oluşabilecek tüm sektörlerde denetimlerin yapıldığı, ayrıca farklı günlerde su numuneleri alınarak Ege Üniversitesi Kimya Bölümü laboratuvarlarında incelettirildiği, ayrıca tekstil sektöründe kullanılan boyayla, derelerde renk oluşturan pigment spektrumlarının Hıfzısıhha Enstitüsü'ne gönderildiği belirtildi. 

İZSU açıklamasında, dere suyu örneklerinin ağır metaller ve toksik bileşikler açısından Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü'nde yapılan incelemelerde şu sonuçların ortaya çıktığı belirtildi:
"Tüm ağır metal değerleri ve toksik bileşik değerleri, Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nin kanalizasyon sistemleri tam arıtmayla sonuçlanan atıksu altyapı tesisleri ve kanalizasyon sistemleri derin deniz deşarjla sonuçlanan atıksu altyapı tesisleri için verilen standartların çok çok altında tespit edilmiştir. Deredeki rengin boya ve tekstil endüstri sektörüne ait olacağı kabul edilerek, bu sektörlerin alıcı ortam deşarj standartlarıyla Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nde verilen değerlerle yapılan karşılaştırmada ise şu sonuçlar ortaya çıktı: Tekstil sektörünün alt gruplarında Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nde verilen değerlerden, toplam krom, fenol, çinko değerlerinin, tekstil sektörü alıcı ortam standartlarının altında kaldığı görülmüştür. Boya sektörünün alt gruplarında Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nde verilen değerlerden; Kadmiyum, T.krom, çinko, kurşun, demir, siyanür, civa, fenol değerlerinin, kimya sektörü alt gruplarının alıcı ortam standartlarının altında kaldığı görülmüştür. Arsenik değeri deniz suyu standartlarındadır. Manda Çayı'na ilişkin gelen bir şikayet üzerine su numunesi alınarak zehirlilik (ZSF) analizi yapılmış, kimya ve tekstil sektörleri alt grupları için verilen değerlerin altında kaldığı tespit edilmiştir". 

ile Arap Deresi'nde renkli su oluşabilecek tüm sektörlerde denetimlerin yapıldığı, ayrıca farklı günlerde su numuneleri alınarak Ege Üniversitesi Kimya Bölümü laboratuvarlarında incelettirildiği, ayrıca tekstil sektöründe kullanılan boyayla, derelerde renk oluşturan pigment spektrumlarının Hıfzısıhha Enstitüsü'ne gönderildiği belirtildi. 

İZSU açıklamasında, dere suyu örneklerinin ağır metaller ve toksik bileşikler açısından Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü'nde yapılan incelemelerde şu sonuçların ortaya çıktığı belirtildi:
"Tüm ağır metal değerleri ve toksik bileşik değerleri, Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nin kanalizasyon sistemleri tam arıtmayla sonuçlanan atıksu altyapı tesisleri ve kanalizasyon sistemleri derin deniz deşarjla sonuçlanan atıksu altyapı tesisleri için verilen standartların çok çok altında tespit edilmiştir. Deredeki rengin boya ve tekstil endüstri sektörüne ait olacağı kabul edilerek, bu sektörlerin alıcı ortam deşarj standartlarıyla Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nde verilen değerlerle yapılan karşılaştırmada ise şu sonuçlar ortaya çıktı: Tekstil sektörünün alt gruplarında Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nde verilen değerlerden, toplam krom, fenol, çinko değerlerinin, tekstil sektörü alıcı ortam standartlarının altında kaldığı görülmüştür. Boya sektörünün alt gruplarında Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nde verilen değerlerden; Kadmiyum, T.krom, çinko, kurşun, demir, siyanür, civa, fenol değerlerinin, kimya sektörü alt gruplarının alıcı ortam standartlarının altında kaldığı görülmüştür. Arsenik değeri deniz suyu standartlarındadır. Manda Çayı'na ilişkin gelen bir şikayet üzerine su numunesi alınarak zehirlilik (ZSF) analizi yapılmış, kimya ve tekstil sektörleri alt grupları için verilen değerlerin altında kaldığı tespit edilmiştir".