Partisinin yerel yöneticileri ve belediye başkanlarının katılacağı toplantı için İzmir'e gelen Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkanı Mehmet Ağar, hükümetin Lübnan'a asker gönderme ve bu süreçte yapılan görüşmeler konusunda muhalefeti ve kamuoyunu bilgilendirmesi gerektiğini söyledi. 

Karayolu ile geldiği İzmir'de, Hilton Otel'de düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplandıran DYP Lideri Ağar, son günlerde meydana gelen orman yangınları ile ilgili olarak, "Yanan yerler orman alanlarıdır, oralar yeniden orman haline getirilmelidir. Benzeri Çanakkale'de yaşanmıştı ve oralar yine orman haline geldi. Bunların da hepsi aynı şekilde olmalıdır, kimse başka heves içerisinde olmamalıdır" dedi. 

Yanan yerlerin Türkiye'nin akciğerleri, nefes alma boruları olduğuna işaret eden Ağar, "Yangınlarla ilgili peşin bir şey söylememiz mümkün değil. Herhalde yetkili makamlar bir açıklama yapacaklardır, sabotaj mıdır, değil midir, failleri kimdir, nedir? Ama asıl olan bu, her sene karşı karşıya kaldığımız bir meseledir. Burada hem koruma bakımından, hem de yangın olduktan sonra söndürme bakımından olan yetersizlik açıkça ortadadır. Bunların da büyük bir ihmal olduğunu gözden ırak tutmamak lazım. Sabotaj deyip kimse işin içinden sıyrılamaz" ifadelerini kullandı. 

Yangınları soru önergesiyle meclisin gündemine getireceklerini açıklayan Mehmet Ağar, "Peki muhtemel yangınlar için hangi tedbirleri aldınız? Hangi söndürme araçlarını aldınız ilave olarak? Hangi yoğun biçimde söndürme faaliyetlerinde bulundunuz? Mesele sadece orman teşkilatının, itfaiye teşkilatının fedakarlıkları sınırları içerisinde bırakılamaz. Onlara gerekli teçhizatlar sağlandı mı? Bütün bunların hepsini biz, mecliste soru önergesiyle gündeme getireceğiz ve bilgi bekleyeceğiz bu konuda" diye konuştu. 

Son yangınlarda sabotaj ihtimalinin PKK örgütü ile ilişkilendirildiğinin hatırlatılması üzerine Ağar, "Geçmişte böyle hevesler içinde olanlar olmuşlardı. Sonradan pişman oldular onu yaptıklarına" dedi.

"ORADAKİ GÖREVİN TARİFİ BM'DE HENÜZ YAPILMAMIŞTIR"
Lübnan'a asker gönderilip gönderilmemesi konusunu da değerlendiren Ağar, DYP'nin bu konuda bir tek bakış açısının bulunduğunu, onun da orta ve uzun vadede Türkiye'nin menfaatlerini ne ölçüde etkileyeceği olduğunu dile getirdi. Ortadoğu'da bir yeniden yapılanmanın olduğunu, ancak Türkiye'nin bu hükümet döneminde belirleyici olma özelliğini kaybederek hiç bir fonksiyonu kalmayan ülke haline geldiğini savunan Ağar, "Çok farklı anlatımlara filan benim aklım ermez. Çok açık bir süreç gelişmektedir. Bu açık süreçte bir başka ülke, dünyada bölgesel ve küresel bir güç konumuna giderken, Türkiye bölgesel güç konumunu bile kaybeder pozisyon içerisindedir. Bunun sorumlusu iktidardır" diye konuştu. 

DYP'nin olaya bakış açısının Türkiye'nin milli menfaatlerinin korunması ve güçlendirilmesi yönünde olduğunu belirten Ağar, "Dış politika, her şeyden evvel temel ve önemli meselelerde paylaşım gerektirir. En azından mecliste olur bu paylaşım. Meclisle paylaştığınız vakit, bunu milletle paylaşırsınız. Diyebilirsiniz ki 'CHP ile paylaştılar', zaten Türkiye bu siyaseti yıkıp atacak bu seçimde" ifadelerini kaydetti. Ağar, "Ne görüşüyorlar kapalı kapılar ardında? Gidiyorsunuz Lübnan'da, Suriye'de, İsrail'de görüştünüz, ne görüştünüz? Buradan çıkan sonuç nedir? Buradan basına intikal eden haberlerden, asker göndermenin altyapısını hazırlamaya çalışıyorlar, görünen budur. Kamuoyu bu şekilde etkilenmeye çalışılıyor" diye devam etti ve sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Oradaki görevin tarifi BM'de henüz açık açık yapılmamıştır. Bir takım kefaletler aranmaktadır asker gönderilmesi için. Kefaletle filan asker gönderilmez. Asker göndermek gerekirse Türkiye, bunu kendi milli menfaatleri için gönderir. Lübnan hükümetinde bulunanların bazı kefaletleri, işte Suriye'den alınan bir takım sözler, İsrail'in bir takım beyanları. Türkiye kendisi ne düşünmektedir, ne yapmaktadır bunu bilemiyoruz. Bu konularda da peşin hükümlü olmamak için bir şey söylemeyi erken görüyoruz. Hükümetin bize bilgi vermesi lazım. Ne temaslarda bulundunuz, ne söylediniz de neyin karşılığını aldığınızın cevabı yoktur." 

Önümüzdeki seçimlerde partisinin iktidara geleceğini savunan Ağar, bir gazetecinin anketlerde yüzde 5-7'lik bir orana sahip göründüklerini söylemesi üzerine de, bu anket sonuçlarına iktidarın da tam olarak güvenemediğini ileri sürerek, "Güvenseler yarın sabah seçime giderler" yanıtını verdi. 

Hükümet ile kamu çalışanları arasında süren toplu görüşmelere de değinen DYP Lideri Ağar, hükümetin 2007 yılı için yüzde 25'lik beklentilere karşın yüzde 4'lük bir zam önermesine şaşırmadığını, görüşmelerde memur sendikalarının karşısında iktidar değil IMF'in oturduğunu ileri sürdü.